Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aynen kardeşim aras kargo aç kapıyı
Bu suçlamalardan biri kendisi de su katılmamış Nazi olan Otto Lurker adlı bir gardiyanın yazdığı Demir Parmaklıkların Ardında adlı bir kitapta ortaya atılmıştı. Lurker uzun yıllar Almanya’nın ünlü ceza ve tutukevi Landsberg am Lech’te başgardiyanlık yapmıştı. Hitler 1923’te başarısızlıkla sonuçlanan Birahane Darbesi’nden sonra bu hapishanede cezasını çekmişti. Lurker’in yeminli be­yanına göre Hitler tutuklu bulunduğu sırada çok garip bir olay yaşanmış ve Lurker bu olaya ilk elden tanık ve taraf olmuştu. Olay şöyle gelişmişti: Bir sabah her haliyle pek de normal sayılamayacak siyah giysili bir adam Adolf Hitler’i ziyarete gelmişti. Lurker siyasal tutuklularla görüşmek isteyenlerin kimlik bildiriminde bulunmaları gerektiğini ziyaretçiye bildirmişti. Bunun üzerine adam Adolf Hitler olduğunu söylemiş ve kimliğini göstermişti. Lurker şaşırmış ve Adolf Hitler’in cezaevinde olduğunu söylemişti. Bunun üzerine siyah giysili adam şöyle konuşmuştu: “Gerçek Adolf Hitler benim. Sizin cezaevinde tuttuğunuz kişi benim kardeşim Rudolf Hitler’dir. Siz onu Adolf Hitler adıyla tanıyorsunuz, çünkü şimdilik benim adımı kullanıyor.”
Sayfa 35 - ALFA Yayınları | 18. Basım 2014Kitabı okuyacak
Bak ne diyor Stefan Zweig: “ Hayır, sağlamları, kendine güvenenleri, gururluları, neşelileri, sevinçli olanları sevmenin anlamı yoktu; onların ihtiyacı yoktu buna. Bu gibiler sevgiyi sanki kendilerine ödenmesi gereken bir borçmuş gibi, yukarıdan bakarak, umursamaz bir halle kabul ederler. Bir insanın kendisini vermesi, onlar için gelişigüzel bir olay, saçlarına taktıkları bir süs, kollarına geçirdikleri bir bileziktir sanki. Ancak kaderin tokadını yemiş, kendine güvenlerini yitirmiş, hor görülmüş, çirkin yaradılmış olanlara sevgi gerçek bir destek olur. Yalnız böyleleri bilir sevmeyi, sevilmeyi; şükran duygularıyla, alçak gönüllülükle sevmek gerektiğini ancak onlar bilir.
Reklam
Elveda Güzel Vatanım (Ahmet Ümit)'ın da benzer bir konusu var...
Kemal Tahir, Kurt Kanunu'ndan söz ederken, "Romanın konusu 1926 lzmir Suikastı gibi son derece buhranlı bir devrede geçiyor. (...) Gerçekten büyük tehlikeler içinde kıstırılmış insanların romanı bu. (...) Gerçek vesikaları bir fon olarak kullanıyorum" diyor. Romanın önemli iki özelliğini vurgulamış oluyor Kemal Tahir bu sözleriyle, çünkü "büyük tehlikeler içinde kıstırılmış insanlar" yazara polisiye bir olay örgüsü sağlarken, İzmir Suikasti de tarihsel ve siyasal bir konu sağlar. (...) Kurt Kanunu Cumhuriyet'in ilk yıllarında Halkçılar ile muhalefet arasındaki iktidar kavgasını, Halkçıların teröre kayışını sergiler ve bu tarihsel gelişimin (Kemal Tahir'e göre) nedenlerini açıklar. Dolayısı ile, yazar, Kara Kemal'in son günlerini romanlaştınrken, lzmir Suikasti olayını, diktatörlüğe sapan Halkçıları okurun gözünde suçlamak için kullanır.
