Günaydın arkadaşlar. Bugün hep beraber yaşadığımız, milletçe ortak olarak düşündüğümüz, yarın nasılsa barışırız diyenlerin uyuduğu ve çoğunun uyanamadığı acı dolu bir gecenin yıl dönümü. Sabahı olmayan, yeri dolmayan, silinmeyen hatıraların ve unutulmayan acıların günü. Bu süreçte ne yazık ki yaşanan felaketi anmaktan ziyade adeta hatırlatmak
Yalnız ben varım,
Bir kayıp esrari,
Bir tek ben varım.
Dünyaya sığmaz bedenim,
Taşmaya müsait ruhum,
Ah bir de aşka muhtaç.
Aşk baştan yaratılmakmış diyorlar,
Bugün kimlere bayram,🤗
Eşi, çocuğu ile baba evine gidebilene bayram,🥰
Tatil için rezervasyon yapabilene bayram
Sabah ne yiyeceğim diye düşünmeyene bayram🥰
Evi, işi,sevdiklerini kaybetmemişlere bayram.🥰
Peki kimlere bayram "mış"gibi.
Eli öpülecek kimsesi kalmamışlara 😔
Kapısını çalacak bir baba ocağı olmayanlara,😔
Uzattığı eli öpecek evladı olmayanlara😔
Dünyadan habersiz minik yavrulara😔
Yol parasını karşılamayan memleketi burnun da kokanlara😔
Haksızlığa uğrayıp,kendini insanlardan soyutlayanlara🌵
Belkide en çok yalın ayak kalmış,burnu soğuktan buz tutmuş kara gözlü evlatlara🌼
Bugün çadırın içinde yaşam mücadelesini verenlere, tüm hayatının kazandığını bir kaç dakikada kaybedenlere😔
Hastane köşelerinde serumlara takılı olanlara,😔
Kaderine boyun eğmiş, çilekeş kadınlara😔
Bir de babasını kaybetmiş,😔
Yaşı kaç olursa olsun ,boynu bükük kalmış, büyümüş ama hala yüreği çocuk kalmışlara,🌼😔
Bir şarkı mısraları takıldı dilime
"Bayram gelmiş neyime anam anam garibem"
Doktor bulamaz çare,anam anam anam garibem .💙🌼💙🌼
Kişinin fobisini kontrol etmeyi öğrenebilmesi için kendisini tekrar tekrar fobik duruma sokması çok önemlidir. Örneğin, bir kişi açık alanlardan ya da dışarıya çıkmaktan korkuyorsa, ilk gün evinin kapısından dışarıya birkaç adım yürüyüp sonra geri dönebilir. İkinci gün eviyle kendisi arasındaki mesafeyi arttırabilir ve evinden önemli ölçüde uzağa gidebilene kadar böyle devam edebilir. Beklenen şey, korkunun kademeli olarak alt edilmesinin korkunun etkisine karşı kişiyi duyarsızlaştırmasıdır ve buna hiyerarşi yapılandırması eşlik eder.
Doğru adres var mı peki?
Yoktur, o vakit yüzünüz kuşlar yüzünüz...
Bir pazar sabahı bir fişek ateşlenir. Bir gemi, gemide gemi hani. Yalnızlar rıhtımından kalkan sessiz ama özlem duyulan herkesin bir kaçış noktasıdır o gemi. Deniz ise uçsuz bucaksız bir yol, gidebilene. Toplanın gidiyoruz. Yelkenler fora kaptan! Bizi bekliyor o beklenen her ne ise yeter ki sür buradan çok uzaklara. Kara ile bağımız kopsun ya da insanlarla mı demeliydim.
Sözü Cem abiye bırakmanın vakti geldi.
"Çok yorgunum
Beni bekleme kaptan
Çok yorgunum
Beni bekleme kaptan
Seyir defterini başkası yazsın
Seyir defterini başkası yazsın
Çınarlı, kubbeli, mavi bir liman
Beni o limana, çıkaramazsın
Beni o limana, çıkaramazsın
Çınarlı, kubbeli, mavi bir liman
Beni o limana, çıkaramazsın
Beni o limana, çıkaramazsın
Çok yorgunum
Beni bekleme kaptan"
Gitme kararı böyle verilmez ki! Sakıncalar ve yararlar tartılmaz, böyle sıralanmaz. Aniden bir yan ağır basar. Bir başka yaşama, bir başka ölüme doğru!
Sayfa 246 - Yapı Kredi Yayınları/ 43. BasımKitabı okudu
Zamanının ötesinde, feminizme giriş için güzel bir kitap.
(spoiler)
İlk olarak kitapta ilgimi çeken şey hayatımızı çok etkileyen ama çok konuşulmayan, hatta farkında olunmayan bir durum olan erkeklere yapılan toplum baskısına değinmesi. Kitapta Benno karakteri birkaç kez nasıl hayatı boyunca çalışmak zorunda kaldığı için kendine zaman