İnsan nereye giderse rızkı da beraber gidermiş; bunu dü şündüğüm yok. Ama ben dağlıyım, bu çukur ovalarda kala- mam. Köyünüzün eli kınalı kızlarına katışamam, senin içine dert olur... Kızılbaş kızı geldi de Hasan'ı elimizden aldı derler, benim içime dert olur... Yörük kızı dağdan köye, çadırdan eve inmemeli... Ben seni görmemeliydim... Gördüm, sözüne uymamalıydım... Ama neyleyim, senin de tatlı sözünle güler yüzün etti bunları... Hadi benim Sarı Hasanım, tut ki birbirimizi düşte görmüş de uyanmışız... Bırak beni dağıma gideyim!'
"Ben buralarda dolaşırken İstanbul'da bir kadın şairi Boğaz'da, Pendik'te, Florya'da, Şişli'de hanımlarla röportaj yapıyordu:-
Atatürk'ün kadın konusundaki devrimleri gayesine erdi mi? diye soruyordu.Onlar da:- Evet, diyorlardı."
Dursun Akçam Cumhuriyet tarihinde ilk defa 1963 yılında Doğu (Ardahan-Kars-Ağrı..) illerinde köylü
* Kapusuzoğlu’nun Yakın Tarih Analizinde: Geçmişe; Vefa/Geleceğe; Armağan
* Hira Dağın çocuklarına karşı ilk isyanı başlatan Sırplar, 1829’a gelindiğinde Mora’da kurulan ilk devlette Yunanistan olmuştu. İhanetçi bir fikir olan Milliyetçilik, Osmanlı’ya bağlı olan Balkan topluluklarına kısa sürede yayılmıştı. 19 yüzyılda ihanetin başkaldırışı
"İnsan nereye giderse rızkı da beraber gidermiş, bunu düşündüğüm yok. Ama ben dağlıyım, bu çukur ovalarda kalamam. Köyünüzün eli kınalı kızlarına katışamam, senin içine dert olur... Kızılbaş kızı geldi de Hasan'ı elimizden aldı derler, benim içime dert olur... Yörük kızı dağdan köye, çadırdan eve inmemeli... Ben seni görmemeliydim... Gördüm, sözüne uymamalıydım... Ama neyleyim, senin de tatlı sözünle güler yüzün etti bunları... Hadi benim Sarı Hasanım, tut ki birbirimizi düşte görmüş de uyanmışız... Bırak beni dağıma gideyim! "
.
Sen o dağda ben bu kentte eşkıya
Sen yürürsün korka korka
Karanlıklara
Ben yürürüm grev grev
Parti parti
Aydınlıklara
Tuz bassak da yaramıza kınalı türkülerde
Yaşasak da aynı aşkı farklı dağlarda
Aramızda yüzyıllarlık yollar var...
ESKİCİ
Hasan ismi hem tarihimizde hem edebiyatımızda önemli bir yere sahiptir. Ulubatli Hasan, Kinali Hasan tarihten verebilecegimiz örnekler. Edebiyatimizda ise Su Çılgın Türkler kitabinda iki satirlik bir kucuk Hasan ismi gecer ki! Fedakarligi ise dünyaya bedeldir. Bu yüzden de cevremde adı Hasan olanlara karşı özel bir ilgim vardır.
Her
Hayatın pek çok kapısı var, açıp giriyorum o kapılardan birini. Belki dışarıda hiç kalmayanlardan içeride bir şeyler kalmıştır diye.
Bir çok kapının ardında birçok aylak adam, ama Aylak Adam romanından bahseden yok aralarında, Faulkner'ı kimin çevirisinden okumak gerektiğinden söz eden kimse yok.
Bir köşeye çekilip 'Menekşelendi