Kitap, 80 sayfadan oluşuyor lakin bazı cümleleri tam olarak anlamak için belki birkaç gününüzü vermeniz gerekebiliyor. Han, günümüz toplumunun acıdan kaçınmak için yeni yollar bulmaya çalıştığını lakin bunun acıdan kaçmanın bir yolu olamayacağını çünkü acıdan kaçmanın mümkün olmadığını, oldukça felsefi bir şekilde ifade ediyor.
*****
Gerçekten de acıdan ne kadar kaçılmak istenirse istenilsin acı hep varlığını koruyacaktır, bir yere gitmeyecektir, hep tetikte bekleyecektir. Öyleyse acıdan kaçınmak yerine acı ile bütünleşmeyi öğrenmek daha mantıklı değil midir? Peki acı ile bütünleşmek mümkün müdür yoksa bu sonucu olmayan bir süreçten mi ibarettir? Acı algısı kişiye göre değişen oldukça komplike bir kavramdır. Kimisine çok acı gelen herhangi bir durum öteki için hiçbir anlam ifade etmeyebilmektedir. Öyleyse acının bu kişiselliği onunla baş etmede çok daha esnek olunmasının da önünü açmaktadır. Esneklik de yine acı gibi kişiye göre değiştiği için bunun da sınırını yine kişinin kendisi belirleyecektir.
*****
Acının, kişinin yaşamında yer almasında sürekli bir olumsuzluk halinden de bahsetmek mümkün değildir. Acı vardır evet ancak olumsuz olmak zorunda da değildir. Yani acıdan da ders alınabilir ve bu alınan ders ile acı hafifletilerek acı ile bütünleşme yolunda önemli bir kazanım elde edilebilir. O halde acının her zaman olumsuz bir anlam ifade etmediğinin bilincinde olarak hareket edilmeli ve hayattaki diğer tüm olumsuzluklardan alınabileceği gibi acıdan da ders almanın bir yolu bulunmalıdır. Keyifli okumalar.