İki çocuk var! Biri Derda diğeri Derdâ... İkisininde hikayesi 11 yaşında başlıyor, ikisinin de hayatı öğrenmesi 16'da gerçekleşiyor. İkisi de hayata karşı bir sıfır yenik, güçsüz, annelerini öyle ya da böyle kaybetmiş babaları ise varla yok arası... 11 yaşında iki çocuğun başına ne gelir dersin? Bak önce bir Derdâ'yı dinle sonra Derda'ya dön ve bak! Pamuk ipliğinde dünyaları daracık ve kimsesiz. Başlarına öyle olaylar geliyor ki hayata duruşları onları köreltmiş, acımasız ve zalim yapmış. En kötüsü de güven yoksunluğu ile yaşamı deneyimlemiş ve sevginin ne olduğunu sonradan öğrenmişler. Hayat dersi maiyetinde, sıradanlıktan çok uzak iki sokaktan yetişme çocuk bunlar! Hakan Günday, her daim yalın ama sert bir üslupta yazar kelimelerini! O yüzden herkes için pek yazmaz aslen, anlayana der aslında içten içe... Şiddeti, karamsarlığı kısaca kötücüllüğü anlatırken sonunu umuda bağladığı an anlarsın ki; Ah yazar dediğin böyle olmalı! İki çocuğun hayat çizgilerinin kesişmesini okuyor ve yaşamdaki mücadelelerini öğreniyoruz. Ne hayatlar var arkadaş dedirten tadımda! Özellikle Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar eserine dokundurması göz doldurucu! Dolu dolu kelimeler var, okunup kulaklara küpe yapılması gereken cümleler gırla! Ben başka bir kitaba başlarken bir bakın derim! Lakin uyarması benden; uyuşturucu, küfür, şiddet ve birçok unsur var içinde! O yüzden lütfen yaşı uygun düşenlere tavsiyem olsun.
#az #hakangunday #dogankitap