Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
440 syf.
9/10 puan verdi
Kendini arayan bir adamın muhteşem kurulanmış hayatı.İnsan kim olduğunu bilmeden nasıl yaşar? Yazar eserinde detaylara çok önem vermiş,sıkılmadan okunacak bir başyapıt...
Akıl Labirenti
Akıl LabirentiMarcus Sakey · Koridor Yayıncılık · 2016775 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
İnsan ve yalnızlığı üzerine okuduğum en güzel kitaplardan biridir. "Özgürlüksüz hayat olmaz mı? Ölüm olur." dizelerinin sahibi.eğer yalnızlığı seviyorsanız ve cevaplanmamış sorularınız varsa şiddetle tavsiye ederim.
Kendini Arayan Adam
Kendini Arayan AdamMihail Nuayme · Kaknüs Yayınları · 2015469 okunma
Reklam
218 syf.
9/10 puan verdi
"yalnızca kaçıklar için" çağın hastalığına yakalanmışların kutsal kitabı. kaçıklık, aylak adam'lık, bozkırkurtluğu…hepsi aynı hastalığın farklı biçimleri. tek bir kişilikten oluşmadığını hisseden,kendi ruhunu kategorize etmeyi sevmeyen, alışılagelmiş kalıplardan uzak durmaya çalışan insanlara hitap eden kült roman. ne zaman insan içine karışsa kendinden uzaklaştığını hissedenlerin kitabı. bi çok kişi kitabın başında karakterin yalnızlığını ve çelişkilerini okudukça "aa ulan bu beni yazmış" diyerek hayrete düşer. çağdaş toplumun ve zamanın dayattığı yaşam biçimi, insanları insani olanla olmayan arasında şizofrenik bir ayrılığa, kişilik parçalanmasına itmiştir. insan aklıyla ve duyularıyla insani olanı özledikçe, sistem ona insanlık dışı bir yaşam biçimi dayatır. Bu hastalığa düşenlerin ortak noktası bu dünyaya ayak uyduramamaları, kendini herkesten farklı hissetmeleridir. çağın getirdiği şeylerden haz etmez ve kendi içine kapandıkça kapanır. günümüzde yaşamak ve yaşamaktan haz almak isteyen birinin senin gibi, benim gibi bir insan olmaması gerekiyor. boş olan popüler kültür müziği yerine gerçek müzik, eğlence yerine kıvanç, para yerine ruh, gelişigüzel etkinlikler yerine gerçekten haz alacağımız işler, oyun yerine gerçek tutku arayan birine bu kasvetli dünya yurt olamaz.”
Bozkırkurdu
BozkırkurduHermann Hesse · Yapı Kredi Yayınları · 20227,7bin okunma
202 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Bu kitabı enfes bir zevkle okumamı itiraf edebilirim.Ve bu kitap bana bazı şeyleri hatırlattı ama onları izah etmeyeceğim.Çünkü,bu bana özel şahsi hatırlatmalar olsa gerek :) Atay’ın, hikâyelerinde kurguladığı kahramanlar aracılığıyla toplumdan kendini soyutlayan, yalnızlaşan ve bunun neticesinde içselleşen problemli insanları anlattığını
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,4bin okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsan kaç yaşında olursa olsun herzaman dogruyu bulabilirmiş meger ve o dogru yolda kendisinden önde olanları bile geçebilirmiş.Önemli olan dogru yolda dogru işler yapmak.
Kendini Arayan Kadın
Kendini Arayan KadınHalit Ertuğrul · Nesil Yayınları · 20192,098 okunma
SÜRVEYAN HEKİM “Doktordan satılık araba” diye ilan verirler, çok doğru aslında. Ne o arabayı kullanacak vakit bulursunuz, ne de düzenli bir hayatınız olur. Hele bir de cerrahsanız, o uyku denen tatlı şeyle bir türlü buluşamazsınız. Ben de Güneydoğu’da görev yaparken hem uykudan, hem de arabamdan mahrum kaldım. Zaten kullanmaya vakit
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-3/Kitabı okudu
Reklam
Birinin dediği gibi, "İnsanların benden beklentilerini yansıtan bir aynalar toplamından ibaretim."
Sayfa 19
Çoğu insan "yalnız olduklarını anlama korkusundan mustariptir" der André Gide, "ve bu yüzden kendilerini asla bulamazlar."
Sayfa 29
"İnsanoğlunun tarihi" der Cousins, "yalnızlığını paramparça etme çabasından ibarettir."
Sayfa 30
Gerçekten de "endişe çağı" tabiri neredeyse daha şimdiden yavan bir klişe haline gelmiş durumda. Sürekli bir yarı endişe hali içinde yaşamayı öyle kanıksamışız ki, yüzleştiğimiz asıl tehlike gözlerimizi bir devekuşu gibi toprağa gömmek. Önümüzdeki yirmi ya da otuz yıl boyunca ayaklanmalar, çarpışmalar, savaşlar ve savaş dedikoduları arasında yaşayacağız ve "hayal gücü ve idrak" insanı bu kargaşalarla yüzleşip cesaret ve sezgisi sayesinde endişesini yapıcı bir şekilde kullanıp kullanmayacağını görmek için mücadele edecek.
Sayfa 37
Reklam
...birçok insan davranışlarının değerini davranışın kendisiyle değil de bu davranışın nasıl kabul gördüğüyle ölçüyor. Pasif olan alıcı kendisine yöneltilen şeyi başarılı yahut başarısız kılacak güce sahip. Dolayısıyla biz de hayatta birey olarak yaşayıp davranmaktansa oyuncu olma eğilimine kapılıyoruz.
Sayfa 60
Ama hem sanatçılar hem de geri kalanlarımız tinsel olarak ayrık ve şaşkın olduğumuzdan yalnızlığımızı örtbas edebilmek için diğer insanlarla dilimizin elverdiği şeyler hakkında konuşuruz: beyzbol ligi, iş ilişkileri, en son haberler. Derin duygusal deneyimlerimizse daha gerilere itilir ve böylelikle içimiz giderek daha da boşalırken yalnızlığımız artar.
Sayfa 66
Yalnızca içimizdeki boşluk değil, endişemiz de doğayla kurduğumuz ilişkiyi yok etme eğilimindedir. Atom bombasına karşı kendimizi nasıl savunabileceğimizin anlatıldığı bir dersten sonra eve dönen küçük bir kız annesine şu soruyu yöneltir: "Anne, gökyüzü olmayan bir yere taşınamaz mıyız?" Neyse ki durumu açık bir şekilde ortaya koyan bu dehşet verici soru bir örnek değil de alegoridir, fakat yine de endişenin bizi doğadan nasıl uzaklaştırdığını son derece etkili bir şekilde sembolize eder. İcat ettiği bombalardan ölesiye korkan modern insan gökyüzünden korkarak mağaralara sığınmalıdır; klasik olarak enginlik, hayal gücü ve kurtuluşun sembolü olan gökyüzünden korkmalıdır.
Sayfa 67
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.