Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gloria yanımdan ayrılırken gülümseyerek şöyle dedi; “Öfken çabuk geçecek, Zeze. Haklı olduğumu anlayacaksın”
Reklam
Gloria mundi* Ebedi cebaze töreni 520.
İnsan sürekli en çok sevdiğini, düşünmelerini ve ümitlerini gömmüştür, gömmeye devam eder.
Sayfa 262 - Say Yayınları 6. Baskı 2017Kitabı okudu
Etrafında dönen olaylar silsilesi içinde, yaşadığı hayatın hüsranını, kurduğu hayalin yıkılışını gören insanların kimisi yarasını göstermemeye çalışır, kimisi de yaşamındaki küçük bir çiziği büyüttükçe büyütür. Ama yine de hayat sürmeye, devran dönmeye devam eder. Biz de Rushmore' da sık sık tekrar eden şu Latince söze kulak verebiliriz: "Sic transit gloria mundi( Böylece geçer ihtişamı dünyanın)"
Gloria hayallerime ne olduğunu soruyordu. "Artık yoklar. Uzaklara gittiler..."
Sayfa 141Kitabı okudu
Beethoven, dinlediklerimize göre füg yazamaz diye nam salmıştı. Ama bu karalama, gerçekle ne ölçüde örtüşüyordu. Besbelli, bestecinin bunu çürütmek için bazı çabaları olmuştu. Daha sonraki piyano müziklerine pek çok kez fügler yerleştirmişti; hatta üç seslilerinden... Hem Hammerklavier Sonat’ına, hem de La Bemol Majör olanına... Bir seferinde, “bazı esnekliklerle açık” diye bir açıklama yaparak tosladığı kurallara pekâlâ da hâkim olduğunu göstermek istemişti. Onları neden ihmal ettiğine gelince, mükemmelcilikten mi, yoksa baş edemediği için mi, tartışmalı bir konu olarak kalmış. Aynı şekilde bu eklemlemelerin katı anlamda füg tanımını hak edip etmediği de tartışılırmış. Ziyadesiyle sonat ağırlıklı anlatımı üzerinde fazla durulmuş, aynı zamanda fazla armonik, akorlara dayalı bir karaktere sahip gibi görünen bu esere, yaratıcısını, kontrpuana yeterince hâkim olmadığı iddiasından kurtaracak fazla bir şey ekleyip eklemediği de... Bunun ardından gelen, Opus 124 Uvertür’deki büyük füg olsun, Missa Solemnis’in Gloria ve Credo bölümündeki haşmetli füglerle olsun, büyük savaşçı meleklere karşı bu savaşta belini kıra kıra elbette yengisini kanıtlamış.
Reklam
Gloria Steinem - Aktivist
Pek çok insan, erkeği olmayan bir kadının aslında tam bir birey olmadığına inanıyordu. Gloria bunun saçma olduğunu düşünüyordu. "Erkeksiz bir kadın, bisikletsiz bir balık gibidir!" diye espri yapmıştı.
Gloria dükkândan telaşla çıkıp birkaç metre ilerideki bir kuaföre girdi. “Saçlarımı kestirmek ve satmak istiyorum. Kaça alilsiniz?” Kuaför kadın şaşkınlık ifâdesiyle baktı Gloria’nın yüzüne. “Anlamadım? Emin misiniz? Bu saçlar… bu kadar güzel saçlara… nasıl kıyacaksınız? Gerçektende Gloria’nın saçları çok uzun, çok gür ve çok güzeldi. “Paraya ihtiyacım var. Bana yardımcı olacak mısınız?” “Peki” dedi kadın. Ama hâlâ çok şarkındı. “Kaç para istiyorsunuz?” “Yetmiş sent kadar…” Saçlarını kestirdi, parasını aldı ve doğru saatçiye koşup, “Tamam. Lütfen güzel bir hediye paketi yapar mısınız? Eşime evlilik yıldönümü hediyem olacak ve bu bizim ilk yılımız,” dedi.
Gloria hayallerime ne olduğunu soruyordu. "artık yoklar. Uzaklara gittiler..."
Sayfa 140Kitabı okudu
#Küçük Portakal Ağacı
"Hoşçakal dostum. Sen yeryüzünün en güzel varlığısın!" "Söylemiş miydim? dedi ablam. "Evet, doğru. Şimdi, ağacıma karşılık bana hintkirazını ya da demirhindiyi verseniz de istemem. "Gloria elini sevgiyle saçlarımda gezdirdi. "Ah! Bu minicik beyin, bu minicik beyin!.." diye mırıldandı.
Sayfa 36 - Can yayınları #ZezeKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.