Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ihtiyaçlar ve kaynaklar
Toplum eğer kendini kıyaslayabileceği bir zenginliğe ve refah düzeyine içte ya da dışta rastlamamışsa, kendi yaşantısını yeterli bulması ve gerilik düşüncesini reddetmesi normaldir.
Bir miktar hayal iyi bir şeydir, tıpkı ihtiyatlı dozda alınan bir uyuşturucu madde gibi. Bu, çalışan zekanın bazen oldukça inatçı ateşlerini yatıştırır ve saf düşüncenin çok sert kenar çizgilerini düzelten , şurada burada bazı boşlukları, aralıkları dolduran, bütünleri birleştiren, fikirlerin sivri köşelerini yumuşatan gevşek, serin bir buhar yaratır zihinde. Ama aşırı hayal de bitirir, boğar. Kendisini bütün bütün düşünceden ayırıp hayale atan zihin işçisinin vay haline! Kolayca yükseklere çıkacağını sanır ama sonunda her şeyin aynı olduğunu söyler. Hata! Düşünce zihnin emeğidir, hayalse şehvetin. Düşüncenin yerine hayali koymak, zehri gıda ile karıştırmak demektir. Marius, hatırlanacağı gibi, buradan başlamıştı. İhtiras ortaya çıkmış ve sonunda onu maksatsız, dipsiz boş hayallerin içine yuvarlamıştı. Böyle olunca, insan evinden ancak hayal kurmak için çıkar artık. Tembelce yaratılış. Kaynaşan ama durgun girdap. Ve çalışma azaldığı ölçüde, ihtiyaçlar da arıyordu. Bu bir yasadır. Hayalperestlikte, insan genellikle cömert ve yumuşaktır; gevşeyen düşünce hayata sıkıca sarılamaz. Bu çeşit yaşayışta iyilik kötülüğe karışmış bir haldedir, çünkü gevşeklik felaket getirici olsa da, cömertlik sağlıklı ve iyidir. Ne var ki, cömert ve asil ruhlu ve de çalışmayan yoksul adam mahvolmuş demektir. Kaynaklar kurur, ihtiyaçlar birbiri ardınca kendini gösterir. En dürüst ve azimkâr insanların bile, en zayıf ve en kötülerle birlikte yuvarlanıp gittikleri bir ölüm bayırı ki, sonunda şu iki çukurdan birine varır: ya intihar, ya suç.
Sayfa 1343 - IV. CiltKitabı okudu
Reklam
Basit bir gerçek vardır: beşeri arzu ve ihtiyaçlar sonsuz, ama onları karşılayacak kaynaklar daima sınırlıdır.
Sayfa 30 - Adres Yayınları
Narkoz
Bir şey, çok açık bir şekilde nasıl gizlenir? Bizler , ekonomi adına bizlere anlatılan bu saçmalıkları nasıl kolaylıkla kabul edebiliyoruz?Bunun cevabı hem çok basit hem de çok zordur. Gerçekte biz bu kabullere hayatımız boyunca yavaş yavaş sindire sindire ulaştırılıyoruz.Hayat standartlarımız bunları kabul edebileceğimiz şekilde
Gelişme Teolojisi
William Chittick, Batı dünyasının kutsal kelimelerini şöyle açıklamış: "Gelişme, çevre, eşitlik, yardım, pazar, ihtiyaçlar, tek dünya, katılma, planlama, nüfus,yoksulluk, ilerleme, üretim, kaynaklar, bilim, sosyalizm, hayat standartı, devlet, teknoloji" Bunların meşruiyetini sorgulamak modernitenin tanrılarına başkaldırmak ve ilerleme dininin bir zındığı olmaktır diyor..
Üniversitelerde okutulan iktisada giriş kitapları "ihtiyaçlar sonsuz, kaynaklar kıttır"la başlar; ve bu kitapları yazanlar, bunları "bilimsel eser" sayıp okuyanlar-okutanlar, bu saçmalığı bilimsel bir şeymiş gibi öğrenen öğrenciler hiçbir zaman "acaba gerçekten öyle mi?" sorusunu sormayı akıl etmezler.
Sayfa 18 - ÖtekiKitabı okudu
Reklam
Bu yaklaşımda siyaset, farklılık ve çatışmayla ilgilidir; ama onun temel muhtevasında kıtlığın mevcudiyeti bulunmaktadır. Ba­ sit bir gerçek vardır: beşerî arzu ve ihtiyaçlar sonsuz, ama onları karşılayacak kay­ naklar dâima sınırlıdır. Bu bağlamda siyaset, kıt kaynaklar üzerinde bir mücadele olarak görülürken, iktidar da bu mücadelenin yapılmasının yolu olarak görülür.
KAYNAKLARIN YETERLİ, İHTİYAÇLARIN SINIRLI OLDUĞU GERÇEĞİ
Kapitalist ve liberal sistemler 'ihtiyaçlar sınırsız ve kaynaklar sınırlıdır' yanlış görüşünü savunurlar. Kaynakların sınırlı olduğunu kabul, insanlığın egosunu tahrik etmiş ve doymak bilmeyen hırsı insanlığın ecel şerbeti olmuştur. Oysa ki, insanlığın tarih sahnesine çıktığı günden beri hangi kaynak tükenmiştir, bir düşününüz! İlkel tarım döneminde yılda bir sefer alınan ürünler, bugünün teknoloji imkanları ile neredeyse her ay ürün alabilmeyi sağlamaktadır. Bu ormancılıkta, sanayide, enerjide de böyledir. Kaynaklar açıldıkça açılıyor, sonunu getirmek diye bir şey söz konusu olmuyor. Güneş enerjisinin, dalga enerjisinin, rüzgar enerjisinin, su enerjisinin sonu olabilir mi? Bunlar sonsuza dek enerji kaynaklarıdır. Özetle 'kaynaklar sınırsızdır, ihtiyaçlar ise sınırlıdır.' ... MEM, 'kaynaklar var ve yeterli onun içinde dünyada kaynak savaşına gerek yoktur' diyor. Bu haksız anlayış nedeniyle milyonlarca insan öldürülüyor.
Sayfa 428Kitabı okudu
Ve işsizlik uzadıkça ihtiyaçlar artar. Bu bir yasadır. Hayaller kuran kişi doğal olarak cömert ve yumuşaktır; gevşeyen zihin hayata sıkı sıkı sarılamaz. Bu yaşam tarzında, kötülüğe iyilik karışmıştır, çünkü gevşeklik kötü olsa da cömertlik iyidir. Ama çalışmayan cömert ve yüce gönüllü kişinin işi bitiktir. Kaynaklar tükenir, gereksinimler artar.
Sayfa 156 - Cilt - 2Kitabı okudu
49 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.