Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hangisi doğruydu: ölüm günahın bir bedeli midir, yoksa bedellerinden biri midir?
Sayfa 62 - EpsilonKitabı okudu
Vıctor Hugo'nun ömrünün son demlerinde yazdığı söylenen, vefatından 100 yıl sonra yayınlanmasına izin verilen şiiri; MAHOMET HZ.MUHAMMED Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu Metindi, kimseyi kınamıyor, incitmiyordu Yolda gördüğü kimselerle selamlaşıyordu Her gün sanki biraz daha yaşlanıyordu Oysa sadece yirmi ak vardı siyah sakalında
Reklam
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Seven bir ruh, gönüllü olarak itaat etmekten mutluluk duyar... Pastoral Senfoni. İyilik ve merhametin içine sızan ihaneti, her günahın bir bedeli olduğunu yalın bir dil ile anlatan, oldukça yoğun etkileci ve derin bir eser. Keyifli okumalar, kitapla kalın. Gerçek aşkın karşılığını her zaman bulması gibi onun her şeyi inatla reddeden ruhu karşısında, bütün vücuduma bir nefret duygusunun yayıldığını hissediyordum...
Pastoral Senfoni
Pastoral SenfoniAndré Gide · Timaş Yayınları · 20214,550 okunma
Hangi günahın bedeli olabilir ki yaşadığım bu duygular Daha kaç kez intiharın kıyısından döndürebilir Neden yalnız bırakılır ki bir insan Ölmekten değilde yalnızlıktan bu kadar korkarken Yoksa Tanrı merhameti bir tek bende mi yarattı Sevmek bedenime has bir duygu muydu Birinden çekip gitmenin cinayetten farkı var mıdır Kaç duyguyu öldürürsün, kaç umudun boynuna urganı geçirirsin Kuluna bu denli mi öfkelisin Tanrı'm Gücüm tükendi dedikçe kapından boş çevirirsin Vardır elbette her yaşadığımın bir hikmeti Lakin bitkinim, kalmadı hiç yaşamaya hevesim Ateşin gölgesi kadar mutlu, mezardakiler kadar yalnızım İçimde bi yangın var, güneşi ısıtacak kadar büyük Mevsimler hep sonbahar, sanki aylar hep kasım Azrail bu kez hayallerime değil, bedenime uğrasın Mehmet Gür
“Her günahın bir bedeli var.”
Vitraya vuran ışıkta mistik bir şekilde parlayan kase
İncil'de de geçen kâse, ıstırabı, acı çekmeyi sembolize eden çok eski bir motiftir. Hıristiyanlıkta Tanrı'nın fedakârlığının bir simgesi, insanlara duyduğu sevginin bir göstergesidir. Ekmek gibi kase de Efkaristiya sembolüdür. Efkaristiya ya da Komünyon ise Hıristiyanlıkta İsa'nın çarmıha gerilmeden önceki gece havarileri ile yediği Son Akşam Yemeği'nin anıldığı ayindir. Missa Ayini veya Rabbin Sofrası olarak da bilinir. Kâsenin içine konulan şarap Tanrı'nın gazabını simgeler, kan kırmızı rengi ise günahlara karşı akıtılması gereken kanı. Günahın bedeli ölümdür ve herkes bunun bedelini kendi kanıyla öder. Ama Tanrı, insanın ölmesini istemediği için tüm insanlığın günahları için kendi kanını sunar. İsa bunun için gelmiştir ve çekeceği acının bilincindedir ve babasına yakarır: "Baba, mümkünse bu kâse benden uzaklaştırılsın. Yine de benim değil, senin istediğin olsun."
Reklam
"Sen vicdanlı bir kızsın Zeynep ama bu vicdanı hep başkaları için kullanmışsın. Bir gün olsun kendini düşünmek aklına gelmemiş. Kader motifi tam da budur işte. Çocuklukta aldığın yaraların bedeli bunlar. Annen sana öyle kötü kötü baktıkça, sen de bir suçun, günahın varmış gibi kendine kızmış, onlara merhamet etmişsin. Oysa her birimiz önce kendimizden sorumluyuz. İnsan bunu sonradan öğreniyor da, bazen çok geç oluyor. Senin için geç değil. Kendini suçlamaktan, ailene borçlu hissetmekten vazgeçersen yaşamak da, doğru kararlar almak da daha kolay olur."
"Neyin bedeli bu? Hangi günahın bedelini ödüyorlar?" Vicdandan gelen bir ses yanıtlıyordu: "İnsani cömertliklerin en yücesi başkalarının günahının bedelini ödemektir."
Sayfa 669 - Cilt 1Kitabı okudu
—İnananlar için günah yoktur, günahın bedeli ödenmiştir. . . . —Evet, ama amelsiz iman ölüdür.
Sayfa 955Kitabı okudu
Havari'nin "Günah bir insan aracılığıyla, ölüm de günah aracılığıyla dünyaya girdi. Böylece ölüm bütün insanlara yayıldı. Çünkü hepsi günah işledi." sözlerindeki gibi, eğer bu günahın bedeli İsa'nın ölümüyle ödenmemiş olsaydı, biz hâlâ çürümüş doğamız gereği "doğal olarak gazap çocukları" olurduk.
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
Her günahın bedeli var Bunu zaten ödedim
Her yapılan günahın bir bedeli var. Bu günahlar kalbi çepeçevre ihata edip kalpteki imanı, sıdk-u sadakati bitkisel hayata sokar ve “Bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı; artık kalpleriniz taş gibi, hatta daha da katıdır.” (Bakara,74) ayetinde ifade edildiği üzere kalp sertleşmeye başlar. Ne kadar sertleşsin mesela? Taş gibi olabilir ama taş dedin mi bu taşa hakarettir. Çünkü insanın kalbi katılaştı mı taşlara taş çıkartır. Bazı taşların Allah korkusundan yarıldığından bahseder Kur’an. Kalp sertleşir, sertleştiğinde artık göz hakkı göremez, kulak hakkı işitmez, ayak hakka yürümez, el hakkı tutamaz, akıl hakkı düşünemez hale gelir.
427 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.