Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hülya Açılan

178 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Her ne kadar David’in tutarsızlığına,kabullenemeyişine,aynalardan kaçışına,düşüncesizliğine dayanamasam da onun gözlerinden Giovanni’nin odasını görmem mümkün değildi-değil de.. James Baldwin’in methini duymuş ama bir türlü elim gitmemişti raftan kitabını almaya.Sinirleneceğimi bildiğim için belki de.Eşcinsel aşkın hala heteroseksüel aşktan “farklı” gösterilmesine olan sinirim..Ama Baldwin bunu tüm olağanlığı,getirdiği sancıları “peri masalına” bürümeden sunuyor.Gücü de buradan geliyor: akışkan kelimeler ve safi bir anlatım.
Giovanni'nin Odası
Giovanni'nin OdasıJames Baldwin · Yapı Kredi Yayınları · 2020608 okunma
Reklam
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ne zamandır bekliyordum bu güzelliği.Puuung’un da dediği gibi: “Aşk her gün keşfedilmesi gereken anlarda gizlidir.” Hani o önemsiz ve sıradan görünen anlarda..dışarı çıkmak için hazırlanırken,bir kediyi severken..ufacık hatıralar biriktirirken. Bir çiftin o anlarını çizgiyle buluşturmuş Park Da Mi..
Puuung'un Aşkı
Puuung'un AşkıKolektif · Alfa Yayıncılık · 201878 okunma
77 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Mirnanın Elleri ilginçti..Sanki iki ayrı karakter birbiriyle savaşıyor ve bu savaş sayfalar üzerinde veriliyor.Virginia Woolf’tan annelere,küçük kızlardan karanlık ormanlara..Bir çok şey var.Umut dolu olmadığı da aşikar hatta karamsar bu kelimeler.Ama o karamsarlığın içinde beyazlar ve uçurtmalar da var.Yazardan bir de roman okumak isterdim.Daha uzun ve yoğunlaştırılmış konularla görmek bu kelimeleri.
Mirnanın Elleri
Mirnanın ElleriBillur Şentürk · Alakarga Sanat Yayınları · 201513 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
184 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Mecburiyet’i yeni okumanın etkisiyle belki de Zweig’ın savaş tasvirleri,savaşın etkisinde savrulan karakterlerini uzun bir süre unutacağımı düşünmüyorum.Clarissa güçlü bir kadın,aşık-çalışkan-düşünen bir kadın.Marion ve Brancoric’in ruhsal analizleri,Leonard ve Schuhmeister’in siyasi ve hayata dair düşünceleri de harmanlanıyor kitapta. Bitmemiş bir kitap olsa da (bu haliyle dahi) oldukça etkileyiciydi.
Clarissa
ClarissaStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201713,7bin okunma
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Sadece Tanabay ve Gülsarı’nın öyküsü değil bu..Aytmatov yine büyük ümitleri,ardından gelen hayalkırıklıklarını,dostlukları ve vefayı da anlatıyor.Her kitabıyla yazarın etkisini daha çok hissediyorum,basit görünen şeyleri koyu bir derinlikle anlatmasına hayranlık duyuyorum.
Elveda Gülsarı
Elveda GülsarıCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202016,2bin okunma
Reklam
304 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Kadın karakterlerin gücünü hissedebileceğiniz,”peki şimdi kim haklı?” diye sorduran bir kitap Ağustosböceğinin Sekizinci Günü. *Ancak kitabın arka tanıtım yazısı bütün kitabı özetliyor.Keşke tanıtımı okumasaydım dedirtecek kadar..
Ağustosböceğinin Sekizinci Günü
Ağustosböceğinin Sekizinci GünüMitsuyo Kakuta · Doğan Kitap · 2017132 okunma
136 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Eğlenceli ve bir o kadar güzel noktalara değinen ‘Öbürküler’ yazarın okuduğum ilk kitabı.Arka planda altmışlar,bir gecede evini terketmeye zorlananlar,nereden baksanız tutarsızlık görünen şeylere dair “bundan gerçek olanı mı var?” diye soranlar var. Bir de alıntı: “Bizim millet unutmaya meraklıdır.Dünya ikiye yarılsa üç gün sonra dünyada olduğunu hatırlamaz.”
Öbürküler
ÖbürkülerMahir Ünsal Eriş · Kara Karga Yayınları · 2017784 okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Beyaz Gemi..beklenen,arzulanan,ulaşması güç ve bir o kadar insani.. Çocuğun adı yok eserde,ama Cengiz Aytmatov şöyle diyor “itiraf edeyim,çocuğumla övünüyorum.”Bir yazar kendi karakterine (aslında bizzat kendisine) kucak açıyorsa bu denli,ortaya çıkardığı şeyin ışık saçmaması mümkün olmuyor.. Çok şey anlatıyor Aytmatov,küçücük bir kalple çok şey..
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,6bin okunma
340 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bir biyografiden çok daha fazlası “elveda kızlar ülkesi”.Yang Erche Namu doğduğu topraklardan çok daha uzakta yaşıyor olsa da,köklerini bıraktığı yeri anlatımı-anıları-yaşadığı topraklara özlemi çok gerçek,çok içten.. Çin’in Moso bölgesinde doğan Namu bir gün çok uzaklara gider ama anlatacak şeyleri daha bitmemiştir..
