Eski kralların saraylarında bile senin kadar gülünç bir dalkavuk bulunamazdı .Bana vatan haini diyen sen kimsin? Baban Lidyalı bir lağımcı, anan Mısırlı bir esirdi. Ananın anası da Amurru'dan gelmiş bir fahişe idi. Yüzde yüz yabancı bir adam olduğun halde benim gibi su katılmamış bi Hatti'ye vatan haini diyorsun. Hangi vatanın haini? Liddya'nın mı Mısır'ın mı Amurru'nun mu? Bu vatanın sahibi benim! Sen burada sığıntı olduğun halde bana vatan haini diyorsun. Sen vatanın ne olduğunu biliyor musun? Vatan suçlulardan alınan rüşvet değildir. Vatan ataların kılıcı ile alınan ve kanla korunan topraklardır. Senin atalarından bu toprak için ölmüş kimse var mı? Ben sana cevap vermeye mecbur değilim. Beni sorguya çekmek için Hatti kanı taşıyan bir hakim gelsin.
Lider nihai amaçlarını kendisine saklıyordu. Mustafa Kemal, 1927’de monarşinin ulusal iradenin en büyük düşmanı olacağını daha o zamanlar görmüş olduğunu söyledi. Fakat sonucu ya da başka bir deyişle cumhuriyet yönetiminin kaçınılmazlığını önceden açıklamak, bu fikri kendi geleneklerine, zihinsel yeteneklerine ve düşünce biçimlerine aykırı bulacak
BİR ÖYKÜ YAZ
4. Sayımızda hayatımıza yeni bir alışkanlık daha katmak istedik. Aşağıda bir öykü girişi paylaştık.
Senden bu öyküyü tamamlamanı istiyoruz.
Öykün bittiğinde 1000 kelimeyi geçmemiş olmalı.
Konumuz “Yaz Mevsimi”.Tek yapman gereken yazım ve imla kurallarına dikkat ettiğin bir öykü yazmak.Yayın Kurulumuz tarafından seçilecek en başarılı öykü Temmuz-Ağustos sayımızda açıklanacak ve yayınlanmaya hak kazanacak. Ayrıca yazara Bilakis Dergi’nin 3 sayılık aboneliğini de hediye ediyoruz. Haydi kalemi, kâğıdı al ve sen de BİR ÖYKÜ YAZ. Öykünü e-posta adresimize gönder.
Daha önce hiç denememiş olabilirsin.
Belki de bugüne kadar keşfetmediğin bir yeteneğin vardır. Ve ortaya çıkmak için tam zamanıdır.
Öykünü kısa özgeçmişinle birlikte bize göndermek için son gün 15.06.2024.
E-mail: bilakiskulturvesanatdergisi@gmail.com
Web: bilakisdergisi.com
ÖYKÜ GİRİŞİ:
Yakıp kavuran bir yaz gecesi gördüğüm kabusun etkisiyle kan ter içinde uyandığımda beni asıl bunaltanın yaz sıcağı olmadığını anlamıştım…