İnsan geçmişiyle yüzleşmekten neden korkar.. Neden kaçar ki bilmem.. Arkanızı dönüp gittiğinizde, gündelik işlerinize konsantre olmaya çabalayıp.. Her günü diğerinden farksız yaşamaya koşullandırdığınız da kendinizi geçmişinizi unutabiliyormuydunuz? Bu mümkün mü...
Halbuki ilk fırsatta karşınıza çıkmaya sizinle eski yaraları kanatmaya hazır halde beklediğini unutmuyor musunuz sizce.. Geçmiş orada ve bıraktığınız gibi, gitmedi ve gitmez hiçbir yere..
Eser, benim Jojo Moyes den beslendiğim 4. Kitapdı. Başından sonuna dek ne çok karakter var.. Nereye bağlanıcak amma da uzun, uzadıya detaylar var derken iki kadın arasında sıkışıp kalan, seçimini yanlış belki kendine doğru yaptığını sanan bir adam ile, ardında bıraktığı sorunları ile cebelleşen hayatını devam ettirmeye çalışan bir kadının hikayesi.. Arada farklı birçok karakter ve duygu karmaşalarıyla sarılsa da sonlara doğru biraz daha uzasa mıydı diye düşünmedim değil.
Moyes kalemi aynı, diğer 3 kitapda da olağanüstü beklenti içinde olmaksızın sadeliğiyle sayfaları doldurulmuş besleyici aşk romanı.. Şimdilik aşk ile kalın..
