Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
geçen gece iki üç arkadaşla parkta oturuyoruz. hafif kafası kıyak olan arkadaş biraz yüksek sesle; ''insanların benim davranışlarımı, söylediklerimi onayladığı kadar insan olacaksam, kalsın istemem. varsın ben hayvan olayım.'' dedi. devamında parkın çaprazındaki apartmanın ikinci katının balkonunda çay içen dayı arkadaşa ithafen; ''bağırma lan gece gece, hayvan oğlu hayvan.'' dedi. arkadaş da bize diyor ki; ''bu olay hariç. burada balkondaki dayı haklı.'' :D
Kafamız kıyak bizim, evin suçu yok :D
Ben eve kafa bi dünya dönmüştüm bir gün. Ben her gün eve kafa bi dünya dönüyordum. Ya da evin kafası bi dünyaydı, bilmiyorum.
Reklam
856 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Çok keyifli, hemen hemen her duyguya dokunan bir seyir yaşadığımı belirterek başlayayım yorumuma. Nerede akşam orada sabah diyerek vur patlasın çal oynasın bir hayat yaşayan yarı insan yarı fey Bryce Quinland, yine bir partiden kafası kıyak halde en yakın arkadaşının evine döner. Fakat eve girmeye çalışırken kapının önünde düşer. Yerler kaygandır, ıslaktır ve kan kokmaktadır. Zar zor içeri girmeyi başaran Bryce'ı korkunç bir manzara beklemektedir. En yakın arkadaşının vücut parçaları her yerdedir... Yazarımız bu kez bir çok türü kullanmış kitapta. İnsan, fey, melek, mer, cadı, şekil değiştirenler... ne ararsanız var. Hangi tür, kitapta ne yapıyor anlamaya çalışırken üzerine bir de bu türlerin hiyerarşisi eklenince kitaba adaptasyon epey zorlayıcı oldu. Bahsi geçen şehrin valisi bir melek mesela. He tabii bunun yanına çeviri ve edisyon hataları da eklenince sen bu zorluk 2 katına çık! Başlar tamamen fantastik polisiye havasında, hatta karakterler kanatlı, sivri kulaklı filan olmasa sıradan bir polisiye dozunda ilerliyor. Sonra işin rengi değişiyor tabii. Başlardaki ağır tempo yarıdan sonra ivme kazanıyor ve son 150-200 sayfada tavan yapıyor. Size önerim kitabı ara vererek okumamanız ve son 200 sayfayı kesinlikle bölünmeyeceğinize emin olup öyle okumaya başlamanız olacak. +18 aynı zamanda, şiddet ve cinsellik içeriyor. Her şey iyi güzel hoş ama sevgili DEX Kitap, neden bu yazarın kitaplarında bu kadar özensizsiniz? Kitaptan alacağım keyfi o kadar çok baltaladınız ki çevirisini bırakıp orijinal dilinde devam edip etmemek arasında gidip geldim sürekli! Yapmayın!
Hilal Şehir - Toprak ve Kan Hanesi
Hilal Şehir - Toprak ve Kan HanesiSarah J. Maas · Dex Kitap · 2021807 okunma
352 syf.
4/10 puan verdi
Eğlenceli bir kitap. Katya sanat eğitimi almak için gittiği Mallorca Adası'nda kendi dünya anlayışına oldukça ters birçok insanla tanışır. Aralarına katılmakta da hiç zorluk çekmez. Kitabın sonlarına doğru konu biraz farklılaşsa da genel olarak okuma zevki veren bir kitaptı.
Kafası Kıyak
Kafası KıyakLuke Rhinehart · Pegasus Yayıncılık · 2013133 okunma
352 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Hızlı olaylar, tuhaf bir aşk ilişkisi, yoz insanlar ve katolik bakirenin bütün bu olaylar içindeki ruhsal durumu akıcı ve eğlenceli bir dille anlatılmış. Erotik öğeler içeren bir kitaptır kendisi. Beni rahatsız etmedi. Ama daha derin bir felsefik inceleme ile yazılsaydı ya da kadının ve adamın yaşadığı ikilemler daha detaylı olsa daha güzel bir kitap olabilirdi. Üstünkörü aceleyle yazılmış gibi. Okunabilir, eğlenceli bir kitap ama okumasanız da olur.
