Hani bir yemek hoşuna gider ya, mesela pizza, seviyorum pizza yemeyi. Ama başkaları da seviyor, elbette bunda bir sorun yok, herkes sevebilir. Fakat mesela fok balıklarının kafasına vura vura öldürüp, oradan kazandığı parayla tıpkı benim gibi sevdiği pizzayı yiyenler geliyor aklıma. Ben onlarla aynı yemeği nasıl sevebilirim, diye düşünüp irkiliyorum bazen. Yüzgeçleri kesiliğ suya geri bırakılan köpekbalıklarını ve bu işten para kazanan adamları düşünüyorum. Belki onlardan biriyle aynı çiçeği seviyorumdur. Uyuşturucu satıcıları, silah tüccarları, organ mafyası, işkenceciler, kadın katilleri, tecavüzcüler. Hepsinin ama hepsinin kazandığı parayla benzer şeyleri yiyiyor, benzer markalara ilgi duyuyor, benzer AVM'lerde alışveriş yapıyor, aynı telefon ekranlarına dokunup aynı mecralarda "sosyalleşiyorumdur" muhtemelen. Onlar da sevişiyordur, hatta birçoğu çocuklarının başını sevgiyle okşuyor, ev ödevlerinde onlara yardımcı oluyordur. Bizim gibi "normallerin" yaptığı birçok şeyi onlar da yapıyordur. Böyle düşününce o kadar az farkımız kalıyor ki onlarla; az, ama önemli. Yine de böyle durumlarda yaşama sevincimi, hayata olan inancımı yitiriyorum. Yediğim pizzadan tiksiniyorum o zaman; sevdiğim, zevk aldığım her şey bir anda yabancılaşıyor bana...