Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bu kurtuluşta padişah Vahideddin’in ne aktif bir faydası oldu, ne etkin bir yararı ne de kendi açısından önleyici bir hareketi görüldü.
Sayfa 149 - Kronik KitapKitabı okuyor
Reklam
Kadın görüldü atmış resmen :D
Bütün cesaretini toplayarak kadının kulağı dibinde birkaç hayranlık kelimesi mırıldandı o kadar acemice ki birbirine takip eden her kelimede sesi kuvvetten düşüyor sözler açıklığını kaybediyor, nihayet anlaşılmaz birer mırıltı halini alıyordu. Genç kadın İrfan'ın bu kararsız çekingen şaşkınca sataşmasına karşı cevap olarak derin bir hayret manasıyla kaşlarını kaldırdı. Dudaklarını büzdü delikanlıyı alaylı bir bakışla süzdü şemsiyesini indirip hiçbir şey söylemeden yürüyüverdi
"İnsanlara bu hayat nasıl reva görüldü, gazabı dinmek bilmeyen hangi tanrı onları bu feryat vadisine hapsetti, bunu sizlere açıklayabilecek durumda değilim. "
1924’te hilafetin kaldırılması, bağımsızlığın başlangıç projesine ihanetin daha ileri bir kanıtı olarak görüldü. Sadece dindarlar veya tarikat mensupları değil, -Lütfi Fikri, Hüseyin Cahid gibi- bazı ateistler de hilafetin kaldırılmasını, Osmanlı mirasının sonunu getiren ve Kemalist elitin iktidarı tam olarak tekeline almasını sağlayan son bir adım olarak gördüler.
Sayfa 109
Eskilerin güven duyulan inançlarını yıkmak için yeni icat edilmiş araçlarını kullanmaya başladıklarında pek çoğu bunun kutsal saydıkları pek çok değere bir doğrudan tehdit olarak algıladı.Her bir yenilik, gelenekselin sapkınlığa karşı savaşında yeni bir yaylım ateşi olarak görüldü .
Reklam
Irk ve çevre, on dokuzuncu yüzyılın sözüm ona bilimsel olan Batılı tarihçileri tarafından mevcut çeşitli insan toplumlarının kültürel eşitsizliği sorununun çözülmesi için önerilen iki rakip anahtardı ve her iki anahtarın da hızla kapanan bu kapının kilidini açamayacağı kesin olarak görüldü.
Bu suretle Valide Sultan'ın he diyeler dışında eline geçen para yılda 2.860.000 akçeye (15.550.000 dolar) yükseldi. Böylece Fransa'da Catherine de Medicis'in, İngiltere'de 1. Elizabeth'in hâkim olduğu bu yıllarda, Türkiye'de de, aynı derecede olmamakla bera ber, bir kadının, fevkalâde siyasî nüfuz kazandığı, vezirlerin azlinde ve nasbında rey sahibi olduğu görüldü." (Öztuna, Büyük Osmanlı ta- rihi, 3. c. 344. s.)
Şu Sivas günlerinin gaileleri bu kadarla da bitmiyordu. Konya taraf­larında, Bozkır’da ilk defa isyan hareketi görüldü.
Sayfa 130Kitabı okudu
Yaşamı anlamlandırmada ne gibi hatalara düşülebileceğini anne ve babaların, öğretmenlerin ve psikologların bilerek, kendilerinin aynı hataları yapmamaları durumunda şuna inanabiliriz ki toplumsallık duygusundan yoksun çocuklar, kendilerindeki yetenekleri ve yaşamın içerdiği olanakları daha açık seçik hissedecektir. O zaman yaşamın önlerine çıkaracağı ödevler karşısında uğraşıp didinmeyi elden bırakmayacak, kendilerine kolay bir çıkış yolu aramayarak ödevlere yan çizmeyecek ya da yükü başkalarının üstüne yıkmaya kalkmayacaklardır; kendilerine daha yumuşak davranılıp özel bir yakınlık gösterilmesini beklemeyecek, kendilerini aşağılanmış hissetmeyecek, kafalarından intikam düşüncesini geçirmeyecek ya da "Yaşamanın yararı ne? Ne veriyor bana yaşamak?" diye sormayıp şöyle söyleyecektir: "Biz, kendi yaşamımıza gereken biçimi vermek zorundayız. Bu oldum olası boynumuzun borcudur ve bunun altından kalkabilecek gücümüz vardır. Biz eylemlerimizin efendisiyiz. Yeni bir şey mi yaratılacak ya da eski bir şeyin yerine yeni bir şey mi koyulacaktır, bu yalnızca bizim işimizdir." Yaşam bu şekilde birbirinden bağımsız bireylerin ortak çalışması olarak görüldü mü, insanlığın ilerlemesinde sınır yoktur.
Reklam
Sağlıklı olarak uzun yaşayan insan grupları incelendiğinde (bu insanlara, "*yüz yaşını geçen, asırlık kişiler" anlamına gelen centenarian denir) hastalanmadan yaşadıkları zaman diliminin ortalamadan on-yirmi yıl daha uzun olduğu görüldü. Yani bu insanlar uzun yaşamanın ötesinde ileri yaşlarını da sağlıklı olarak geçiriyordu. Bu fark, yaşlanmanın bir hastalık olarak ele alınabileceği mantığını ortaya çıkardı.
Dururum ve şöyle düşünürüm: Bugün benim için ne uygun görüldü, payıma düşen ne olacak?
Gıdalarda Akrilamid Nedir?
İsveç'te başlayan bir araştırma 2002 yılında Birleşmiş Milletler'in gündemine taşındı. Birleşmiş Milletler'e bağlı Dünya Sağlık Organizasyonu (WHO) çeşitli ülkelerle, çeşitli programlar organize etti. Neticede Akrilamid (Acrylamide) maddesine karşı dünya ülkelerinin uyarılmasına gerek görüldü. Ülkemizde de geç de olsa bu konuda bazı çalışmalar başlatıldı.
“İnsanlarca hor görüldü, yapayalnız bırakıldı. Acılar adamıydı, hastalığı yakından tanıdı. İnsanların yüz çevirdiği biri gibi hor görüldü, ona değer vermedik. Aslında hastalıklarımızı o üstlendi, acılarımızı o yüklendi. Bizse Tanrı tarafından cezalandırıldığını, vurulup ezildiğini sandık. Oysa, bizim isyanlarımız yüzünden onun bedeni deşildi, bizim suçlarımız yüzünden o eziyet çekti. Esenliğimiz için gerekli olan ceza Ona verildi. Bizler onun yaralarıyla şifa bulduk."
Geyikli Baba Orhan Gazi devri Osmanlı evliyasındandır. Bağdatlı Şeyh Ebü'l-Vefa Hazretlerinin yolundan feyzaldı. Aynı yoldaki Baba İlyas Horasani'den ilim öğrendi. Zahirî, bâtıni ilimlerde ve tasavvuf yolunda kemal derecesine ulaştıktan sonra Rum ülkesine geldi. Derhâl Anadolu'nun en uç bölgesinde İslamiyeti yaymak için çarpışan ve
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.