İntikam peşinde acımasız bir seri katil. Ailesi ve kariyeri arasında kalmış bir FBI Ajanı. Ve asla buluşmak istemeyeceğiniz bir adam.
AV BAŞLIYOR....
"Benim hakkımda bilmeniz gereken ilk şey, adımın Carter Blake olmadığıdır. Telefon geldiğinde içinde bulunduğum otel odası bana ne kadar aitse, bu isim de artık bana o kadar ait işte. "
Chicago Keskin Nişancısı adıyla ünlenmiş Wardell, ölüm cezası infaz edilmeden iki hafta önce firar ettiğinde, FBI, yakalanması imkansız gibi görünen kişilerin psikolojisi konusunda uzmanlaşmış Carter Blake'ten yardım ister. Üstelik Wardell, Blake'e hiç de yabancı değildir.
Blake, kariyerinde hızla yükselen, meraklı ajan Banner ile birlikte Wardell'in izini sürmek zorundadır. Bu sıra da Wardell ise tüm Amerika'da korku salmaktadır, ardı arkası kesilmeyen cinayetleri ile.
Ne var ki Blake ile Banner çok geçmeden davadan bertaraf edilirler. Sırf heyecan için cinayet işleyen bir adamın bir sonraki eylemini ümitsizce tahmin etmeye her çalıştıklarında, kendilerini yalanlarla ve yolsuzluklarla örülmüş bir olaylar ağının içinde bulurlar.
Blake eğer Wardell'i durdurmak istiyorsa öncelikle kuralları göz ardı etmeli ve tüm ülkeyi yerinden sarsacak bir cinayet komplosunu açığa çıkarmalıdır.
"Klasik bir narsistik aldanmayla davranıyorsun. Birisi hakkında bir şey hissettiğin için onların da senin hakkında aynı şekilde hissedeceklerini varsayıyorsun."