Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
21. yy hastalığı; kanıksamak.
Okullarımız ve üniversitelerimiz, gazetelerimiz ve kitaplarımız var; hem gökyüzünü hem de dünyayı inceledik, ölçüp biçtik, irdeledik, aklımızla anladık; ve hepsi insanları birbirlerini yok etmeye yarayacak silahlarla donatmaya yaradı! Adına Savaş diyor, geçiyoruz... bari sizler basmakalıp sözlerle ve geleneklerle beni geri çevirmeyin... benimle gelin, bana katılın... farkına varın! Mermilerle delik deşik, patlayan bombalarla paramparça olmuş cesetleri görün! İnsan etini delen süngünün sesini duyun; acılı inleyişlerle çığlıkları duyun, öfke ve nefretle birer iblise dönüşmüş adamların acıyla buruşmuş yüzlerini görün! O et parçasına dokunun... nasıl da sıcacık ve titrek... az önce bir adamın vücuduna aitti! Kanların hâlâ buharları tütüyor; az önce bir insanın kalbi tarafından pompalanıyorlardı! Yüce Tanrım! Bitmiyor; sistematik, organize, önceden tasarlanmış bir şey bu! Ve biz bunu biliyoruz, okuyoruz, kanıksamışız; gazeteler yazıyor ama kapanmıyorlar; kiliseler biliyor ama kapılarını kapatmıyorlar; insanlar görüyor ama dehşetle isyan edip devrim yapmıyorlar.
Sayfa 351 - Sel YayınlarıKitabı okudu
"Ben halis Anadolulu, öz, Oğuz, Yazır Türküyüm. 15 yaşımda İstanbul'a geldim. Ne Arabistana gittim ne Türkistana. Ne İranı gördüm ne Frenkistanı. Öğrendiğimi bu vatanda öğrendim. Yazır'ın Kayı, Kınık, Bayındır, Eymir, Avşar gibi büyük Oğuz kabilelerinden biri olduğunu da Arapçadan: "Divanı Lûgatittürk"ten öğrendim. İran'da çıkan yünden, Avrupa'da bükülen ipten, Türk tezgahında dokunan halıyı Türk malı tanıdım. Bir binanın mimarisi Türk olmak için "bütün kerestesi yerli olması lazım değildir" diye işittim. Afrika madenlerinden çıkmış bir altının üzerinde bir "Türk sikkesi" gördüğüm zaman ona Afrikalının değil, bizim altınımız dedim. Ruhîi Bağdâdî'nin: Sanma ey hâce ki senden zer-ü sim isterler "Yevme lâ yenfeu"de "kalbi selîm" isterler sözünü duyduğum vakit bunu Türkçeden başka bir lisanın Edebiyatına kaydedemediğim gibi Türkçenin en güzel sözlerinden tanımakta tereddüd etmedim."
Sayfa 17
Reklam
İbni Kayyim, şöyle demektedir: "İnsanlar, Kur'an'ı mana sını düşünerek ve tefekkür ederek okumanın faziletini biliyor olsalardı, bunun dışındaki her şeyi bırakır, sadece bu işi yapar lardı. Tek bir ayetin, tefekkür edilerek okunması, anlamaksızın ve tefekkür edilmeksizin okunan bir hatimden daha hayırlı, kalbe daha faydalı, imanın artmasında ve Kur'an'ın tadının hissedilmesinde daha etkilidir."
-İSLAM DÜNYÂ GÖRÜŞÜ Kadir Mısıroğlu 2. Bölüm -Müellif:İslam Dünyâ Görüşü'nde akla büyük bir değer atfedilmekle berâber,bunun mâhiyeti felsefi bir ıstılah/terim olan rasyonalizm ile aynı değildir.Zirâ rasyonalist filozoflar,varlık sebebi olmayan hiçbir şeyin mevcud olmadığına,mâkul/akledilebilir olmayan bir şeyin bulunmadığına
ANKARA ÜNİVERSİTESİ'NDE OKUNAN BİR KONFERANSTIR. Risale-i Nur'un dersiyle ve aziz ve kıymetli Üstadım Bediüzzaman'ın himmetiyle hazırlanabilen bu konferans, Risale-i Nur hakkında tatlı ve zevkli bir sohbettir. Risale-i Nur'un kıymet ve ehemmiyetini ifade etmek değildir; buna cesaretim yoktur. Zira ben Risale-i Nur'un
Ayetlerle bilimin ilişkisi
“Bir Müslüman için Allah’ın emirlerini yerine getirmek ve Allah’ı daha iyi tanımaya çalışmak, olabilecek en üst seviyede bir motivasyon kaynağıdır. Bu rasyonel temelli motivasyon para, şöhret, unvan gibi dünyevi hiçbir çıkar olmadan da evreni inceleme faaliyetinin gerçekleşme-sini destekler. Kuran’ın yüzlerce ayetindeki bu teşviğini birçok
Reklam
Fark edin, farkına varın! Bu gece iki düşman ordunun karşı karşıya geldiğini fark edin; şu anda, biz burada otururken, yüzbinlerce insanin birbirinin boğazına sarılmış, delice bir öfkeyle karşısındakini paramparça etmeye çalıştığını! Üstelik yirminci yüzyılda, Barış Prensi nin dünyaya gelişinden bin dokuz yüz yıl sonra! O'nun sözlerinin
Alevilikte tasavvufi yapı
Alevilikte var olan senkretik yapıyla beraber dinî düşünce ve pratikler göz önünde bulundurulduğunda, Alevilik için tasavvufi bir yapının söz konusu olduğu görülmektedir. Nitekim, Alevilikte ilham ve keşfin (sezgi) epistemolojik anlamda temel bilgi kaynaklarından biri olarak kabul edilmesi; kişinin insan-ı kamil olarak yetiştirilmesi için gerekli
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.