Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Halil Ibrahim KAYA

Hiçbir teknoloji, sosyal sonuçlar yaratmadan gelişmedi. Başlangıçta İnternetin de sanal alemi küresel boyutlara taşıyacağı ve özgürce taşınma imkanı vereceği düşünülmüştü. Oysa önce insanları taşıdıkları mobil cihazlarla tıpkı boynunda çan ile dolaşan sürü koyunlarına döndürmüş, sonra mobil bir cihazın ekranına hapsederek büyüdüğünü zannettiği küçücük dünyasına yerleştirmişti. Evler yuva olmaktan çıkarak sadece TV yada pc ekranından dışarı bskabildiğimiz birer hücreye dönüşüyordu. Merkezinde ise hepimizi gözetleyen bir mekanizma kurulmuştu.
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
Eğer köprü mimarları, duvar ustalarını yenemezse, geleceğimiz duvarların ardında inşa edilecek...
Kadin veya erkek, farketmez, insan "bütünü" degil kendini esas almaya başladı; bir "parça" olan varlığını "bütünden" özerk gormeye başladı. Dolayısıyla, iktisadi bir göz edindi; her bir seyde kendine, çıkarına çalışan...
Sayfa 101

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Simdilerde, tüketim kirbaciyla hayata sokulmuş insanlar çoğunlukta. Almak, daha çok almak esas olmuş. Statü belirlemek için alınıyor. Bu, ozellikle genç kusakta hastalikli bir hal almış...
Sayfa 91
Bilim Tarihi
Dil ve din her zaman son derece önemli bir ayrim unsuru olmuştur. Pek cok kültürde "barbar" diye ifade edilen sözcüğün asil anlami "yabancı"dir. Yunanlilar ve Romalilar komşu ülkelerdeki "barbarlarla" zitliklarini öne çıkararak kendi imparatorluklarinin kimliğini pekiştirmiş ve tüm yabancilari sanki aralarinda fark yokmuscasina ayni kefeye koymuştur.
Sayfa 73
Reklam
Dikkat Çekici
Islâm ve Hristiyanlik siyasette düşman, ticarette isbirlikciydiler. Avrupalilar bu ustalik ve tekniği ithal edip islami muesseseleri kopyaladiklarinda Avrupa'da kapitalizm filizlenmeye başladı...
İnsan, bu dünyaya "atılmış" bir varlik degildir. Parçası olduğu büyük varlık dairesinin hasmı yahut yabancısı da değildir. İnsan, aşkin bir ilkeye tutunarak yeryüzündeki varlığını anlamlandirmak zorunda olan bir öznedir.
Medeniyet, akil ve irade sahibi insanlarin tabiatla ve birbirleriyle olan iliski sureclerinin sonucunda ortaya çıkar. Bu iliskinin niteliği ve biçimi, medeni olmanin ve medeniyet kurmanın da temel yapi taşlarını oluşturur.
Ekonomik amaclar birbiriyle çelişir. Ekonomi politikası bu celiskiler arasindan bir amaci seçip onu yakalamaya çalışır. Siyaset ise seçilen amaç ve feda edilen amaçlar konusunda toplumu ikna etmeye çabalar...
Milli hayat, mazinin derinliklerinden gelerek istikbale dogru akan bir nehir gibidir...
Reklam
Musalla tasi, yesil örtü ve tabut. Insan irkiliyor. Yürüyüp giderken bir görünmez duvara çarpıyor sanki...
Sayfa 108Kitabı okudu
Bütün çiçekler kuruyup solar, Sis çöktü mü üzerine, Ve bütün insanlar gün gelir Göçüp giderler bu dünyadan, Konulurlar mezarlara. Çiçeklere benzer insanlar da, Döner gelirler yeniden, Yüz gösterdi mi ilkbahar. Hastalık yüzü görmezler o zaman, Bağışlanır işlenen tüm suçlar...
Ekonomi kitaplarında matematik, konuları daha iyi anlatmak ve daha kolay anlaşılmasını sağlamak için bir araç olarak kullanılmaya başlanır ama giderek bir amaç haline dönüşür. bir aşamada insan, kitabı ekonomi amaçlı mı okuduğunu matematiğini geliştirmek üzere mi çalıştığını karıştırmaya başlar. Oysa ekonomi; insanın üretim, tüketim, bölüşüm,yatırım,tasarruf gibi alanlardaki davranışlarını anlamaya ve analiz etmeye yönelik basit bir bilimdir.
Ne gamsiz olur bu insanoğlu, Dilegince yaşamaz saglikli gününü Diledigini bulsa yaşamayı bilmez, Ey bilge, yasasa dileğini bulamaz. Biraz iyi olsa kendini unutur Mavi göğe bile sözüm gecer sanir Sauginlik bulsa kibirli olur, Ölüm gelince siner, pismanlikla ölür...
Sayfa 102Kitabı okudu
Kapitalizm değişiyor, açıkça ifade edilmese de, yeniden devlet kapitalizmine doğru yol alıyor. Devlet kapitalizminin de, kimi sermayedar yapacağı, kimi sermayesizleştireceği belli olmaz. Bu işin etiği de, kuralı da yok.
Sayfa 41 - efil yayıneviKitabı okudu