Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ELEŞTİRMEN - Siz gençler hep böylesiniz: Bir kahve belliyorsunuz, burnunuzu ordan dışarı çıkarmı­yorsunuz. ROMANCI - Ne yapalım, şimdiki zaman öyle buyuruyor. Gerçeğini ararsanız, bizim tramvaya binmemiz bile bir lükstür.
Sayfa 5 - Broy yayınları 2. BasımKitabı okudu
Kakuleler kuruntu kaparozcuları Dostu değildir onun İskender aynası tutmaz kimseye Kahve falına bakar durmadan
Sayfa 44 - ***Kitabı okudu
Reklam
İçilmez mi ki yemek üstüne de şöyle bir kahve Az şekerli çok kaynamış veya sade
Kimi kahvelerde konuşmalarla vakit öldürülmez, kitap okunur. Çokluk da müşterilerden biri okur, ötekiler dinler. Kahveci kitap okuyan müşteriden kahve parası almaz.
Sayfa 33 - Sel YayınlarıKitabı yarım bıraktı
“Gönül ne kahve ister, ne kahvehane Gönül ahbap ister, kahve bahane.”
Sayfa 28 - Sel YayınlarıKitabı yarım bıraktı
“Kahve, keyf erbabının keyiflerini artırır, cana can katar.” Evliya Çelebi
Sayfa 10 - Sel YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
Bizde şiirleri, hikayeleri eleştirenler var, çok var, eleştirmen dersen yoktur. Nasıl olsun ki, bu baylar eleştirmenliğe derin bir bilgiden, üstün eserleri incelemekten geleceklerine, kahve tartışmalarından, kovboy filmi seyrinden geçmişlerdir.
Sayfa 60 - SelKitabı okudu
Kimi kahvelerde de bu gibi konuşmalarla vakit öldürülmez kitap okunur. Çokluk da müşterilerden biri okur, ötekileri dinler. Kahveci kitap okuyan müşteriden de kahve parası almaz.
Sayfa 33
Uzunkahve daha sonraları Okçularbaşı Kahvesi diye de anıl­maya başlar. En sonda Sarafim Efendi Kıraathanesi adını alır. Artık burada kitaplar da satılmakta ve kahveye gelen müşteri­ler masaların üstünde son çıkan kitapları bulabilmektedir. Sara­fim Kıraathanesi yalnız İstanbul'la değil, taşrayla da ilişki kur­muştur. Taşradan mektupla istenen kitaplar hemen postalanıp gönderilir. Herhangi bir konu üzerinde bir bilgi soranların mek­tupları da karşılıksız bırakılmaz. Kitap raflarının düzeni Arakel, Karabet, Ohannes ve Gaspar kitaplıklarında bile yoktur. Kahve­ye sarhoş gelmek, orada yüksek sesle konuşmak, masaya çat çat vurarak "Bana bir kahve!" diye bağırmak, yan oturmak, ka­vuğunu pencere kenarına dayayıp hacaklar çekik mızganmak. . . bu gibi şeyler görülmez burda. Coşkulu azanlar da susmasını bilir. Bu yüzden şiir okumaktan doğan patırtı ve şamataya da rastlanmaz.
Sayfa 207Kitabı okudu
93 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.