Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Geceleri reklam panolarıyla ışıldayan kentlere gündüz bakıldığında bu panoların binaları, mimariyi ve sokakları yok ettiğini ve derinliği ortadan kaldırdığını görmekteyiz. Reklamla her şeyin emilmesi ve anlamsızlaştırılması insanları, hiçbir anlam ifade etmemesine rağmen karşı konulamayan ve değiştirilemeyen, hipergerçek bir keyif ve şaşkınlık içerisine hapsetmektedir. Reklam, haberde olduğu gibi önemli şeyleri yok ederek tepkisizliği arttırmaktadır denilebilir. Kitle iletişim araçları insanları şiddetle, savaşla ve bağnazlıkla uzlaştırmakta ve reklamcılık da yapay çevre ile uzlaştırmaktadır. Baudrillard'ın Felsefesinde Reklam, Tuğçe Arslan Özdil , Bayram Kaya
Sonra, deşilmiş bağırsakları ve zehirlenmiş ciğerleriyle son insan, ışıldayan güneşin ve yanıp sönen takımyıldızların altında bir başına dolanıp duracak; bir deri bir kemik kalmış, çılgına dönmüş son insan, uçsuz bucaksız mezarlar, dev beton blokların soğuk putları ve ıssız kentler arasında yalnız başına bir küfür gibi dolanırken, şu korkunç soruyu soracak: NEDEN? Ve bu soru bozkırlarda hiç duyulmadan yitip gidecek, yıkıntılar arasında sürüklenip kiliselerin molozları arasında yok olacak, girilmez yeraltı sığınaklarına çarpıp parçalanacak ... Son hayvan-insanın son hayvansı çığlığı hiç duyulmadan, hiç yanıtlanmadan kan göllerinde boğulacak ... Bunların hepsi olacak, yarın, belki bu gece, eğer ... eğer ... eğer ... HAYlR demezseniz!
Reklam
"Benim amentüm, bir neslin amentüsüdür. Tek kişiye ait olmanın derinliği yanında, toplumun koro sesi gibi çoğul, çok yanlı bir yaygınlık özelliği de vardır. Bir orman sesidir neslimin amentüsü. Bir Orkestra zenginliği ile yüklü, anlamca ve eylemce. Sadece bir mutlu inanç metni değil, bir iş, eser, tarih örme, coğrafyaya hakikat rölyeflerini verme kavgasıdır da. Amentüm, kana işleyen, kana kırmızı rengini veren demir gibi kanın içinde ışıldayan bir tomurcuklanmadır. En soyuttan, en somuta uzanır. Geçmişe olan çağrışımları yönünden bir direnişse geleceğe yönelik bir yanıyla bir diriliş girişimidir. "
Sayfa 24 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Benim âmentüm , bir nesil âmentüsüdür . Tek kişiye ait olmanın derinliği yanında , toplumun koro sesi gibi çoğul , çok yanlı bir yaygınlık özelliği de vardır. Bir orman sesidir neslimin âmentüsü . Bir orkestra zenginliği ile yüklü , anlamca ve eylemce . Amentüm , kana işleyen , kana kırmızı rengini veren demir gibi kanın içinde ışıldayan bir tomurcuklanmadır.
Benim ay gibi ışıldayan yüreklere ve güneş gibi parlayan gülümseyişlere ihtiyacım var... Güzel bir dünyaya inanmaktan vazgeçmeyeceğim.
O solgun, hoş, kederli yüz, o ışıldayan bakışlar, o sakin, zarif hareketler ve hepsinden önemlisi, yüzünün bütün çizgilerinde belli olan o derin ve duyarlı hüzün onu rahatsız etmiş ve bu hüznü paylaşma ihtiyacı hissetmişti.
Reklam
Istıraptan belin büküldüğünde, dünyanın üzerine ebedi bir gece çöksün istediğinde, yağmurun ardından ışıldayan yeşilliği düşün, düşün bir çocuğun uykudan uyanışını.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.