Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Reklam
Ocaklılar
Türk Ocağı Derneği ilk hamlede Divanyolu'ndaki dış cephesi mavimtırak boyalı kâgir bir binaya yerleşti. Daracık merdivenle mavimtırak binanın üst katına çıkılıyordu. Kalabalık buluşmalarda Ocağa sığamadıklarında bilhassa talebeler bu daracık merdivenin soğuk basamaklarına doluşmak mecburiyetinde kalacaklardır. Gök Bayrak nedir bildikleri için Türk Ocağı'nca üst katı kiralanan binanın cephe renginin mavimtıraklığı tevafuka yorulmalıydı. Mekân ufak da olsa Türkçü gençlerin yürekleri büyük, ufukları genişti. Bu ufuk Balkanlardan Türkistan'a, oradan Tatar başkenti Kazan'a, oradan da uçsuz bucaksız Sibirya'ya uzanıyordu. Parola belliydi: Vatan, Türklerin yaşadığı her yerdir. Bu vatanın bir de umumî ve kutsal bir adı vardır ki ona Turan diyoruz. Aksakallılar hevetine şu kişiler seçildi: Mehmet Emin (Yurdakul) Hüseyin Cahit (Yalçın) Ağaoğlu Ahmet Bey Necip Asım Fuad Raif Başarıcılar heyetiyse: Ziva Bey (Gökalp) Akçuraoğlu Yusuf Hamdullah Suphi (Tanriöver) Ertuğrul oğlu Hüseyin Hasan Ferit (Cansever) Celal Sahir (Erozan)
Sayfa 127 - Ötüken Neşriyat
O zamanlar babamdan kalma iki katlı kagir bir evim vardı. Ama ben iki yılda her iki katı da eritiverdim, bir kapısıyla direkleri kaldı bana. Ne olacak...
Anlayana öyle çok şey anlatıyor ki şu alıntı =))
Gecenin o ayazında şoför işte bu sokakta, zemin katı Ceneviz kavmince inşâ edilip üstüne bir kâgir ve bir de ahşap kat çıkılmış bir binanın önünde durdu.
Sayfa 79 - İletişim Yayınları 1. Baskı 2014Kitabı okudu
"İnsanlar yüzyıllar yılı evler yaptılar İrili ufaklı, birbirinden farklı Ahşap evler, kagir evler yaptılar. Doğup ölenleri oldu, gelip gidenleri oldu, Evlerin içi devir devir değişti Evlerin dışı pencere, duvar. ... Evlerde nice nice cinayetler işlendi, Ruhu bile duymadı insanların. Dört duvar arasında aile sırları, Dört duvar arasında dünyanın kahırları Bunca çocuk, bunca erkek, bunca kadın Gözyaşlarıyla beslendi. (EVLER)
Reklam
İsyan'dan izin alıp şu birkaç satırı kopya ettim: Cennetin kapıları arkamda kapandı geri dönmedim Ayaklarımın dibinde ayaklarımın gölgesi duvara kadar önümdeki bütün yolu kaplıyor Kapalı gözlerimin içinde gölgenin üstünde yürüyorum Anadolu'nun damar damar yollarında gibi Serap camlı daha güzel kâgir bir ev hatırlıyorum Kulaklarımda şehrin uğultusu Babil'in tatlı uğultusu Eskiden eskiden gökyüzünün limanları eskiden sabırsızlık çağı eskiden gelecek
Sayfa 169 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
360 öğeden 221 ile 230 arasındakiler gösteriliyor.