Kafası Kıyak
Kafası KıyakLuke Rhinehart · Pegasus Yayıncılık · 2013133 okunma
"Erkekler güvenilmezdir," dedi Diane. "Modern kültür onları bozuyor."
Sayfa 208Kitabı okudu
Reklam
200 syf.
·
Puan vermedi
Bukowski'nin Hemingway'le ne alıp veremediği var acaba, merak ediyorum? Okuduğum ya da incelediğim kitaplarında hep Hemingway'e bi gönderme var. Kafası çok kıyak ama Bukowski'nin... ;)
Sıradan Delilik Öyküleri
Sıradan Delilik ÖyküleriCharles Bukowski · Parantez Yayınları · 20181,337 okunma
macera dolu hayatımdan..
geçtiğimiz cumartesi gecesi saat iki gibi üç arkadaş açık tekel arıyoruz. bir iki tekele baktık, kapatmışlar. bildiğimiz diğer tekele bakmaya gidiyoruz, bu tekelin olduğu sokağa iki yüz metre civarı kala baktık tekelin ışığı açık. son dakika kapatmadan yetişelim diye hızlı gidelim dedik birbirimize. bu sırada hafif kafası kıyak arkadaş bize; "durun lan ayakkabı bağcığım açılmış, onu bağlayayım da hızlı yürürken düşmeyeyim." deyip ayakkabı bağcığını bağlamak için eğilirken o kafayla o kafanın üzerine yere düştü. düştü ama çuval gibi düştü, ses soluk yok. arkadaşa; "lan şuna bi' şey de." diyorum arkadaş; "yattığı yer incitmesin." diyor. bunu duyan düşen arkadaş, lan ben ölmedim piç diyor aynı arkadaşa. o da düşen arkadaşa lan sen öldün diye demedim, düştüğün yerde inşallah taş yoktur da kafan gözün yarılmamıştır diye temenni olarak dedim onu diyor. sonra ben bu muhabbete koptum, sonra diğer arkadaş yere düşen arkadaşa ve bu muhabbete gülen bana kızıp hadi ama ya tekel kapanacak dedi. o sırada tekele baktık ışıkları sönmüştü. sonra biz de kalkıp geri el yapımının başına döndük. yani? yani bir şeye kararından fazla tepki gösterince bir şeye erişme fırsatını kaçırıyorsunuz. yani? yani sizin fazla tepki göstermenizden şikayetiniz yoksa boş verin fırsat kaçsın.
"Ama ben olacak olanın bir şekilde, olabilecek en öngörülemez biçimde mutlaka olacağına inanıyorum."
Sayfa 292Kitabı okudu
352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Yazarın daha önce "Piç Fantezi" kitabını da okuduğum için tarzını az biraz bilerek başladım kitaba. Biraz uçuk tarzda yazdığı için kafamın uyuştuğu yazarlar arasında Luke. Kitap gayet başarılı geldi bana severek sıkılmadan okudum . . .
Kafası Kıyak
Kafası KıyakLuke Rhinehart · Pegasus Yayıncılık · 2013133 okunma
Reklam
"Seni ders saatlerine paketlerler ve bir aşevinin fasulyeleri gibi servis ederler. Batının en iyi okullarında kızartıldım, kararana kadar fırınlandım ve bir ot yeşertemedim ya da bir çöreğin üzerindeki ketçap gibi kokamadım. Yirmi beş yıl boyunca, kafam yamuk bir patatese dönüşünceye düzenli olarak çekiçle dövüldüm- tamamen alıcıya dönüştüm, içimdeki vericiyi öldürdüler."
Biz kendi yolumuzda kafası kıyak adamlardık, caz dinler, içer, çeker, savaşa karşı çıkardık.
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.