Altını çizdiklerim.
Hayatın sırlarıyla karşı karşıya gelmek, korku ile de karışarak dinleri yaratmıştır. Ulaşamayacağımız bir şeylerin var olduğunu bilmek, ancak en ilkel bir biçimde anlayabileceğimiz en derin aklın ve en parlak güzelliğin belirtilerini görmek, bu bilgi ve bu gerçek dindarlığın tâ kendisidir, işte bu anlamda, ve yalnız bu anlamda, derinden dindar
Bizans, Greko-Romen kültürünün son kalesi olarak varlığını sürdürdü; çünkü imparatorluk bürokrasisi, Yunanca konuşan okumuş bir tabaka tarafından üstlenilmişti. Ama bu tabaka, üretimi örgütleyen ya da ona katkıda bulunan bir grup olmaktan çok başkalarının üretimi sırtından yaşayan bir gruptu. Bu nedenle maddi dünyadan uzak oluşuyla gurur duyar ve üretime yakınlığı artık ürünün kendi ceplerine gitmesini önleyebilecek herhangi bir sınıfın ortaya çıkmasından korkardı. Bizans kültürünün bilgiç, verimsiz kimliğini açıklayan olgu budur. Bu ayrıca, hurafelerin ve büyüye dayalı inançların bütün toplumsal gruplar arasında sahip olduğu gücü de açıklar. Papazlar en azından yarı cahildi ve onların ilettiği mesajlar basitleştirilmiş aziz hikâyeleri, mucize öyküleri ve kutsal emanetlerin sihrine olan inançlarına dayanıyordu. Paganizmin insanlara yerel tanrılar sunduğu yerde, şimdi Hıristiyanlık onlara yerel koruyucu azizler sunuyordu. Ana tanrıça kültü, Bakire Meryem kültüne dönüşmüş tü. Bereket törenleri, büyük perhizin arife günü karnavalları ve Paskalya seremonileri halini aldı.
Sayfa 126Kitabı okudu
Reklam
"... inançlar her zaman insanın özü, sanatın da can suyu olmuşlar. Düş gücü ise inançların insanoğluna verdiği armağan..."
Sayfa 62 - Can YayınlarıKitabı okudu
Toplumsal çalkantıların yaşandığı zamanlarda olayları göğüsleyecek gücü kendinde bulamayan insanlar felaketlerin nedenlerini ve işaretlerini tüm batıl inançların yanı sıra gökyüzünde arıyorlar.
Osteopati, şiropraktik, chi qong, akupunktur ve naturopati gibi farklı tıp dallan kayda değer iyileşmelerin gerçekleşmesini sağlamaktadır. Dünyada farklı dini inançların ritüel ve törenleri için de aynı şey söz konusudur. Bütün bu iyileşmelerin bilinçaltı sayesinde gerçekleştiği kesindir; tek iyileştirici oradadır. Bilinçaltının parmağınızdaki bir kesiği nasıl iyileştirebile­ceğini düşünün. O, bunu nasıl yapacağını çok iyi bilir. Doktor, yaraya pansuman yapar ve “Doğa bunu iyileştirir!” der. Ancak “doğa” doğal yasanın, yani bilinçaltı yasasının bir diğer adından başka bir şey değildir. Kendini koruma içgüdüsü doğanın ilk ya­ sasıdır; kendini koruma da bilinçaltının en önemli fonksiyonu­dur. En güçlü içgüdünüz, bütün ototelkinlerin en etkilisidir.
Korkunun, cehaletin ve batıl inançların değil, hayatın sonsuz gerçeklerinin ve ilkelerinin bakış açısından düşünmeye başlayın. Başkalarının sizin için düşünmesine izin vermeyin. Kendi düşüncelerinizi seçin ve kendi kararlarınızı kendiniz alın.
Sayfa 40 - DiyojeKitabı okudu
Reklam
168 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.