Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Son söz olarak şunu söylemeliyiz: Biz müslümanlar, birbirimizi candan sevmeliyiz, aramızdaki din kardeşliğinin değerini bilmeliyiz. Böyle hareket ettiğimiz sürece Cenâb-ı Hak, bizi hem dünyada hem de ahirette aziz eder. Selâm, hidayete tâbi olanlara olsun!
Sayfa 261
HK
Hayat insana her daim bir şey öğretiyor Yıllardır Vahyin kuramsallığını Vahyin kuranını Bize verdiğini düşündüğüm denklemlerden biri olan Îmân edenler ve sâlih amel işleyenler Terkîbindeki
Reklam
Allahu zü'l Celal, tek bir millet, tek bir devlet, tek bir dil yaratabilirdi; ama öyle yapmamış. Muhtelif renklerde ırklarda, dillerde insanlar yaratmış ki birbirimizi bilelim birbirimizi sevelim, yardim edelim, iyiliği ve güzellği yayalm, kardeşliği çoğaltalım. Dünyadaki farklılıklar aslında tanışıp bilişmemiz içindir; çünkü her yaratılışta farklı bir tecelliyat vardır. Mizaç renk, gelenek ve görenekler, diller, coğrafyalar hepsi farklı farklı. Bunlar hilkatin tecellisidir, tanış olmak içindir, savaşmak için değil. Allah indinde en hayırlı kişi takva ehli olandır ırk olarak üstünlük yoktur. Bu bütünü içine alan, ötekileştirmeyen bir bilim üretilmiş vakti zamanında. Bizim Batı karşısındaki sıkıntımız teknolojik sıkıntıdır. Batı sahip olduğu teknolojiyi bizim gibi değil bir başka amaçla kullandı. Esas sıkıntı orada başlıyor. Sadece maddesel bir güç değil, o gücün kullanımındaki ahlakî prensipler noktasında da sıkıntı çıkıyor. Bugün gelinen noktada ise biz bu teknolojiyi gayet rahat aşıyoruz ama aynı yoldan gitmiyoruz. Biz teknolojiyi inşallah kendi ahlakımız istikametinde kullanacağız. Zaten Batılı insanı da ürküten.odur. Teknoloji söz konusu olduğunda mütehakkim Batılı beyaz adam ortaya çıkar. Halbuki aynı teknolojiyi kullanıp mütehakkim olmayan beyaz adam da olabilir. Bu alternatifi inşallah Müslümanlar, islam medeniyetinin müntesipleri dünyaya gösterecekler. Zaten göstermeye de başladılar.
Sayfa 152Kitabı okudu
264 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
"Allah'ın kitabı, geçmişlerin masallarını anlatan bir kıssalar kitabı olarak algılanmaya başlandığı gün değişim başlamış..." diyor yazar. Kur'an-ı Kerim'i sadece başımızın üstüne koyduğumuz, dini günlerde okuduğumuz, içinde ne yazıldığından bi haber olarak yaşadığımız bir çağda yaşıyoruz. "Müslüman görünür" olmanın sadece kısmı davranışlara sıkışıp kaldığı bu devirde kula kulluğunu yasak edildiği biz müslümanlar Allah'tan başka her şeyi "Kültürel İslam" adı altında o kadar çok içselestirmisiz ki gerçek İslami çok uzaklarda arıyoruz. Doğru teşhis koymadan tedavi edilemez hiç bir hasta. Bu kitap bize genel hatlarıyla doğru ve güvenilir kaynaklar (Kuranı kerimi ve Sünnetler) kullanarak tevhid hakikatini oluşumunu ve nasıl değişime uğradığı anlatmaktadır. İslam'ın anlaşılmasında en temel unsur olan tevhid anlayışını önemini detaylı bir şekilde bize sunuyor.
