Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“İnananlardan nefret ediyorsun; çünkü inanmak sana göre az gelişmişlik, kara cahillik belirtisi. Öte yandan herhangi bir inanç, ideal taşımıyorlar diye inanmayanlardan da nefret ediyorsun. Yaşlıları geri kalmışlıkları, tutuculukları, özgür düşünemedikleri için; gençleri ise özgür düşünceleri yüzünden, geleneklerden kopuk oldukları için beğenmiyorsun. Halkın, ülkenin çıkarlarının en önde olması gerektiğini söyler durursun ama her karşına çıkandan hırsızmış, soyguncuymuş gibi kuşkulandığın için halktan da nefret ediyorsun. Nefret etmediğin insan yok neredeyse...” Kış Uykusu
"Eğebileceği dala heveslenmeli insan. Fazla yükseğine bakma."
Ahmet'e göre asıl cahillik bu. Yoksul da olsa, yaparım dedi mi, yapar insan. Tanrı, daha yola çıkmadan pes eden yılgın insanların değil, gideceği yere tutkuyla yürüyen, kararlı insanların yardımcısıdır asıl.
Sayfa 15
Reklam
"İnananlardan nefret ediyorsun; çünkü inanmak sana göre az gelişmişlik, kara cahillik belirtisi. Öte yandan herhangi bir inanç, ideal taşımıyorlar diye inanmayanlardan da nefret ediyorsun."
147 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Eşekli Kütüphaneci
Türk Edebiyatının Köy Enstitülü en başarılı yazarlarından biri olan Fakir Baykurt. Biz genelde yazarımızı Irazca üçlemesi (Yılanların Öcü, Irazca'nın Dirliği, Kara Ahmet Destanı) ile biliyoruz. Eşekli Kütüphane 'yi evet biliyordum ama okuma fırsatım olmamıştı. 3 küsur saatlik bir okumanın ardından henüz bitirdim kitabı, harikulade bir
Eşekli Kütüphaneci
Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 20109,5bin okunma
Hak, hakikat ve hürriyet için yarı cahil ve sahte bilgin kara cahilden daha zalim ve daha tehlikelidir.
Sayfa 161Kitabı okudu
Kış Uykusu
"İnananlardan nefret ediyorsun çünkü inanmak sana göre az gelişmişlik, kara cahillik belirtisi. Öte yandan herhangi bir inanç, ideal taşımıyorlar diye inanmayanlardan da nefret ediyorsun. Yaşlıları geri kalmışlıkları, tutuculukları, özgür düşünemedikleri için; gençleri ise özgür düşünceleri yüzünden, geleneklerden kopuk oldukları için beğenmiyorsun. Halkın, ülkenin çıkarlarının en önde olması gerektiğini söyler durursun, ama her karşına çıkandan hırsızmış, soyguncuymuş gibi kuşkulandığın için halktan da nefret ediyorsun. Nefret etmediğin insan yok neredeyse."
Reklam
Kış Uykusu
İnsanlardan nefret ediyorsun çünkü inanmak sana göre az gelişmişlik, kara cahillik belirtisi. Öte yandan herhangi bir inanç, ideal taşımıyorlar diye inanmayanlardan da nefret ediyorsun...
Güzel özetlemiş böyle bir ruh yoksulluğu yaşıyoruz
Lyotard tüm sonucu şu şekilde özetlemiştir: "Yeni bir barbarlık, kara cahillik ve dilin yoksullaştırılması, yeni yoksulluk, medyanın düşünceyi a­mansızca yeniden biçimlendirmesi, zihnin sefilleşmesi, ruhun eskimesi."Yaşamın her alanındaki kitleselleşmiş, standartlaştıncı tarzlar, modernitenin fiili kontrol programı­nı durmadan tekrar tekrar yürürlüğe sokuyor.
Beni ve çevremi insanlığımı yaşadığım ülkemdeki herkesin neşesinden, keyfinden, geleceğinden çalan onu yoksayan, ülkemi geri bırakan, teknoloji değil cahilliği savunan, kendi ırkımdan Türklüğümden koparan, kara cahillik içinde geçen günlerim kim vesilesi olduysa hakkımı helal etmiyorum. Bunun içinde kim varsa etmiyorum helal. Partizanlıklar beni zerre alakadar etmiyor artık.
Reklam
104 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Frau Troffea
1518 yılı ortaçağ Fransa'sı. Cahilliğin bilgisizliğin had safhada olduğu o kara dönemler. Engizisyon mahkemeleri, hayvan yargılanan mahkemeler, lanetler, büyüler, kadınların cadı olduğuna inanılan dönem. Kitabımız tarihi konuları ele almış olsa da bir tarih kitabı değil, ilgi çekici bir hikaye kitabı şeklinde ilerliyor. Trofeea ailesine konuk oluyoruz. Frau ve Herr birbirini ölesiye seven mutlu bir çift. Çiftçilikle geçimlerini sağlayan, yardımsever, her türlü zorluğu beraber atlatan birbirine aşık, mutlu bir çift. Bu mutluluk Frau'nun zamanın en kötü hastalığı olan 'dans vebası'na yakalanması ile gölgeye düşüyor. Nedir bu 'dans vebası'! İnsanların istemsiz ve bilinçsiz bir şekilde hiç durmadan dans etmesi. Evet insanlar kendilerini durduramıyor bu hastalığa yakalandıkları zaman. Ve nasıl oluyorsa bulaşıcı olan bu hastalığa ilk zamanlar bir azizin laneti olarak inanıyormuş insanlar. Dedim ya cahillik had safhada. Aynı dönemde bu vebadan 300den fazla insan ölmüş. Evet şaşırdınız demi dans ederek ölen insanlar. Peki bu dans vebası gerçekten bir hastalık mı yoksa lanet miydi? Frau nasıl olmuştu da bu vebaya yakalanmıştı? Peki kurtuldu mu? Eşi Herr'e ve bütün köye nasıl bulaştı ve kurtuldular mı? Tabi ki hepsi kitabımızda. Kitaba ilk başladığımda konuya ve kişilere hakim olmakta gerçekten zorlandım. Okumaya devam edip konuyu kavradıkça kitabın bittiğini anlamadım. Aşk hikayesi ile birlikte bilmediğim çok farklı bilgileri hazineme katmış oldum. Kısa ve dolu dolu bir kitaptı. Kitap severler için farklı bir deneyim olacağını düşünüyorum. Kitapla kalın.
Murat Terlemez
Murat Terlemez
Frau Troffea
Frau TroffeaMurat Terlemez · Perseus Yayınları · 202345 okunma
454 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.