Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Açıklamalı

Divan-ı Hikmet

Ahmed Yesevi

Divan-ı Hikmet Hakkında

Divan-ı Hikmet konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
9.1/10
81 Kişi
262
Okunma
119
Beğeni
26,4bin
Görüntülenme

Hakkında

Bu eser, İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesinde yer alan "Divân-ı Hikmet" adlı el yazması nüsha esas alınarak hazırlanmıştır. Bu çalışmada Feridüddin-i Attâr'ın "Pir-i Türkistan" diye andığı Hoca Ahmed-i Yesevî'nin öncelikle hayatı hakkında ayrıntılı bilgiler olabildiğince verilmiş, bu bölümde Pir-i Türkistan'ın hayatına dair bilgileri içeren Divân-ı Hikmetteki şiir kesitleri tüm yönleriyle sunulmuş ve açıklanmıştır. Sonrasında Ahmed-i Yesevî'nin eserlerine yer verilmiş, eserlerinin biçim ve içerikleri etraflıca anlatılmıştır. Hoca Ahmed-i Yesevî'nin fikrini devam ettiren ve tanınmasını sağlayan halifelerinden bahsedilmiş, çeşitli vesikalardan yararlanılarak onlar hakkında ayrıntılı bilgiler verilmiş, bu bağlamda Yeseviye Tarikatına geniş ölçüde yer verilmiş; bu tarikatın Türk boylarında uyandırdığı etki ile gördüğü işlev açıklanmış, nasıl bir görev üstlendiği belirtilmiştir. Hoca Ahmed-i Yesevî'nin yetişmesinde üstün ve etkin bir rol oynayan ve bir anlamda onun hocası olan Yusuf-ı Hemedânîadlı kişiden bahsedilmiştir. Ahmed-i Yesevî'nin destansı ve menkıbevi hayatına etraflıca yer verilmiş ve önemli menkıbeleri çalışmamıza aktarılmıştır. Ahmed-i Yesevî'nin kimi Halife ve müridlerinin başlıca menkıbelerine yer verilmiştir. Metin bölümünde karşılaştırmalı bir yöntem izlenmiş, yani ilgili yaprağın sol sayfasında Divan-ı Hikmet'in asli telaffuz şekli verilmiş ve sağ sayfasında ise Günümüz Türkçesindeki karşılığı aktarılmış, gerekli ve önemli görülen bir takım açıklamalara başvurulmuştur. Divan-ı Hikmet adlı nüshada adı geçen kişiler için bir başlık açılmış, ilgili kişiler hakkında kısaca bilgi verilmiş ve tüm bu kişiler alfabetik düzen ile sıralanmıştır. Sözlük bölümünde ise gerekli görülen kelime, kavram, mazmun ve ibareler, alfabetik bir sıralama ile verilmiş ve kaynak dilleri parantezle belirtilmiştir.
Tahmini Okuma Süresi: 18 sa. 35 dk.Sayfa Sayısı: 656Basım Tarihi: Eylül 2016İlk Yayın Tarihi: Nisan 202Yayınevi: Sağlam Yayınları
ISBN: 9789759180997Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 39.5
Erkek% 60.5
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Ahmed Yesevi
Ahmed YeseviYazar · 10 kitap
Türkistan´da yetişen büyük velilerdendir. Adı Ahmet bin İbrahim bin İlyas Yesevi olup, Piri Sultan, Hoca Ahmet, Kul Hace Ahmet diyede tanınır. Babası Hace İbrahim´in nesebi Hz. Alinin oğlu Muhammet bin Hanefi´ye dayanır. Hicri 5. asrın ortalarında doğduğu tahmin edilmektedir. çok küçük yaşta babasını, 7 yaşındada annesini kaybetmiştir. Yesi şehrinde ilim ve terbiye tahsiletmiştir. Bundan dolayı YESEVİ nisbetiyle şöhret bulduğu kabul edilmiştir. Yesi´de, önce Arslan Baba Hazretlerinden ders aldı. Arslan Baba´nın vefatıyla Buhara´ya gitti. Orada Ehli Sünnet alimlerinden Yusuf Hamedaniye bağlandı ve manevi ilimleri tahsil etti. İnsanlara doğru yolu göstermek için