Beş şehir uzun zamandan beri kitaplığımda yeralan bir kitap. Hep gözümün önünde, okumak için heyecan duyduğum fakat bir yandan da tadına doyup rafa kaldırmak istemediğim bir eserdi. Özellikle ruhumun kapalı kaldığını hissettiğim şu günlerde Ahmet Hamdi Tanpınarla bu geziye çıkmak istedim. Şehirlerin ruhunun olduğunu hissettiren Tanpınar'ın deneme türündeki bu eserini en çok Bursa'yı onun gözünden görebilmek için okuduğumu itiraf etmek istiyorum.
Kitap, Tanpınar'ın gözünden Ankara, Erzurum, Konya, Bursa️ ve İstanbul'u anlatıyor. Yazar şehirlerin kültürel, sosyal, mimari yönlerini, kimliklerini, değişim ve gelişimlerini tarihi bir seyirle ve etkileyici bir dille anlatıyor. Tanpınar, kitabında bu şehirlere kimliklerini veren şahsiyetlere değinmeyi, şehirler içindeki kültürel dönüşümlerin getirdiği kayıp ve kazanımları belirtmeyi ihmal etmiyor.
Tüm şehirleri çok sevmekle birlikte beni içine alan Bursa oldu. Orada uzun yıllar yaşan birisi olarak orada geçen zamanın billur bir avize kadar kıymetli ve aydınlık olduğunun farkındayım. Anlatılan beş şehrin ruhuyla, hisleriyle tanıtıldığı bu kitap belki tarih okumayı ya da kurgu olmadan ilerlemeyi sevmeyen okurlar için sıkıcı gelebilir. Fakat oldukça başarılı betimleme ve tanımlamalarıyla deneme severleri mutlu edecektir.