Lanet olsun ki, kalbini kırsa da, seni çok yorsada o insanı özlüyorsun. İçinde ona olan şeyler bitmiyor. Lanet olsun çok kötü dimi. O seni çok kötü bi şekilde kırıyor ve sen hala onu özlüyorsun üstelik en kötüsü de senin onu umursadığın kadar o seni hiç umursamıyor...
Öfke insanın dilindeki asma kilidi kırıyor nihayetinde, sakladığınız bütün kötü cümleler saçılıyor etrafa bir anda. İnsan öfkeyle neler söylüyor, neler düşlüyor...
Mahalle dumanlı, çeşmeler dalgın
Katran sızıyor içinden evlerin
Ben katranın içindeyim, ne çâre
Aşk üzre ağlayan bir seyyârenin
Gömülüyorum karanlığına
İncin ey kalbim
Gökhan Özcan
“Kibir, kendisinden habersiz, kendini bilmeyen insanın durumudur. Tıpkı güneşten haberi olmayan buzun kendini bir şey zannetmesi gibi” buyuruyor Hazreti Mevlana.
Ne kadar çok öfkeli insan birikti dünyanın üstünde. Ne çok bağıran çağıran var. Yolda, taşıtlarda, evlerde, ekranlarda, hemen her yerde... Bağırıp çağırarak haklılığını
Öfke insanın dilindeki asma kilidi kırıyor nihayetinde. Sakladığınız bütün kötü cümleler saçılıyor etrafa bir anda. İnsan öfkeyle neler söylüyor, neler düşlüyor.