‘’Zifiri bir halka idi toprak, yıldızlara sığınırdı bazen.’’
Hiç kimse her daim kudretli yahut her daim naçar olamazdı.Yüksekten uçanların boyun eğdiği,alçaktan kanat çırpanların da şimşek hızıyla maviliklerde gözden kaybolduğu zamanlar muhakkak ki vardı.
İnsanları uzaktan seyrederken, onlara her zamankinden yakın olabilirsin...
Devir
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Otelde çalışmanın çalışma saatlerinin belli olmaması, bayram yüzü görmemek gibi dezavantajları olduğu kadar avantajları da var. Bunlardan biri de birbirinden farklı insanlarla iletişim kurmak. Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından insanlarla, kültürlerle tanışma fırsatı yakalıyorsunuz otelde çalıştığınızda. Ben de değerli bir insanla tanışma
"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
ناديه ✨:
Artık aklımızı zorlayacak ve hakikaten "tepki vermezsek" eski kavimler gibi helakımızı bekleyeceğimiz günlerin eşiğindeyiz.
Eskiden "sağlıklı yaşam" için yazıyordum ama bugün "Nasıl insan kalabiliriz?" Sorusunun cevabını arar oldum.
Neslimizi ve ümmetimizi tehtid eden "eş cinsellik" belası artık
Türkçülük bir ülkü, siyaset ise iktidara geçme taktiğidir.
Bu sebeple bir ana inanç ve ana düşünce olan ülkü asla değişmediği halde siyaset yani taktik her zaman değişir.
İnsanlar iktidara geçmek için partiler kurarak çalışırlar.
îktidara geçmek oy kazanmakla mümkün olduğu için oy sahiplerinin fikrini ve gönlünü almaya uğraşırlar.
Bunu
Artık aklımızı zorlayacak ve hakikaten "tepki vermezsek" eski kavimler gibi helakımızı bekleyeceğimiz günlerin eşiğindeyiz. TEHLİKE BÜYÜK DEGİL ÇOK BÜYÜK..!
Eskiden "sağlıklı yaşam" için yazıyordum ama bugün "Nasıl insan kalabiliriz?" sorusunun cevabını arar oldum.
Neslimizi tehdit eden "eş cinsellik"
Artık aklımızı zorlayacak ve hakikaten "tepki vermezsek" eski kavimler gibi helakımızı bekleyeceğimiz günlerin eşiğindeyiz.
Eskiden "sağlıklı yaşam" için yazıyordum ama bugün "Nasıl insan kalabiliriz?" Sorusunun cevabını arar oldum.
Neslimizi ve ümmetimizi tehtid eden "eş cinsellik" belası artık kirli
“Ben de düştüm feleğin bir gün garip fendine,
Polis jiple getirdi tımarhane bendine..
Burası başka âlem, ey kafa gel kendine,
Şimdi senin de ismin tımarhane delisi...
İstersen ol yüzbaşı, hâkim veya avukat,
Ayol sana kim dedi büyüklere bir taş at.,
Karınla kavga yapıp tatlı aşa zehir kat,
Elbet şimdi olursun tımarhane delisi.
Çilesiz insan
"Recep Peker Hapı Yuttu", "Kazıklı Resmi Tazim" başlıklı yazılardan başka "Hakkınızı Helal Edin Dostlar" başlığıyla Markopaşa'nın birinci sayısında "Şakalar" köşesinde yazılanlar yeniden verilmiş. Bir başka yazı da "Nasıl Girer" başlığını taşıyor. Okuyalım. 1947 yılında yazıldığını düşünerek son