Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sizi temin ederim ki, saniyeler artık tumturaklı ve güçlü biçimde vuruyor ve de her biri şöyle diyor sarkaçtan fışkırırken: “Yaşam’ım ben, dayanılmaz, acımasız Yaşam.”
Baudelaire
"Ben... Ben hâlâ yaşıyorum," diyor yeniden. Ona ne söyleyebilirim ki? Yaşamak için herhangi bir neden biliyor muyum?
Reklam
256 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın konusunu kısaca özetlemek gerekirse; Alain Roquentin'in varoluş ve hayata dair sorgulamalarından oluşuyor.Var olmak,var oluşçuluğu dibine kadar sorguluyor.Bazen hiçbir şeyin var olmadığını (nihilizimi) savunuyor,sonra sorgulamalarla varım ben diyor.Sanırım yazarın da bu konuda kafası epey karışık.Ya da felsefedeki "sorgulamalarla bilgiye ulaşırız" metodunu kullanmaya çalışmış bilemiyorum.Ama net bir şekilde söyleyebilirim ki karakterimiz ağır bir depresyon yaşıyor.Hayata bakış açısı hep karamsar.Bir kere de mutlu ol be adam,dediğim yerler oldu okurken.Böyle karamsar kitapları severim ama buna rağmen okurken "off hadi gül azcık bu kadar da değil" dediğim ve sıkıldığım yerler oldu.Okunur mu,diye sorarsanız valla bence okunur.1,2 yer sıkıyor diye de okunmamazlık edilemeyecek bir kitap.
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 202122,7bin okunma
Bulantı
“Ben… Ben hala yaşıyorum,” diyor yeniden. Ona ne söyleyebilirim ki? Yaşmak için herhangi bir neden biliyor muyum? Ben onun gibi umutsuz değilim çünkü beklediğim fazla bir şey yoktu. Ben daha çok… bana verilmiş, hem de bir hiç için verilmiş hayatın karşısında şaşırmış haldeyim.
Sayfa 219 - Can YayınlarıKitabı okudu
Düşünce, o adlandırılamayan, hâlâ şurada. Sessiz sedasız bekliyor. Şimdi sanki şöyle diyor: "Öyle mi? İstediğin bu muydu? Ama sen onu hiç elde etmedin ki."
260 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Varoluş Özden Önce Gelir
Önce ne demek bu varoluş özden önce gelir lafı kısaca ona bir bakalım. Başlangıçta yalnızca insan türünün yeni bir üyesi olarak varoluruz. Belirli bir rolümüz, önceden belirlenmiş bir amacımız yoktur, uygun gördüğümüz gibi yaşamakta özgürüz demektir. Öz devam eden varoluş, o şeyin işlev görmesi için önceden var olan bir yol olduğu anlamına gelir.
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 202122,7bin okunma
Reklam
Sizi temin ederim ki, saniyeler artık tumturaklı ve güçlü biçimde vuruyor ve de her biri şöyle diyor sarkaçtan fışkırırken: "Yaşam'ım ben, dayanılmaz, acımasız Yaşam."
Uzun bir alıntı ama her kelimesi önemli geliyor bana, kısaltmak istemedim.
