Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Türklük Reisi'nin (Atatürk'ün) nurlar saçan ilahi kılıcı vahşet ordularını tarumar ettiği gibi karanlık ordularını da imha edecektir… Ve işte o zaman Türk tamamen hür, bağımsız ve hâkim olacaktır… Müessesemizde her hocanın fikri serbestisi, öğretim serbestisi korunmuştur. Bununla beraber hepimiz öğretim gayesinde müşterekiz. Serbest Yüksek Derslerin hedeflediği gaye üç kelimeyle özetlenebilir: Milletçilik, halkçılık ve aydınlık! - Akçura (1 Ekim 1922, İkinci Sene-i Tedrisiye İbtidasında)
Sayfa 140 - Kaynak Yayınları, 2. Basım.Kitabı okudu
Necip Fazıl'ın Adnan Menderes hakkında düşünceleri;
"Adnan Menderes: O, çilesi çekilmiş olarak hiçbir dünya gö­rüşüne bağlı değildi. Sıralayalım: İslam... Sosyalist... Ko­münist...• Liberal... Demokrat... Otokrat... Bunlardan hiçbiri değildi. Partisinin adı 'Demokrat' olduğu halde, tarihi ve felsefesi kendisince tam hazmedilmiş olarak o da değil­di. Birçoklarınca birbirinin aynı sanılan, fakat biri fertçilik, öbürü halkçılık manasına gelen liberalizm ve demokrasiden Menderes'in anladığı, yine birçokları gibi, kaba ve ablak bir hürriyet rejiminden başka bir şey değildi. Kültürü, asla bilgi satıcılığına vurmaksızın ve bildiğini bilgi hassasına çevirmiş ve kanına karıştırmış olarak yerindeydi ama bu bir orta mek­tep planının üstünde sayılamazdı."
Sayfa 313 - Necip Fazıl Kısakürek, a.g.e, Büyük Doğu Yayınları . 56,57, 44 2.
Reklam
DOKUZ IŞIK
1-Milliyetçilik 2-Ülkücülük 3-Ahlâkçılık 4-Toplumculuk 5-İlimcilik 6-Hürriyetçilik 7-Köycülük 8-Gelişmecilik ve Halkçılık 9-Endüstricilik ve Teknikçilik
Sayfa 132
Modernleştiriciler, arzuladıkları toplumsal değişimin hedefini ve bu arada da halka karşıt olmadıklarının delili olarak ürettikleri söz konusu ideolojiye Halkçılık ismini uygun bulurlar. Halkçılık, halk tarafından değil, halk için olduğu görüşünün kurumsal gerekçesini oluşturur. Seçkinler bu ideoloji aracılığıyla davalarındaki halktan yana olan samimiyetlerini ifade etme imkanına kavuşacaklarını ummaktadır. Fakat oluşturdukları ideolojinin içine çekincelerini koymayı da ihmal etmezler. Her şey halk için olacaktır, ancak, kendisi için yapılanları değerlendirecek kapasitede olmadığı için halka birşey sormaya, onun görüşünü almaya gerek yoktur. Seçkinlerin arzuladığı halk, kendi düşünce ve eylemlerini sessiz-sakin destekleyen ve her şeyi her ne şekilde olursa olsun kabul eden bir halktır. Mademki değişim sürecine aktif destekleri yoktur, hiç değilse sessiz desteklerini vermeli ve gerçekleştirenlere muhalif olmamalıdırlar.
Atatürkün ölümü üzerine
Atatürk'ün ölümünün memleketimizde ne gibi derin bir yasa, mateme yol açtığını ve ne gibi sahneler yaşadığımızı hep biliyor, hatırlıyoruz. Aynı hâdise islâm âleminin çeşitli memleketlerinde oturan ve çeşitli tesirler altında bulunan Türkistanlılar arasında da tıbkı bizdeki kadar derin bir matem havası yaratmış olduğu görülüyor. Hindistan'daki Türkistalılar günlerce iş güclerini bırakarak matem havası içinde yaşamışlar. Şurasını da hemen belirtelim ki Atatürk'ün inkılâblarına karşı oldukça muarız durum takınmış olan bazı muhitlerde oturan bu Türkistanlı muhacir kitleleri için herhangi bir mecburiyet de bulunmadığından onların belirttiği bu duyğu ve düşünce tezahürleri sırf içten gelmekte olan bir hâdisedir. Onları bu yola sevk eden âmil içlerinden gelmekte olan duyğu ve düşüncelerinden başka bir şey değildir.
Burada şayanı dikkat olan cihet de 16ıncı asırdaki Korkunç İvan'ın takip etmiş olduğu yolla 20inci asrın Çarlık ve Sovyet Rusyası tarafından takip edilen yol ve güdülen gaye arasında hiçbir fark bulunmamasıdır.
Reklam
Lakin Türklerin milliyetçilik ve halkçılık yolunda ilerlemiş bulunmaları, ecnebî âmâlinin [emellerinin] husûlüne [gelişmesine] mâni oldu; saltanat-ı ferdîyeyi, istinadgâhı olan düşman kuvvetleriyle beraber, Türk yurdundan def'etti.
Sayfa 141 - İSTİNADGÂH:Dayanak
Hürriyetçilik ve Şahsiyetçilik Dokuz Işık doktrininin altıncı maddesi "Hürriyetçilik ve Şahsiyetçilik"tir. "Şahsiyetler orijinal olmakla birlikte milli karakteri ve ortak değerleri ifade ederler," diyen Türkeş şahsiyetçilikle ne kastettiğini şöyle anlatır: Biz Türk çocuğundan orijinal ve dinamik bir şahsiyet beklerken onu
Altı ok önünde konuşanlar dahi unuttu ama!...
Türk îhtilâli’nin verisi, sembolik altı ok içindedir ki buna Kemalizm diyoruz ve diyorlar. 1. Milliyetçilik. 2. Cumhuriyetçilik. 3. Lâiklik. 4. Halkçılık. 5. Devletçilik. 6. İnkılâpçılık.
Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.Kitabı okudu
Nedir Dokuz Işık; Türk milletine en uygun olduğunu düşündüğü ve Dokuz Işık prensiplerini bizzat kendisinin tespit ettiği ideolojiyi 9 prensip alhnda toplayarak Türk Devletinin kalkınması için izlenilmesi gereken yolu çizilmiştir. Bu ilkeler Türkeş tarafından Türkiye'nin ileri medeniyetler arasına katılmasını sağlayacak ilkeler olarak tanımlanmaktadır. Sırayla bu ilkeler, Milliyetçilik, Ülkücülük, Ahlakçılık, İlimcilik, Toplumculuk, Endüstri ve Teknikçilik, Köycülük, Gelişmecilik ve Halkçılık, Hürriyet ve Şahsiyetçiliktir.Türkeş Türkiye'yi kalkındıracak ve büyük Türkiye ülküsüne kavuşturacak sistem ve görüş ne komünizm ne de kapitalizmdir. Bu sistem Türk Milletinin özelliklerine uygun, Müslüman ve Türk realitesini göz önünde bulunduran ve modern ilim tekniği yol gösterici olarak kabul eden milli bir doktrindir. Diye açıklamışhr.
1.000 öğeden 721 ile 730 arasındakiler gösteriliyor.