Bunca boşluk ve anlaşılmazlık nereye varabilir? Günlere tutunuruz, çünkü ölme arzusu fazla mantıksaldır, bundan dolayı da işe yaramazdır. Hayat belirgin, tartışılmaz açıklıkta tek bir gerekçeye sahip olsaydı kendini yok ederdi; içgüdüler ve önyargılar Tutarlılıkla temasa geçtiklerinde ortadan kalkarlar. Soluk alan her şey teyit edilemeyenle beslenir; birazcık mantık ilavesi bile, varoluş -Sağduyusuzluk çabası- için uğursuz olurdu. Hayata sarih bir anlam verin: Hemen o an cazibesini yitirir. Hedeflerindeki belirsizlik onu ölümden üstün kılar; bir nebze sarahat bile onu mezarlar kadar bayağılaştırabilirdi. Zira hayatın anlamını konu alan bir müspet bilim yeryüzünü bir günde ıssız bırakırdı; Arzu'nun verimli gayri muhtemelliğini de hiçbir çılgın yeniden canlandıramazdı.
Yalan tarih yazmak çok da zor değil.Ayrica uzun ömürlü olmuyor!
Fransa’dan gelen Yahudi Fransızca, Macaristan’dan gelen Macarca,, Yunanistan’dan gelen Yunanca konuştuğundan, önce ortak bir dil geliştirmeleri gerekiyordu. Neredeyse 2000 yıldır kullanılmayan İbranice, yeni kelimelerin ilavesi ile kurulması güçlenen İsrail’in resmi dili olarak benimsendi.
Reklam
Ölüm Üzerine Çeşitlemeler
Hiçbir şeye dayanmadığı için, bir gerekçenin gölgesi bile bulunmadığı için, hayatta sebat ederiz. Ölüm fazla kesindir; bütün sebepler onun tarafında bulunur. İçgüdülerimize esrarengiz gelir; düşünüşümüzün önünde, berrak ve itibarsız bir halde, bilinmeyenin sahte cazibesi olmaksızın belirir. hükümsüz sırları biriktire biriktire, anlamsızlığı tekeline ala ala, hayat ölümden fazla ürküntü verir: Büyük meçhul odur. Bunca boşluk ve anlaşılmazlık nereye varabilir? Günlere tutunuruz, çünkü ölme arzusu fazla mantıksaldır, bundan dolayı da işe yaramazdır. Hayat belirgin, tartışılmaz açıklıkta tek bir gerekçeye sahip olsaydı kendini yok ederdi; içgüdüler ve önyargılar tutarlılıkla temesa geçtiklerinde ortadan kalkarlar. Soluk alan her şey teyit edilemeyenle beslenir; birazcık mantık ilavesi bile, varoluş ( sağduyusuzluk çabası ) için uğursuz olurdu. Hayata sarih bir anlam verin: Hemen o an cazibesini yitirir. Hedeflerindeki belirsizlik onu ölümden üstün kılar; bir nebze sarahat bile onu mezarlar kadar bayağılaştırabilirdi. Zira hayatın anlamını konu alan bir müspet bilim yeryüzünü bir günde ıssız bırakırdı; Arzu'nun verimli gayri muhtemelliğini de hiçbir çılgın yeniden canlandıramazdı.
Sayfa 17 - metisKitabı okudu
içgüdüler ve önyargılar Tutarlılık’la temasa geçtiklerinde ortadan kalkarlar. Soluk alan her şey teyit edilemeyenle beslenir; birazcık mantık ilavesi bile, varoluş -Sağduyusuzluk çabası- için uğursuz olurdu. Hayata sarih bir anlam verin: Hemen o an cazibesini yitirir.
Memleketimizde mezar taşlarına mezarda gömülünün doğum tarihi ilavesi de adet olsaydı yetmişe, seksene varanların azlığını görerek ümitsizliğimiz artardı.
BENDE OLANIN BANA VERİLİŞİ...
Üstadım'ın bana ithaf ettiği RAMAZAN ilâvesi Noktalamaları’ında, bende olanın bana verilişi, bu hikmet de tecelli etti: “Anlamak yok çocuğum anlar gibi olmak var, Bu işin sonunda, saçlarını yolmak var!”…
Sayfa 309 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
Reklam
257 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.