Sayfa 189 - İletişim Yayınları, 7. Baskı, 2001, İstanbulKitabı okudu
544 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Yaklaşık 3186 sayfalık bu dev yolculuğum sona erdi ve bu 6'lı hakkında bir inceleme yapmam lazımdı. Herbert abimiz ciddi anlamda ilk 3 kitapta harika bir iş çıkarmış, çok çok uzak bir gelecekte uzayda geçen bir hikaye yazmış, neden sonucu olan, karakterlerin analizini yapabildiğimiz bir olay örgüsünü işlemiş. Güzel, lakin sayın Herbert, neden bu kadar uzatıp güzelim hikayeyi kendi ellerinle mahvettin? Top noktada başlayıp her yeni kitapla yokuş aşağı giden olaylar ve konu örgüsü. Hele ki son iki kitap, kötü, gerçek anlamda hem de. Bu kadar uzun bir hikayede olaylar, kişiler savrulup gidemez, giderse de bambaşka bir roman, romanlar olmalıydı. Çok yazık olmuş bu açıdan. Son kitabın sonunda çok sevdiği eşine veda ettiği sözleri kitabın en güzel yeriydi şahsımca; "Onun ölümünden duyduğum üzüntü, paylaştığımız sevgi için yüksek bir bedel değil." Ayrıca, eşinin cenazesinde çalmasını istediği parçayı da çok çok dinledim, Elvis Presley - Bridge Over Troubled Water anlamlı şarkıdır aşklar böyle olmalı dedirten cinsten.
Dune Rahibeler Meclisi
Dune Rahibeler MeclisiFrank Herbert · İthaki Yayınları · 20201,533 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
6 saatte okudu
Fransız oyun yazarı ve romancı
Honore de Balzac
Honore de Balzac
"Dünya edebiyatının en önemli isimlerinden, kimilerine göre roman sanatının zirvesi sayılan Honore de Balzac?ın birçok romanını, Sönmüş Hayaller, Vadideki Zambak eserlerinin bazısı dır.. Realizm akımının temsilcilerinden biri olan,
Honore de Balzac
Honore de Balzac
olay örgüsünün içinde, karakterlerin izlenimlerini detaylı bir
Lanetli Çocuk
Lanetli ÇocukHonore de Balzac · Yapı Kredi Yayınları · 2010350 okunma
Bazen şöyle olur: Bir yerden geçersiniz ilk kez, bir gülümsemeye tesadüf edersiniz ilk kez fakat ezelden tanıdıkmış gibi hissettirir. Hiç gitmediğiniz bir kentte dahi olur bu. Benzeteceğiniz yerler yahut insanlar da değillerdir üstelik. Fuat Sevimay, "Geçmişte bulunduğumuz bir yere, mahallemize, okulumuza, sokağımıza, evimize rast gelince
Reklam
Merhaba kitapseverler #LanetliKalp#Bilinmeyendiyarlar#oytundemir#fantastik#ozlemli_kitaplar#okudumbitti _" Bazen problemlerimiz gözümüze olduğundan büyük görünür". _" Oysa yapmamız gereken tek şey cesaretle ileri doğru bir adım atmaktır." Fantastik dünyaya güzel bir giriş yaparak ,boyutlar arası gezecek ve bu üç Kafadar arkadaşlar ile Lanetli kalp' in ilk seri kitabına yolculuk yapacağız. Haydi !! #Bilinmeyendiyarlar  Çise bir gece gerçek ile rüya arasında yaşadığı bir olay sonucunda hayatı bambaşka olur. Bu olayı büyüklerine anlatamaz. Niye mi ? der gibisiniz ... Şöyle karşısına çıkan Etsegh isimli varlıklar onun kalbini lanetledikleri yetmiyor gibi birde dilini de bağlamışlar. Çise büyüklerine derdini anlatamayınca , arkadaşları olan Vorlan ve Firlo ' ya anlatır. Başta inanmasalarda kısa bir süre sonra arkadaşlarını buna inandırmayı başarır. Bu üç kafadar bilinmeyen diyarlara yol alırlar. Uyku diyarından tutunda Göl başındaki şatonun büyülü sularına  kadar upuzun bir yolculukta başlarına neler gelecek? Bu üç kafadar arkadaşlar laneti kaldıracaklar mı? dersiniz .. Ya sonra?   