Schneider müthiş bir zorlamayla, "İşte," diyor, "bak! İradesiz, cesaretsiz, gurursuz şaşkınlardan biri işte, bak! Benim gibi biri. Moulu gibi biri, hepimiz gibi biri; ama senin gibi değil tabii. Evet, onun iradesiz, cesaretsiz, gurursuz bir şaşkın olduğu gerçek! Öylesine gerçek ki, bu gerçeği kendisi bizden önce görmüş ve susmuş,
Sayfa 395Kitabı okudu
Abartısız ve görünene işaret eden tanımlar sade olmakla birlikte, en güçlü ve en etkileyici tanımlardır. Çünkü onlar satır aralarını değil satırlara yazılanı okurlar. Anlaşılmazlığ zemin arkasına saklanmak yerine anlaşılırlığın sadeliği ile yetinirler. Sadelik zordur çünkü ancak farkındalıkla sağlanır. Sade bir tanımla evlilik, birlikteliğin tek
260 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Düşüncelerinin yoğunluğuyla hem romanını hem de bizi boğuyor Sartre; mutlu günlerinizde okumayınız, ruh hâlinizi tersine çevirebilir. Antoine Roquentin’in birtakım gezmelerden sonra Rollebon hakkında araştırma yapmak için Bouville’de kaldığı dönemden 25 günün aktarıldığı -günceden oluşmuş- bir roman. Bir felsefî fikri (varoluşçuluk), roman şeklinde okumak (daha) güzel. Roquentin, var oluşundan ve tüm var oluşlardan tiksiniyor. Cansız varlıkların da yaşadıklarını; insanların onları etkilediğini, onların da insanları etkilediğini düşünüyor. Nesnelerin farkına vardığı her an bulantı yaşamaya başlıyor. İnsanların nesnelere hiçbir anlam yüklememesi gerektiği, onların var olmasının hiçbir amacı ve sebebi olmadığı konusunda hemfikiriz. Sartre bunu insan için de düşünüyor tabii ki o ayrı. Var olmamızın hiçbir amacı ve sebebi yok, sadece varız, diyor. Antoine’in sürekli bir bulantı yaşamasının sebebi işte bu var oluşun anlamsızlığını bilmesi, kendiyle birlikte diğer her şeyi “fazlalık” olarak görmesidir. İnsan özünü oluşturmak için önce var olmalıdır, var olduktan sonra kendi özünü insan seçer ve seçim yaptığı için de bir sorumluluk yüklenmiş olur. Bu noktada insan kendisini seçme özgürlüğüne sahiptir. Sartre, “Varoluş özden önce gelir.” ilkesi ile aslında insanın özgürlüğünü vurgular. Kişi ne olmak isterse özü gereği o olacaktır. Sartre, romanın sonunu bir yere bağlamamış gibi görünse de aslında yaşamanın anlamını özgürlükte bulur. İnsan var oluşunun sorumluluğunu üstlenmek zorundalığıyla özgürdür evet ve bu bulantı verici.
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 202122,7bin okunma
Reklam
260 syf.
10/10 puan verdi
Bulantı Kavramı Üzerine
Kitaptan alıntılar yaparak bulantı kavramından bahsetmek istiyorum. Kenan Gürsoy Sartre'ın nesneleri, olayları görüşü için "bilinmeyen, tecrübe edilmeyen, kendisini şuura vermeyen herhangi bir varlık sahasını kökünden reddetmektedir. Şuur ise ancak karşısındaki objeyi tanımakta olan şuurdur" diyor. Esası varlık olarak ele alan
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 202122,7bin okunma
Düşünce, o adlandırılamayan, hâlâ şurada. Sessiz sedasız bekliyor. Şimdi sanki şöyle diyor: "Öyle mi? İstediğin bu muydu? Ama sen onu hiç elde etmedin ki. Kendini sözcüklerle aldattığını, yolculuklarının hiçliğini, kızlarla oynaşmayı, heriflerle dalaşmayı, cıncık boncuğu serüven diye adlandırdığını hatırlasana! İstediğini hiçbir zaman da elde edemeyeceksin. Başka birisi de elde edemeyecek." Ama niçin? NİÇİN?
Sayfa 66 - Can, 45.Baskı, 2019Kitabı okudu
"Ben... Ben hâlâ yaşıyorum," diyor yeniden. Ona ne söyleyebilirim ki? Yaşamak için herhangi bir neden biliyor muyum? Ben onun gibi umutsuz değilim çünkü beklediğim fazla bir şey yoktu. Ben daha çok.... bana verilmiş, hem de bir hiç için verilmiş hayatın karşısında şaşırmış haldeyim.
134 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.