Ruh kirlenirse, beden sadece uzaktan izler mi?
Günahlar işlerken susan vicdan neden sonrasında insanı boğar?
Acı çekmek aynı zamanda insana niçin zevk verir?
Dorian Gray'in Portresi okurken beni içine çekip düşündüren bir kitap oldu. Herkese okuyunca farkındalık bırakacak konuları ele alıyor ve klasik olmasına rağmen, insanı
Kitap gerçekten çok sıkıcıydı. Birçok yeri okurken o kadar zorlandım ki sayfa atlamayı bile
düşündüm. Ki bir kitapta en nefret ettiğim şey sayfa atlamaktır. Her sayfanın kitabın
bütününde bir önemi olduğunu düşünürüm. Neyse ki sayfa atlamadan, sıkıcı yerlere
sabrederek, tuğla gibi olan romanı bitirdim. Özellikle Pierre Gringoire karakterinin
Zweig, EmileVerhaeren biyografisini üç bölüm, bir de giriş olarak kaleme alır. Giriş niteliğindeki bölümde Verhaeren’in şiirlerinden örneklerle yaşamına değinilir.
Birinci bölüme ‘Kararlar’ adını verir. Burada şairin yaşamının dönüm noktaları ile sanat hayatının başlamasına dair bilgiler yer alır. Zweig, çağdaşı şairi anlatırken dönemin
Vicente Blasco Ibáñez, 1867 yılında, önemli bir kültür kenti ve Akdeniz'in başlıca limanlarından biri olan Valencia'da doğup büyümüştür. Küçük bir işletmeye sahip olan orta sınıftan Aragon kökenli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Annesi sert ve dindar bir kadındır. Babasının bir ticarethanesi vardır. Blasco, çocukluğunda
Şöyle bir düşündüğüm zaman, okuduğum roman karakterlerinden kaçının üzerinde Feride kadar yük vardı acaba? Epey az olduğu aşikar. Bu romanda Feride, namıdiğer Çalıkuşu'nun ızdırap içinde geçirdiği yıllarını okuyoruz. Daha küçük yaşında hayattan ilk kazığını yiyip teyzesinin yanında büyümüş. Feride hem zeki, hem güzel hem de aşırı yaramaz bir
Eros ve Psyche Yunan mitolojisinde popüler bir masaldır. Tarihten günümüze ulaşan tek eksiksiz Antik Roma romanında bulunan bu masal, peri masalı türünün öncülüdür.
Hikaye anlatımı tarih kadar eskidir. Dolayısıyla, hikayelerde tekrarlanan kalıplar görmemiz şaşırtıcı değildir. Kökeni Yunan mitolojisine dayanan Eros ve Psykhe masalı, MS 2. yüzyılda
Bir deneme yapmak istedim. Ve Yapay Zeka ya Emile Zola tarafından yazılan Nana isimli romanı analiz etmesini istedim. İşte sonuç.
Emile Zola'nın Nana romanı, 19. yüzyılın ikinci yarısında Paris'te geçen bir toplumsal eleştiri romanıdır. Roman, bir fahişenin hayatını anlatırken, dönemin toplumsal yapısını ve ahlaki değerlerini eleştiren
20. yüzyıl romanlarından biri olan The Collector, John Fowles tarafından yazılan bir erkeği ve bir kadını temele koyan bir eserdir. Edebiyat eserlerinin araştırılması ve incelenmesi yapılırken çalışmaların temeline konulan eserin yazıldığı zaman diliminin önemi bu çalışmada ve romanın genelinde çok mühim değildir. Bunun sebebi ise Fowles’ın