Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Oğul! İnsanlar vardır şafak vaktinde doğar, gün batarken ölürler!" Şeyh Edebali
- Atlayıp yüzsem ve o ışıklara varsam bile kurtulmuş olmam ki, dedi. Benim istediğim ortak bir kurtuluş. - Ortak bir kurtuluş yok, dedim. - Var, dedi. Olmalı. Bu köhne geminin üstünde yaşasak bile var. Gemi su almaya başlasa bile var. Kayalara çarpsak bile var. Batarken bile var. Suyun dibini boylasak bile var. Giderek, asıl o zaman var diyesim geliyor. Gerçek bir umutsuzluktan doğan gerçek bir kurtuluş. Bir gün göreceksiniz bunu.
Reklam
“Gün batarken Ve el ayak çekilirken Güneş yerini bırakırken Yani gecenin yoğunluğu otururken Aklımdan hiç çıkmayışların Ruhumda var oluşların Umudun karnıda huzuru var eden Bir gün Elbet Mutlaka Birlikte öleceğiz” dedi adam güneşin batışını izlerken .
590 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Kitap Byzantion(İstanbul'un ilk adı)Kral Byzasin efsana kenti diye başlar.Ve kanunu sultan Süleyman döneminde biter. Kitap hem İstanbul hakkında bilgiler anlatırken hem de cinayeti çözmeye çalışıyoruz.Cinayet İstanbul kenti ile alakalı mıdır?Ellerinde bırakılan sikkeler ne demektir?Katil veya katiller bu insanları niye öldürdü?Sırayla yavaş yavaş
İstanbul Hatırası
İstanbul HatırasıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201935,3bin okunma
Başka bir son düşünemiyordum. Böyle olmasını istemezdim ama hep olurdu. Dünyanın bütün Kızılderelileri yenilir, Spartaküs kaybeder, gün batarken sararır, kuşlar döner, Sadri Alışık denilen hergele, her filminde ağlardı. O ağladıkça ben de ağlardım. Nedenimi bilmez ağlardım. Ağladıkça Sadri’ye kıl kapar gıcık olurdum. Üçüncü şahıs olarak kalışına, hep gidici kadınları sevişine, bu gidiciliklerin bir mecburiyet gibi duruşuna, Sadri’nin bu mecburiyetlere, giden kişinin özgürlüğü olarak bakıp, ona ihanet etmemek için kendine ihanet edişine…
“Umut hep var. Gün doğarken ya da batarken, gökyüzüne baktığın her an hem de.”
Reklam
Böyle olmasını istemezdim ama hep olurdu. Dünyanın bütün Kızılderilileri yenilir, Spartaküs kaybeder, gün batarken sararır, kuşlar döner, Sadri Alışık denen hergele, her filminde ağlardı. O ağladıkça ben de ağlardım. Nedenini bilmez ağlardım. Ağladıkça Sadri'ye kıl kapar gıcık olurdum. Üçüncü şahıs oluşuna, hep gidici kadınları sevişine, bu gidiciliklerin bir mecburiyet gibi duruşuna, Sadri'nin bu mecburiyetlere giden kişinin özgürlüğü olarak bakıp, onlara ihanet etmemek için kendine ihanet edişine..
Ama, ruhunun derinliklerinde, bir olay bekliyordu. Tehlikede olan gemiciler gibi, yaşamının tekdüzeliği üzerinde umutsuzca göz gezdiriyor, uzaklarda, ufkun sisleri içinde bi ak yelken arıyordu. Bu rastlantının ne olacağını, bu rastlantıyı getirecek yelin kendisini hangi kıyılara götüreceğini kestiremiyor, sıkıntıyla yüklü bir kayık mı, lombarlarına kadar mutlulukla dolu bir gemi miydi, bilmiyordu. Ama her sabah uyanınca onu bekliyor, bütün sesleri dinliyor, sıçrayarak kalkıyor, gelmeyişine şaşıyordu; sonra, gün batarken gittikçe biraz daha üzgün, ertesi günde olmak istiyordu.
Sayfa 85
Ama felsefe bir gece kuşudur der Hegel ve "Minervanın baykuşu ancak gün batarken uçmaya başlar"
Sayfa 85 - SayKitabı okudu
koyun
Rüzgârın altında kar yumakları Kara gök ufkunda beyaz benekler Çanları çınlıyor tufanda yalnız Kaygulu bir çoban, üren köpekler Yolu biliyorlar: tepelerinde Tanrı'nın güttüğü uzak yıldızlar Uçsuz sürülerde çok kalabalık Kentteki insanlar kadar yalnızlar Sağım zamanları kuzu sesleri Gün doğarken özlem, batarken katil Düşmüş meleklere benzeseler de Mezbaha insandan korkulu değil Boyun eğiyorlar toprağa doğru Bıçaktan kurtulsun diye İsmail.
Reklam
" Umut hep var. Gün doğarken ya da batarken, gökyüzüne baktığın her an hem de. "
Gün batarken Şafak boy Gösterirken gulumsemen gelir alır karanlıkları Bir efkar bastırırken nahif bir kalpte Ve hüzün çökerken, Şefkatin gelir bastırır tüm yalnızliklari .....
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.