Üç kafadar arkadaşın fantastik yolculuğuna hazırım diyenlere duyurulur. Sayfamda bu serinin kitapları mevcuttur.Bu türü sevenlere önerim olsun. Sağlıcakla kitapla kalın @perseusyayinevi @aylinin_kitaplari
Dostoyevski'nin hayatını değiştiren olay neydi biliyor musunuz? Kendi idam sahnesi... Çar'ın baskı döneminde, arkadaşlarıyla bir sohbet grubu kurmuştu. Yakalandı. 28 yaşında idam isteğiyle yargılandı. Mahkemenin sonucunu beklediği gece hücresinden alındı. Ölüm kararı yüzüne karşı okundu. Papaz günah çıkarttırdı. Gözleri kapalı olarak bir direğe bağlanıp, müfreze karşısına geçirildi. "Ateş" emrini beklerken gerçek karar bildirildi kendisine... Aslında mahkeme 8 yıl hapis vermiş, Çar bunu 4 yıla indirmişti; ama ona ders olsun diye böyle bir gösteri planlanmıştı. Böylece "ölüm"le tanıştı; oysa bu sefil oyunda asıl keşfettiği şey, "yaşam"dı. Stefan Zweig'a göre 4 yıl sonra yaralı parmaklarından zincirleri çıkardıkları zaman sağlığı bozulmuş, şöhreti uçup gitmişti, ama kırık dökük bedeninden her zamankinden daha parlak fışkıran tek bir şey vardı: Yaşama sevinci... Durumu en iyi anlatan cümle Nietzsche'nindir: "Hayatı kaybetmenin kıyısına yaklaşanlar, onu daha iyi tanırlar"..
لتكييف : Tekyif▪️ 🔺Allah Teâlâ'nın sıfatlarının niteliği/nasıllığı üzerinde yorum yaparak onların şöyle ya da böyle olduğunu söylemek. Sıfatların nasıl olduğuna dair sorular sormak: Allah'ın sıfatları hakkında bilmek gerekir. Fakat onun niteliği hakkında fikir yürütmek olmaz.  ~Sana Kitabı-Kur’an’ı indiren O’dur. Ondan (Kur’an’dan) bir
286 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
35 günde okudu
Hıfzı Topuz'un bu kitabı bir biyografi değil, belgesel ve tarihsel bir kurgu. Kitapda, Fikriye'nin hayatta kalan yakınlarına göre Mustafa Kemal kendisini sınırsız bir aşkla seven bu kadınla, geleneksel bir biçimde evlenmiş, ama olay gizli tutulmuştur. Onurlu, duygulu ve içine kapalı olan Fikriye'de verdiği söze bağlı kalarak nikah olayını hiç açıklamamıştır. Lakin Mustafa Kemalin çevresindekiler bu evlenme olayını hiç duymadıklarını belirtmişlerdir. Yazar, kesin bir yargıya varmadan romanını bu ikilem üzerine oturmuştur ve bu kurgu Milli Mücadeleyle birlikte işlenmiştir. Ortada bir gerçek varsa, o da Fikriye'nin onu ölüme götüren dramıdır. Mustafa Kemal'i delicesine seven ve onun Latife Hanım'la evlendiğini duyduğu andan itibaren derin bunalımlar yaşayan Fikriye, Köşk'te aşağılanınca, direnme gücünü yitiren ve düşünmeden yaptığı bir davranışla canına kıyan Fikriye. Hiç bir belge bırakmadan bu dünyadan göçüp giden nikah şahitleri. Ve Milli Mücadele yılları. Keyifle okunacak bir roman.
Gazi ve Fikriye
Gazi ve FikriyeHıfzı Topuz · Remzi Kitabevi · 2001997 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.