Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Atatürk'ün Çankaya Köşkü Kütüphanesi'nden sorumlu olan Nuri Ulusu (1905-29 Ekim 1979) anılarında onun çalışma şekli ve okuma tutkusu konusunda şunları anlatıyor: "Atatürk'ün kitap okuma zevki ve kitap tutkusunun ta çocukluk yıllarında başladığını herkes bilmektedir. Atatürk yalnız tarihi, askeri ve bilimle ilgili kitaplar
Sayfa 105 - Truva YayınlarıKitabı okudu
D: “Seninle aramızdaki önemli farklardan biri o. Sen kendini açıklıkla ifade etmeye önem veriyorsun. Ben, bu tutumu ancak seminer verirken, grup toplantılarında ve kitap yazarken yapıyorum. Baş başa konuşmalarda kendi görüşümü bütün açıklığıyla ancak karşı taraf ilgileniyor ve anlamaya açıksa söylüyorum; aksi halde zaman ve enerjimi kendi düşüncemi söylemek yerine onu dinlemeye harcıyorum. Tabii bu benim seçimim.”
Reklam
Ben çocukken çok az kitap vardı. Pek tabii ki şimdilerde kitap sayısı arttı, ne de olsa insanlar –en iyileri değil ama– artık onun da ticaretini yapıyor. Ben çocukken, bir parça kâğıt versin diye yalvaracağınız bir şair ya da yazar dostunuz olmadığı sürece, insanların ocak başında anlattığı hikâyelerle, söyledikleri şarkılarla ya da yaşınız müsaitse, “Homeros’un gezgin oğullarından biri” tarafından aile toplantılarında nakledilen masallarla avunmak zorunda kalırdınız.
ABD'lilerle 1920'li yıllardan beri içlidışlı olan Kasım Gülek, Unification Church elemanlarının da katıldığı ilk toplantıyı, 1982'de İstanbul'da gerçekleştirmiş. Bu toplantılarda Moon'un Ortadoğu Temsilcisi, Thomas Cromvvell başta olmak üzere Moon'un örgütlerinden ve yerlilerden birçok yönetici katılmıştı. [811] Toplantıların konuları da ilginç;
Sayfa 486Kitabı okudu
Kitap toplantılarında ben :)
Öğretmen de tutup bizzat bana, '' Willow bu kitabı okuyunca kendini nasıl hissettin? ''diye sorunca, doğruyu söylemek zorunda kaldım. '' Berbat hissettim.Ay, kendisine iyi geceler dendiğini duyamaz; bizden üç yüz seksen dört bin kilometre uzakta çünkü. Üstelik tavşanlar evlerde yaşamaz.Ayrıca kitaptaki resimler hiç de ilginç gelmedi bana.''
Sayfa 15 - Domingo
Kitap okuma toplantılarında ben :)
Çoktandır edebî tartışmalarda ne zaman ağzımı açsam berbat bir biçimde kendimi rezil ediyorum: Mörike’yi Hofmannsthal”le ; Rilke’yi Hölderlin'le ; Beckett'i Joyce'la ; Italo Calvino’yu Italo Svevo’yla ; Baudelaire'i Chopin’le; George Sand’ı Madame de Stael'le filan karıştırıyorum. Hayal meyal anımsadığım bir alıntıyı dile getirmek istediğimde günler boyu arayıp duruyorum kitaplarda, çünkü yazan unutmuş oluyorum ve ararken hiç tanımadığım yazarların bilinmedik metinlerinde kendimi kaybediyorum, sonunda da ne aramakta olduğumu tümden unutmuş hale geliyorum! Zihnim bunca karmaşık bir durumdayken hangi kitabın hayatımı değiştireceği konusundaki bir soruyu nasıl yanıtlayabilirim? Hiçbir kitap mı? Bütün kitaplar mı? Herhangi biri mi?