Tevhid ve Değişim
Tevhid ve DeğişimCelaleddin Vatandaş · Pınar · 2008174 okunma
Hayat üzerinde düşünmek, canavarların dişleri kadar keskin bakış ister. Daha ne kadar süre kendimizi kurtarmak için saman çöplerine tutunacağız? Oysa düşünmek kurtuluş gemisidir ve nedense düşünceyle aramızda bizi ürküten korkunç şeyler var. Nasıl böyle olmasın ki? Biz düşünmeyi dinsizliğin köprüsü olarak değerlendirmişiz! İslam âlemindeki eğiticileri hâlâ bu tür vehmî tehlikeler tehdit edi- yorken ve devraldıkları bu korku ve ürküntüyü tutup öğrencilerine aşılıyorlarken ite kaka da olsa böyle bir köprüden nasıl geçebilirdik ki? Bir bakıyoruz Müslümanlar dergisinin sahibi Dr. Said Ramazan dergisinin bir sayısında şöyle bir başlık atmış: "Fısıltılar... İslam Diyarındaki Görüş ve Düşünce Önderlerinin Kulaklarına..." Sonra bu başlığın altında şu sözleri sıralamış: "Toplumsal bir devrim neredeyse tüm İslam âlemini kaplayacak. Bundan bir an bile kuşku duymuyoruz. Aksine güneşi gördüğümüz gibi apaçık görüyoruz onu. Bu devrimin ayırıcı göstergesi “düşünce ve vicdan özgürlüğü olacak... Bu bayrağı siz taşımazsanız -ki buna en çok siz layıksınız- başkaları taşıyacak..."
Her İşin Başı İslâm
Muaz Ibni Cebel Radiyallahu Anh’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “- Tamamıyla işin aslını (başını, temelini) haber vereyim mi sana?” “- Ver, Ya Rasûlallah!” “- İşin başı (aslı) İslâm’dır...” ( Tirmizî, İman 8; İbn Mâce, Fiten 12; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 231, 236, 237) Her şeyin temeline İslâm’ı
Reklam
Biz müslümanlar, hem maddi mânevi faydamız, hem de insanlığın huzur ve rahatı, salah ve felahı için İslâm'a sımsıkı sarılmalıyız. Başka çıkar yol yoktur. İslâm'ı dosdoğru anlamaya, içimize iyice sindirmeye, hayatımızı her yönüyle ona uydurmaya, emirlerini severek tutup yasaklarından şiddetle kaçınmaya mecburuz.
Sayfa 68
Tamam, Av­rupalılar bugün bizden üstünler fakat o günlerde değillerdi. Onlar, nasıl 10. yüzyıldan 16., 17. hatta ve hatta 18. yüzyıla kadar İslam bilimlerinden buldukları bütün müspet bilimleri, pozitif unsurla­rı aldılarsa, biz Müslümanların hiç korkmadan bugün Avrupalıla­rın ulaştıkları bizde olmayan bütün unsurları, bütün buluşları al­mak için bir yarış içerisine girmeliyiz. Mesela Japonlar bunu yaptılar. Biz Müslümanlar kadar bilimsel bir geçmişe sahip değilken, müthiş şeyler yaptılar fakat biz hala yerimizde sayıyoruz.
Biz müslümanlar Allah tarafından ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetiz, Kur'ân-ı Kerîm'de övülmüşüz. Kendimize geleceğiz, asli vazifemizi bileceğiz. Bütün diğer insanlara hakkı ve hayrı göstermeye memur edildiğimizi idrak edeceğiz. Hz. Adem'den kardeşler olduğunu unutan beşere, yeniden sevmeyi ve saymayı, feragati, fedakârlığı, hizmeti, merhameti, şefkati öğreteceğiz; cihana gül, sümbül, lale, ful ekeceğiz; emr-i maruf ve nehy-i münker edeceğiz; istismarcıya ve zalime dur diyeceğiz...
Sayfa 55 - Server YayınlarıKitabı okuyor
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.