Elveda Kızlar Ülkesi
Elveda Kızlar ÜlkesiYang Erche Namu · Çitlembik Yayınları · 200648 okunma
56 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Stefan Zweig büyük bir dilemmayı anlatıyor belki biraz kendi hayatındaki parçalanmışlığı da..Paula’nın ağzından dökülenler de çok güzel özetliyor aslında olanları: “Tüm bunlar,yani insanlığın bugün korkunç dediği şey,yeryüzündeki on insanın iradesinden ibaret ve on insan bunu yeniden yıkıp yok edebilir.Bir insan,yaşayan tek bir insan onlara karşı durarak bu gücü yerle bir edebilir.Fakat sizler boyun eğdiğiniz müddetçe,sizler sadece bir kölesiniz ve bunu da hak ediyorsunuz demektir.” *Bu kitabın ardından bir de François Ozon’dan Frantz’ı izlemenizi öneririm naçizane..Pasifizm ve sınırların şeffaflığı üzerine (Zweig’ın düşüncelerine de paralel olarak.)..
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202162,1bin okunma
Reklam
237 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Kişisel gelişim kitaplarının romanlaştırılmış biçimi diyebiliriz aslında..Dışarıdan her şeyin yolunda görüldüğü hayatların da çıkmaza girme/rutine dönüşme ihtimalleri vardır.Hele ki günümüz dünyasında.Hep daha fazlasını istemek,geçip giden şeylerin hızına yetişememek,kendimiz haricindeki herkesi memnun etmeye odaklanmak ve sonucunda elde kalan “mutsuzluk”.Kitap bu mutsuzluğu tersine çevirme üzerine Camille’in yaşamı örneğinde tavsiyeler sunuyor.
İkinci Hayatın Tek Bir Hayatın Olduğunu Anladığında Başlar
İkinci Hayatın Tek Bir Hayatın Olduğunu Anladığında BaşlarRaphaelle Giordano · Yan Pasaj · 20171,074 okunma
126 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
“Hepimiz insanız!Kendini başkası gibi göstermeye çalışsa da,yaşamda yalpalasa da insan olarak doğan insan olarak ölür!İnsanlara bakıyorum da hepsi daha akıllı,daha ilginç görünme çabasında...herkesten aşağı yaşasalar da,her şeyin en iyisini istiyorlar...” Pek de bir şey değişmediğini görüyoruz aslında o günden bugüne..Her ne kadar oyun okumaya alışamasam da Ayaktakımı Arasında gösterdiği çıplak gerçeklikle farklı bir eser.
Ayaktakımı Arasında
Ayaktakımı ArasındaMaksim Gorki · İş Bankası Kültür Yayınları · 20141,997 okunma
368 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Amerikan rüyası ne zamana kadar sürer? Mükemmel denebilecek şekilde kurgulanmış hayatlar nerede bir hata verir?Ya da “yeter” diyebilmek ne denli zor? Jung Yun korunaklı hayatlarımızın bir anda değişebileceğini gösteriyor bu romanında.Her karakter haklı,her karakter bir o kadar hatalı.Özellikle bunun bir ‘ilk roman’ olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda yazarın gücünü kavramak kolaylaşıyor. Ev değil bir yuva,bir sığınak kurmaktan bahsediyor yazar tüm gizli kalmış ve itilmiş tutkulara rağmen..Geri planda ise azınlık sorunları,çiftler arasındaki uyum ikilemi,ebeveyn ve evlat olma sancıları..
Yuva
YuvaJung Yun · Timaş Yayınları · 2017299 okunma
176 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
İki novelladan oluşuyor “Sonsuz Ne Kadar Uzun?”. Konu olarak birbirinden farklı olsalar da “kadın olma” noktasında birleşiyorlar.Tie Ning,Çin’in tarihine ve toplumsal yapısına da değiniyor perde arkasında ayrıca dilimize çevrilen diğer kitabı “Yıkanan Kadınlar”ı okumak için de istek uyandırıyor.
Sonsuz Ne Kadar Uzun?
Sonsuz Ne Kadar Uzun?Tie Ning · Kalkedon Yayıncılık · 201310 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Bu kadar etkileneceğimi nereden bilebilirdim? Portekiz edebiyatını bana tanıtan Pessoa’dan sonra Afonso Cruz ile tanışmak da heyecan verici oldu.Kurgu-karakterlerin her birinin iç içe geçmiş hikayeleri-içerikteki illüstrasyonlar..Kısacası kitabın bir çok detayı göz alıcı güzellikte.Tesadüfleri çok sevmeyen biri olarak bu kitabı sevdim.Cümle aralarına sızan o parlak politik anlatımı da.Almanya’dan Nijerya’ya,resimden müziğe çok katmanlı bir konu dağılımı var Kokoschka’nın Kuklası’nda. Altını çizdiğim bir çok cümle ile beraber... Bir kaç örnek: *“İmkansız olanı ortaya çıkarana kadar ölüleri ölülerle birleştiririz.Tıpkı iki ölü çubuğu birbirine sürtüp ateş çıkartmak gibi(ki aslında onlar hayat dolu çubuklardır).” *“İnsanın varlığı,yalnızca bir bedene sahip olmasına bağlı değildir.Bir sosyal hayatının da olması gerekir.Sözcüklere,ruha ihtiyaç duyar.Başkalarının tanıklıklarına da gereksinimimiz var.” *”İnançlarımızın etrafımızdaki dünyayı nasıl şekillendirdiğini ve kendimize söylediğimiz yalanlara inanmaya kendimizi zorlayabildiğimizi görmek gerek Bay Marlov.Dünyayı inandığımız dünya olmaya zorluyoruz ve hayatımız kendimize yalan söyleyerek geçiyor.”
Kokoschka'nın Kuklası
Kokoschka'nın KuklasıAfonso Cruz · Tekin Yayınevi · 201641 okunma
820 öğeden 796 ile 810 arasındakiler gösteriliyor.