ondan icazet (diploma) aldı. Buhara bu tarihlerde Karahanlıların hakimiyeti altındaydı ve devrin en büyük ilim merkezlerinden biriydi. Dünyanın çeşitli yerlerinden talebeler buraya gelip ilim tahsil ediyorlardı. Buhara´da güçlü bir Hanefi Fıkıh geleneği mevcuttu. Hoca Buhara´da bir müddet ders verdi. Daha sonra bu vazifeyi başkasına devredip Yesi´ye döndü ve burada talebe yetiştirmeye başladı. Büyüklüğü ve şöhreti kısa zamanda Maveraünnehir, Horasan ve Harzem dolaylarına yayıldı. Zamanın en büyük ve üstün evliyelarından oldu. Zahiri ve batını bütün ilimlerde derin alim olan Hazretleri, Hızır Aleyhisselam ile görüşür sohbet ederdi. Günün büyük bölümünü ibadet ve zikir ile geçirirdi. Zamanında arta kalan diğer bir kısmında, talebelerine zahiri ve batını ilimleri öğretir, günün kısa bir bölümünde ise, alınteri ile geçimini sağlamak üzere, tahta kaşık ve kepçe yapıp bunları satardı. Hazretleri yetiştirdiği talebelerinin her birini bir memlekete göndermek suretiyle İslamiyetin doğru olarak öğretilip yayılmasını sağladı. Onun bu şekilde gönderdiği talebelerinden bir kısmı da Anadoluya geldiler. Bu vesileyle onun yolu Anadoluda yayılıp tanındı. Anadolunun Müslüman Türklere yurt olması, onun manevi işaretiyle hazırlandı. Talebelerinin gayretiyle Anadolu ebediyyen Türk yurdu oldu. Hazretlerinin en önemli özelliği, Arapça ve Farsça bilmesine rağmen çok sade bir Türkçe ile Hikmet denilen eğitici sözleri, Türkistan Türkleri üzerinde büyük izleri bırakmış olmasıdır. Bu hikmetli sözlerde şeriat erkanını ve tarikat adaplarını anlatmıştır. Yesevi Ocağı aynı zamanda bir tarikattır. Önemli ve büyük tarikatlardan Nakşilik ve Bektaşilik, Yeseviliğin kollarıdır. Yeseviliğin, adapları müridlerin uyması gerekli hususlar ve ahkamları vardır. Yesevi dergahı, fakirler, yoksullar, yetim ve çaresizler için bir sığınak yeriydi. Bu dergahlar aynı zamanda, tekke edebiyatının ilk temsil edildiği yerler olmuştur. Hazretleri tekke edebiyatının ilk temsilcisidir. Bu vesileyle Anadoludaki Türk edebiyatının yeşerip gelişmesine zemin hazırlamış, Yunus Emre gibi büyük şairlerin yetişmesine sebep olmuştur. Bu şekilde yetiştirdiği talebelerinden tayin ettiği halifeleri şunlardır; Mansur Ata, Abdulmelik Ata, Süleyman Hakim Ata (Bu Türkler arasında en meşhur halifesidir) Muhammed Danişmend, Muhammed Buhari (Sarı Saltuk) Zengi Ata, Tac Ata v.b. Bu halifelerinin yetiştirdiği birçok talebe ki; Ahi Evran, Hacı Bektaş, Mevlana, Taptuk Emre, Yunus Emre gibi talebeler Anadoluda, Hazretlerinin çizdiği yolda ilerlemişler ve Türk dilini, edebiyatını, kültürünü özellikle İslam dinini doğru olarak gelecek nesillere aktarmışlardır. Sade bir Türkçe ile Halkın anlayacağı, sohbet tarzındakiHikmet adlı şiirleri, Çin´den, Marmara sahillerine kadar yayılıp, Türk Milletine manevi ışık olmuştur. Hazretleri Hicri 590 (1194) de Yesi şehrinde vefat etmiştir. Kabri üzerine türbe, 200 yıl sonra, Timur Han tarafından inşa edilmiştir. "Kafir bile olsan, hiç kimsenin kalbini kırma. Çünkü kalbi kırmak Allah´ü Teala´yı kırmaktır. Gönlü kırık zavallı garip birini görsen, yarasına merhem koy, yoldaşı ve yardımcısı ol."