"Artık yaşamınızı kabul etmek ve şu sözleri söyleme cesaretini bulmak zorundasınız : ”İşte seçimimi yaptım!” İnsan ruhu, yaptığı seçimlerle belirlenir."
Okumak, elin rehberliğine güvenerek düşlere dalmaktır. Kötü okursak, göz ucu ile okursak, bize kılavuzluk eden elden kurtuluruz. Derin bilginin ardından yüzeyselliğe ulaşmak: iyi okumanın , derin olmanın en iyi yolu budur işte.
Daha iki gün önce, iddialı bir şekilde "Ruh dediğin nedir ki? Her şey ona atfedilebilir. Bir insandaki en önemli iki şey irade ve bilinçtir!" diye beyan eden bir okuyucuyla polemiğe giren bir makale yazmıştı. Şöyle demişti makalesinde: "İşte belki böyledir ama ruhumuzda bazen olup bitenlerin önemini, biz o önemi fark etmesek bile, göz ardı edemeyiz. Manevi arzular, tarihsel olaylarda bile çoğu zaman belirleyici bir faktör hâline gelirler. Ruh, iyi ve kötünün ilk nüvelerinin çıktığı kaynaktır. Ruh, bilinçaltının akümülatörüdür!.."
İşte yine bir yerlerden bir rüzgâr esmişti ve bu rüzgâr aslında bu fani dünyada insanların ruhlarını, düşüncelerini,yaptıklarını izlemek ve gözlemlemek için durmadan, ivedilikle her tarafta devriye gezen kaderdi. Ve kader yine kendi
ertelenemez işlerini yapmaya koyulmuş, her zaman olduğu gibi uzak bir niyetle, gizlice, beklenmedik bir şekilde insanların geleceğini önceden belirleyen beklenmedik tesadüfler
hazırlamış ve yazgılarında onun yazdığı bu önlenemez geleceği tatmak olanların dünyasında dolaşmış ve her seferinde onların istemsizce göklere dönerek aynı soruları sormalarını sağlamıştı: Ne olacak, neden ve ne yapmalı?..
…Korkunçtu.Yağmur yağıyordu çocuğun başındaki mezar taşına, karnının üstündeki çimlere.Her yer sırılsıklam olmuştu. Mezarlığı ziyarete gelen herkes deli gibi arabalarına koşmaya başladı. İşte bunu görünce deliriyordum. Bütün ziyaretçiler arabalarına atlayıp radyolarını açabilirler, yemeğe bir yerlere gidebilirlerdi. Allie dışındaki herkes..
Evet,zavallı bir hümanist olmaktansa sonradan görme olmak iyidir. Bizi hiçbir şey durduramaz. Şov orkestralarının yığınsallığı her türlü kutsal değerin, klasiğin, folklorün üstündedir. Siz kendi kendinizi eğleyin çocuklar gibi! Bizim ise
elektro şamanizmimiz var ve bize uyar! Vecd içinde havaya kalkmış yüz binlerce el, çılgınca parlayan gözler; gürleyen, volkanik müzik ve fırtına altındaki bir orman gibi sallanan gökyüzü... İşte özgürlük budur. Yaşasın elektronik dünya
müziği devrimi!