haksızlık yapıldığında dengeli davranılsa herkes ne yaparsa yapsın ilahi adalet mutlaka gelir herkes senin hiçbir şeyin farkında olmadanığını zanneder bırak herkes öyle zannetsin sen sakince bekle hiçbir şey yapma herkesin yaptığı yanına kar kalsın ilahi adalet hiçbir şey kaçmaz insan kendisi nin hocasıdır insan kendini kendi yetiştirir zayıf gördüklerin güçlü güçlü gördüklerin zayıf çıkabilir stratejik davranmak varken neden hatta yapmayım ki
"Ey insanoğlu! Kendindeki gizli hazineyi araştır. Kendini bul. Bul ama dikkatli ol, kendini çaldırma. Bu Hak yolunda açıkgöz bir hırsız pusu kurmuş seni bekliyor. Bu hırsıza dikkat et de kendini çaldırma!"
Mevlânâ, Dîvân-ı Kebîr'den
“İnsanların” dedi, “toplumun kendilerine yüklediği bütün önyargıları ahmakça taşıdıkları bir deve dönemleri vardır, sonra aslan dönemi gelir; önyargılara karşı aslan gibi savaşırlar ama bir de bazılarının gelebildiği bir çocuk zafiyetiyle bakmak ve oyun oynamak; her türlü etkiye açık hale gelmek. Yitirilen safiyeti tekrar bulmak. Bu yüzden oyun oynuyorum.”
Kahramanlığın boyutlarını ölçmenin, çeşitli onurlarla madalyalarla taçlandırmanın kolay olduğunu fark etti. Ama feragat edenlerin cesareti nasıl ölçülecekti?
Fikirler hisler ile beslenir, kuvvet bulur. Fikir kendi başına bir kuvvet değildir. His ve heyecan, onun mücadele için, muvaffak olabilmesi için muhtaç olduğu kuvvet menbaıdır. Fikrin mücâdelede muvaffak olabilmesi için iki kuvvete ihtiyacı vardır. O da his ve heyecandır.