Soğuk havaların kendini iyice hissettirdiği mevsimdeyiz artık, bir fincan kahveye ya da sıcacık bir ıhlamura hayır demediğimiz zamanlardayız Sonbahar yağmurlarını pencere camının ardından seyre dalıyoruz, sokaklar eskisi kadar kalabalık değil artık. Zaman daha mı yavaş akıyor bana mı öyle geliyor bilemedim, bu mevsimden midir bilmem hüzünlü bir huzur sarıyor havayı ya da ben öyle hissediyorum. İnsan yaş aldıkça daha dingin bir yaşam istiyor. Bu aralar daha çok şiir okuyorum ben mesela, kahvemin eşlikçisi bu günlerde "Zaman Sarnıcı".
Bazen küçük bir dörtlük, bazen sadece iki satır...
"Anlamamak orucunda olana
Anlatmak ah ne de zor..."
Kaçışları, bitişleri, özlemleri, kırgınlıkları ne kadar güzel anlatmış Hayati Şahin Zaman Sarnıcı kitabında.
Bazen çocuk yüreğiyle yazmış satırlarını, bazen yakarışını dökmüş kağıda bir dua gibi, kavgasını, isyanını haykırmış derin uykulardan uyandırmak için bizleri...
Sizler için sevdiğim bir şiirinden küçük bir alıntı bırakıyorum.
"Aşkın Bir Tarifi
Sen bana geldiğinden beri,
Saatlerim saatlerine sürgün.
Söylediğim, söylemediğim cümleler ki,
Mecnun'a özenmiş hep bir Leyla'nın düşünde
Kerem gibi yanmaya muktedir...
Özendiğim; hani sevda denilen şey,
Hani yine özendiğim
Ama bir türlü anlam veremediğim zamanlardan geçiyorum.
.....