Karavan minimal hayat demek, ama bir çadır kampına göre çok daha fazla donanımı yanınızda taşıyabiliyorsunuz; elektrik, su, mutfak, buzdolabı, izolasyonlu, ısıtılabilen ve güvenli konaklama imkânı ve neredeyse beğendiğiniz her yerde konaklama şansı var. Otel ve restoran arama derdi yok, vaktiniz varsa önceden program yapma zorunluluğunuz yok.
İyi
Yollar sayesinde bambaşka insanlar tanıyor, yollarda tanıdığım herkes bende bir daha silinmeyecek izler bırakıyordu. Birçoğunu bir daha göremeden de yollarda tanıştığım insanları bir deftere not eder gibi mutlaka kalbimin bir yerlerine not ediyordum. Çünkü seyyahlar için dünya gerçekten küçüktür ve hiç beklemediğimiz bir yerde yeniden birbirimizle karşılaşabiliriz.
Bir şehirden başka bir şehre geçerken, gömlek değiştirir gibi bırakmalıymışsın meğer kimliğini, takıntılarını, düşüncelerini ve yine yeniden başlamalıymışsın hayata.
Snelman, Sayma adında yayınladığı gazetesinde, ülke insanına sürekli şu düşünceleri iletmiştir:
“Ne zaman bizim küçük milletimiz, büyük komşularından daha yüksek bir uygarlığa sahip olursa, ancak o zaman tehlike savuşturulmuş olur!..”
Rum Diyarı diye bilinen bu ülke, dünyanın belki en güzel memleketi. Allah Teâlâ güzellikleri öbür ülkelere ayrı ayrı dağıtırken burada hepsini bir araya toplamış!
İnsan kimi zaman planlarını (hatta bazen bütün yaşamını) çok basit ve üzerinde hiç düşünülmemiş bir mutluluk imgesinden etkilenerek değiştirebiliyor, tropikal rüzgarda zerafetle salınan bir palmiye ağacının fotoğrafı onu kolayca harekete geçirebiliyor, anlık bir kararla mahvına yol açacak kadar pahalı bir seyahate çıkmaya sevk edebiliyordu.
Kendimizle yüzleştiğimiz yerin evimiz olması şart değildir. Aksine evdeki eşyalar değişimin önüne geçer çünkü eşyanın kendisi zaten değişmemektedir. Ev içindeki dekor yüzünden günlük yaşamdaki benliğimize (belki de bizim aslımızı yansıtmayan kimliğe) zincirlenir kalırız.