"Kardeşlerim
Ben Türküm
Arabım
İrlandalı, yahudi, kızılderili
Kürdüm ben
Yakın beni
Salın küllerimi
Ağrı doruklarından anadoluya
Soysuzluğun bir daha asla yeşermeyeceği
Geleceğe taşıyın beni"
- İlkay AKKAYA/Kızılırmak
Sabahattin Ali'nin ölümü göz önüne alındığında bu kitabı okumak, bile bile lades; bir şeylerin yarım bırakıldığına emin olduğumuz bir hayatı okumaya gönüllü olmak. Zaten bu nedenle
Necip G. Bey'in başlattığı “Farklı Türleri Keşfet” etkinliği için mektup türünde arama yaparken bu kitabı dahil etmek istememiştim. Fakat
Kayıt günü evden aldık Musa Amca'yı, birlikte gittik stüdyoya. Hepimiz çok heyecanlıydık ama Musa Amca biraz daha heyecanlıydı galiba. Yol boyu epeyce sigara içti.
Günay Aslan'ın "Üniformalı Kasaplar" kitabını okumamla başladı aslında
Musa Amcayla öyküm.
Kısacık bir öykü oldu maalesef ama yolumda
yürürken hala benimle,
Adıyaman Yolu Yaman
Vay Vay Yavrucağım
Aman Aman Yavrucağım
Dön Gel Dayanamam
Sesimi Duy Ver Elini
Kalk Gidek Dağlara
Tütün Kokan Ovalara
Dön Gel Dayanamam
İlkay Akkaya
tamamlanmış yalnızlık olur ömrüm
gidersen temelli susarım gülüm
içim acır, ürperirim ormanlarca
en ağır yara olursun yüreğimde
yıldızların en uzağı gibi susarım
yangınlar başlar sustuğum yerimden
içim acır, ürperirim ormanlarca
en ağır yara olursun yüreğimde
en sağır yara kalırsın Seyduna'da