Dünyayı politik liderlerin ve sistemlerin yönettiği bir gerçek mi? Yoksa, insanın kendisinin yarattığı ve teknoloji denilen bu dev başına buyruk hızla ilerliyor ve politik sistemlerde liderler de dahil olmak üzere hepimizi birlikte sürüklüyor mu? Özgür insanın uygarlığın ürünü ve göstergesi olduğunu söyleyenler özgürlükle neyi kastediyorlar? İnsanlık kendi geleceğinin denetimini elinde tutamadığında özgürlükten söz edilebilir mi?
Sayfa 29
Ey insanoğulları ! Ömrünüz bence bir hiç. Kim ermiş bu dünyada özlenen mutluluğa ? Hayal mutluluk denilen , o da sönüverince anlar gerçeği insan.
Reklam
Nedir bu insan denilen şey? Tin üzerinden dünyaya uzanan ve burada ganimet sağlamayı hedefleyen bir hastalıklar yığını. Nedir bu insan denilen şey? Bir aradayken nadiren huzur bulabilen bir vahşi yılanlar yumağı; böyle olduğu için her biri kendi başına yola koyulup dünyada ganimet arar.
Tanrı'ya inanmak Tanrı'ya hakarettir. Çünkü bir taraftan onun akla hayale sığmayan zalimlikte kötülükler yaptığını, öbür taraftan da eğer serinkanlı ve dürüst olurlarsa kaçınılmaz olarak kendi varlığını inkâr etmede onlara yol gösterecek bir aleti, yani zekâyı, insan denilen yaratıklarına sapkınca verdiğini de kabul etmek demektir. Tanrı varsa, onu en çok sevenlerin ateistler ve agnostikler olduğu sonucuna varmak çok cezbedicidir, çünkü onu en çok ciddiye alanlar onlardır.
Sayfa 44 - Notos KitapKitabı okudu
Onun metinleri, kılavuzluğu uygarlık denilen organik bütünlüğün temel eğilimlerine yöneliktir. Vazifeli şuurla yazılmış düz yazı ve şiir metinleri, Karakoç düşüncesini entelektüel bir fantezi olmaktan çıkaran tarzıyla önemli olup,İslam medeniyetinin önüne koymaya çalıştığı modern çağ eleştirisini İslam toplumundan evrensel insan gerçeğine dayandırmaktadır.
İnsanı sadece biyolojik bir varlık olarak göremediğimiz, onun varoluşuna çeşitli yüce anlamlar yüklediğimiz için, gövdeden akan kanın, can denilen şeyi çekip almasını, dolayısıyla o kişinin "ölmüş” olmasını bir türlü kavrayamadığımızı düşünüyorum. Hayvanlar ölümü anlıyor ama insanlar anlayamıyor. Can denen şey, her türlü yaralanmaya, berelenmeye açık haldeki insan bedeninden bir saniyede çıkıp gidiveriyor ve insanlar bunun sonucunda aklını kaçıracak kadar sarsılıyorlar. "Tanrım, daha bir iki saat önce nasıl da canlıydı, nasıl da kahkahalar atıyordu, şimdi nasıl yok olabilir" diye tekrarlayıp duruyorlar. İnsanın algılama gücünü zorlayan bir durum bu. Hayatımıza, varoluşumuza yüklediğimiz hiçbir kavramla bağdaşmıyor. Sahiden her şey saçma mı, hayatın hiçbir anlamı yok mu? Bence öyle! Yok, hiçbir şey yok. İnsanın biyolojik fonksiyonlarına aşırı bir anlam yükleme çabası içindeyiz. Çünkü hiçlik zor geliyor.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.