Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Bir kişinin başkalarının iyiliği için kendi menfaatinden vazgeçiyor göründüğü ahlaki bir davranış bile gerçekte kişinin kendi menfaatiyle motive edilmiştir. Kişi doğru şeyi yapmazsa hissedeceği suçluluk duygusundan kaçınmak ya da doğru şeyi yaparsa elde edeceği kendini tebrik heyecanını tecrübe etmek istemektedir. Fakat, bu tür duyguları olmayanlar için ahlaklı olmayı gerektiren bir motivasyon yoktur.
Sayfa 71 - Say YayınlarıKitabı okudu
Gerçek hiçbir şeyi kaybetmeden ve kesin olarak zarar görmeden, kimse hain veya alçak olmaz .
Reklam
Bugüne dek insanı ahlaklı kılmak üzere ortaya atılan araçların hepsi, temelde ahlaka aykırıydı.
Ah, bir kez olsun, kişi kendini değil başkasını amaçlayabilse! Bu keşfi neden bir kaldıraç yapıp dünyayı yerinden kaldıramıyoruz? Platon'un düşü buydu. Bu olanaksız bir şey değil. Neden bu, kendisini benliğin dışına çıkarıp başka bir yerde toplanarak sonunda kendimiz olmayan bir şeyleri amaçlayabileceğimiz noktaya kadar genişleyebilecek bir zemin yaratamıyor?
Sayfa 211 - Ayrıntı Yayınları
Erdemin Farklı Dayanakları
Erdemsizliği hazla bağlantısı içinde tanımış biri, tıpkı ardında haz düşkünü bir gençlik bırakmış biri gibi, erdemin acıyla bağlantılı olması gerektiğini zanneder. Buna karşılık, tutkularından ve günahlarından çok çekmiş birisi, erdemde huzuru ve ruhun mutluluğunu özler. Bu yüzden, erdemli iki kişinin birbirini hiç anlamaması mümkündür.
Sayfa 58 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Nobel Ödüllü Eski Kaleci A.Camus
‘’Hayatta ahlâklı olmaya dair ne varsa futboldan öğrendim.Topun nereden geleceğini hiçbir zaman bilemiyorsunuz çünkü’’ Ayakkabıları eskimesin diye gençliğinde bir dönem kalecilik yapmış olan yazar/filozof
Albert Camus
Albert Camus
📝 Futbolun temeli, Ahlâk Felsefesine dayanır
Reklam
Ödev Ahlakı Erekselci Değildir
[...] ödevden dolayı yapılan bir eylem, ahlâksal değerini, onunla ulaşılacak amaçta bulmaz, onu yapmaya karar verdirten maksimde bulur; dolayısıyla bu değer, eylemin nesnesinin gerçekleşmesine değil, arzulama yetisinin bütün nesneleri ne olursa olsun, eylemi oluşturan istemenin yalnızca ilkesine bağlıdır.
Sayfa 15 - Türkiye Felsefe Kurumu
Maalesef//
günümüz genç nesli günlük hayatta ve sosyal medyada argo ve küfürlü konuşmaları adeta bir gelenek haline getirmiş ve normalleştirmiştir.
Sayfa 153 - Ravza Yayınları, İstanbul, 2021
Suçsuzun (!) Kibri
Suçlulara karşı işlediğimiz suç, onlara alçak muamelesi yapmamızdır.
Sayfa 55 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İnsanlığın "ıslahatçıları"
Ahlaksal yargı ile dinsel yargının ortak yönü, ikisinin de aslında olmayan gerçekliklere inanmasıdır.
Hiç kimse kendi edimlerinden sorumlu değildir, hiç kimse kendi özünden sorumlu değildir; yargıda bulunmak da bir tür adaletsizliktir. Bu durum, bireyin kendi kendisi hakkında yargıda bulunması için de geçerlidir. Bu ilke güneş ışığı kadar aydınlıktır ve yine de burada herkes gölgeye ve hakikat dışına geri çekilmeyi tercih ediyor: sonucundan korktuğu için.
Sayfa 39 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
öyleyse kesin buyruk bir tek tanedir, hem de şudur: anca aynı zamanda genel bir yasa olmasını isteyebileceğin maksime göre eylemde bulun.
Sayfa 38 - Türkiye Felsefe Kurumu
Bir eylem "hiçbir şey ümit etmeksizin” tamamlandığında yalnızca ahlaki ola­rak iyi demektir.
Bir ülkede görülebilecek en tehlikeli salgın, ahlâktan bağımsız din fanatikliğidir.
Sayfa 179 - Litera yayıneviKitabı okudu
49 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.