Ben mutsuz çocukları görür görmez tanımayı, mutlu çocukları kıskana kıskana öğrendim. İyi babaları ise kötüsüyle yaşaya yaşaya...
Kötü babaların sesleri ateşe hazırlanan silahlar gibidir. Mermiyi silahın yuvasına gönderir gibi öksürürler önce. Şarjörü çevirir gibi tükürürler balgamı yere. Sonra ayak seslerini duyarsın. Ölmeden önce duyduğun son ses onun ağzından dökülen adındır: "Berat!"
Silah patlamıştır. Ölmemişsen, uzunca bir ay yürüyüşüne çıkmışsın ve evde yoksun demektir.
Yeryüzünü reddediyorum, evet! Yeryüzü mutsuz çocuklarla dolu ve ben onların aydaki tanrısıyım!
Bir gün herkes yarım kalan işini bitirecek ve aya her baktığında beni hatırlayacak dünya!
(Tanıtım Bülteninden)