"Arador Kral'ın dedesiydi. Oğlu Arathorn evlenmek için Aranarth soyundan gelen Dfrhael'in kızı olan Zarif Gilraen'e talip olmuştu. Bu evliliğe karşı çıkmıştı Dfrhael; çünkü Gilraen küçüktü ve Dtinedain âdetlerince evlilik yaşına ulaşmamıştı henüz.
"'Dahası,' demişti, 'Arathorn olgun yaşta, sert bir adamdır
Bahar mezarına gömsünler sizi
Yapraklar gibi buluştunuzdu
Kokular gibi seviştinizdi
Bahar mezarına gömsünler sizi
Yaz mezarına gömsünler sizi
İlk kezmiş gibi buluştunuzdu
Son kezmiş gibi seviştinizdi
Yaz mezarına gömsünler sizi
... (Hz. Peygamber'in son elçi olması ve tüm insanlığa gönderilmesi) birçok manayı ihtiva etmektedir. Bunlardan birincisi; insanoğlunun güzide bir olgunluk evresine ulaştığına, artık bu yöntemin yükünü tam ve eksiksiz bir şekilde omuzlayabileceğine, yeni bir semavi vahye ihtiyaç duymaksızın yoluna devam edebileceğine dair verilen ilahi mesajdır.
İkincisine gelince; insanlık, küreselleşmeye yani ırk, aşiret, cins ve renklerin ötesindeki bir noktaya doğru ilerlemektedir. Bu nedenle de sadece belirli bir topluluğa yöneltilen hitapların yerine evrensel bir hitap şekline ihtiyaç duymaktadır.
"Theoden yavaşça tahtından indi. Divanhanede yeniden soluk bir ışık belirmeye başladı. Kadın aceleyle kralın yanına gidip koluna girdi; yaşlı adam sendeleyen adımlarla yükseltiden indi ve yavaş yavaş divanhaneden geçti. Solucandil hala yerde yatıyordu. Kapılara vardılar; Gandalf kapıları çaldı."
"Açın! diye bağırdı. "Yurt
Birdenbire Frodo, duvar kenarında gölgede oturmakta olan tuhaf, yıpranmış görünüşlü bir adamın da hobbitlerin konuşmalarını dikkatle dinlemekte olduğunu fark etti. Adamın önünde kapaklı büyük bir içki maşrapası vardı ve garip bir tarzda oyulmuş uzun saplı bir pipo içiyordu. Bacaklarını, yumuşak deriden yapılmış ve ayaklarına tam uyan, fakat artık
"Evet vurdu bana ama ben de çok hak etmiştim, yanlış yapmıştım sonuçta!", "Beni çok sevdiği için yaptığını biliyorum, âşık olmasa, umursamasa yapmazdı!", "Değişeceğine söz verdi, bu dayak son olacak biliyorum!" Ve onlarca bahane... Gitmemek, tutunmak adına... Oysa bir tokat çok tokatla, çok tokat da fiziksel şiddetle eşanlamlıdır. Şiddetin bahanesi yoktur. Şiddetin ölçümü, azı çoğu yoktur. İlk tokatın devamı daima gelir. Tüm bunların aşkla sevdayla bir ilgisi yoktur. Kişi kendi vahşiliğini, saldırganlığını, suç işleme potansiyelini bir başkasına ortak ediyordur. Hepsi bu!