Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tahrim suresi ﴾6﴿
Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah’ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve kendilerine emredileni yerine getiren melekler vardır. Kişinin kendini cehennem ateşinden koruyabilmesi, cennet ve nimetlerini kazanabilmesi, şirk, inkar ve isyandan sakınarak iman edip salih ameller işlemesine, yani müttaki olmasına bağlıdır.Aile reisi sadece kendisinden değil aynı zamanda eşi, çocukları ve yönettiği kimselerden de sorumludur. İnsan iman edip, itaat ederek, haram ve yasaklardan kaçınarak cehennem ateşinden kendisini koruduğu gibi eşine, çocuklarına ve yönettiği kimselere dini telkinde bulunmak, onları günah ve haramlardan sakındırmak, Allah’a ibadet ve itaate teşvik etmek, dini ve ahlâki bilgiler edindirmek ve Müslümanca yaşamalarını sağlamak suretiyle onları cehennem ateşinden korumuş olur. Kişi, kendisinden ve bakmakla yükümlü olduğu insanlardan sorumludur
İsyandan İtaate ...
Cihad isyankar nefisle mücadele etmektir. Nefis isyankardır. Ruh itaatin derdindedir. Dertli olan isyankar olandan evladır her dem.
Sayfa 41 - Ruhi Yayınevi Seyyid Muhammed Ruhi
Reklam
Tesbih Okumak Rivayet olundu: Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Hazretleri, kavminin (ashabının) yanına geldi ve onlara: —"Kalkan ve siperlerinizi alın!" buyurdu. Sahabeler: — "Ya Resulallah! Hazır olan bir düşmandan dolayı mı?" Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Hazretleri buyurdu: — "Hayır! Cehennem ateşinden!" Bunun üzerine sahabeler sordular: —"Ya Resulallah (sallallahu aleyhi ve sellem)!, cehennem ateşinden dolayı bizim siperimiz ve kalkanımız nedir? "Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Hazretleri buyurdu: سُبْحَانَ اللهِ وَالْحَمْدُ للهِ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَاللهُ أَكْبَر وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ " Sübhaanellâhi ve'l hamdülillâhi ve lâ ilâhe illallâhü vellâhü ekber velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi'l-aliyyi'l-azıym." " Allah'ı tesbih ve tenzih ederim. Hamd ona mahsustur. Allah'tan başka ilah (Hak ma'bud) yoktur. (İsyandan) dönmek ve ( itaate yönelmek de) güçlü bulunmak ancak pek yüce ve büyük (olan) Allah'ın yardımıyla olur.! " kelimesidir...
Sayfa 746 - Gül Kitap - Cilt: 15 Cüz:15
İtimadım, Kerim olan Allah'adır. İşlerimi O'na ısmarlar, O'na dayanırım. O bana yeter, ne güzel vekildir. İtaate güç bulmak ve isyandan geri durmak ancak Aziz ve Hakim olan Allah'ın yardımıyladır.
Kul, isyandan ancak Allah'ın muhafaza etmesi ile kurtulur, itaate de ancak O'nun yardımıyla güç yetirir..
Arapça tövbe kelimesi "geri dönmek" ve “yönelmek" anlamlarına gelir. İnsana uygulandığında, onun isyandan itaate döndüğü anlamina gelir. Allah'a atfedildiğinde, O'nun kuluna yönelip affettiği anlamına gelir.
Sayfa 66 - İnsan YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
Eğer bir kimse bir şeyden korkuyorsa, mutlaka ondan kaçar. Bir kimse de eğer bir şeyden umutvâr ise, onu ister ve onu arar. Kişiyi kurtaracak olan asıl korku, insanı kötülüklerden, Allah'a isyândan uzaklaştıran şeydir. Aynı zamanda kişiyi Allah'a itâate yönelten korku, asıl korkudur.
Sayfa 307Kitabı okudu
“O, kendi üzerine rahmeti yazmıştır.” (6/12) Hasan-ı Basri şöyle demiştir: Cenab-ı Hak, tövbe edenleri cennete sokacağına dair kendi üzerine rahmeti yazmıştır. O, hiç kimseyi kendi ameliyle cennete sokmaz, ancak rahmetiyle cennete sokar. Bu konuda Hz. Peygamber'in (s.a.) de şöyle söylediği rivayet edilmiştir: '“Allah'ın rahmeti olmadan kimse cennete giremez.” Kendisine; sen de mi Ya Resullullah, diye soruldu, “Ben de! Ancak Allah beni rahmetiyle ku­şatmıştır” cevabını verdi. O, kendi üzerine rahmeti yazmıştır mealindeki ayet hakkında şöyle de denilmiştir: Cenab-ı Hak, düşmana azap, dosta sevap vermek üzere kıyamet günü insanları rahmetiyle bir araya getirecektir. Yani Yüce Allah'ın, insanları bir araya getirmesi rahmetinin eseridir; düşmana cezasını, dosta da sevabını verecektir. Şöyle de denilmiştir: Bütün insanların bir araya toplanması, Allah'ın rahmetinin eseridir; Allah asileri isyandan vaz­geçirmek, itaatkarları da itaate devam etmeye teşvik için asileri azapla tehdit etmesi, itaatkara da sevabı vadetmesi O'nun rahmetinin göstergesidir.
Tevbe ise; yapılan hata ve günahtan dolayı pişmanlık duyup ondan vazgeçmek, isyandan itâate dönmek demektir. Tevbenin tam bir tevbe olabilmesi için de tekrar günaha dönmemek ve durumunu düzeltmek gerekir. "Ancak, kim işlediği zulümden sonra tevbe eder, davranışların düzeltirse - eslaha-, şüphesiz Allah onun tevbesini kabul eder; çünkü Allah Gafûr ve Rahîmdir." (Mâide 5/39) Tevbe eden, ibadet eden, hamdeden, seyahat eden, rükû eden, secde eden, iyiliği emredip kötülükten meneden ve Allah'ın sınırlarını koruyanları, müminleri müjdele!" (Tevbe 9/112)
38 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.