232 syf.
8/10 puan verdi
Dağcı'nın İlk Kitabı Korkunç Yıllar, Sadık Turan isimli Akmescitli bir Kırım Türkü'nün Rusya adına Almanlara karşı savaşıp esir düşüşünü anlatıyor. Burada olaylar Sadık Turan'ın kendi hayatını yazdığı 'Hatıralar' üzerinden anlatılıyor. Yaşadığı derin acılar nedeniyle yarınını düşünemeyen, geçmişini düşünmekten kendini alıkoyamayan Sadık, hayatını
Korkunç Yıllar
Korkunç YıllarCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 20192,292 okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
İnsanın kendisine zarar getirecek olanın ne olduğunu bilmeden olur olmadık her şeyi merak etmesi, öğrenmek istemesi ve sonra acı gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalması güzel bir şekilde aktarılmıştır. Her ne kadar merak ettiğimiz bir durum da olsa öğrenmemiz istenmiyorsa, o şeye daha temkinli yaklaşmalıyız. Bence hakkında bilgimiz olmayan şeylerin
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198,9bin okunma
Reklam
200 syf.
10/10 puan verdi
·
20 günde okudu
Son dönemde okuduğum en iyi kitaplardan biri. Tabi okurken bazı şeyleri göz ardı etmem gerekti. Kusursuz değil ama oldukça işlevsel bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Kitap yaşadığımız “kayıpları” konu alıyor. Kayıplar da şunları içeriyor: Sevgiliden ayrılmak , boşanmak, sevdiklerimizin ölümü, bizimle beraber yaşayan; ailemizin bir ferdi olan
Kalp Gücüyle Tedavi
Kalp Gücüyle TedaviLouise L. Hay · Altın Kitaplar · 2018111 okunma
270 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Son zamanlarda okuduğum diğer kitaplardan çok farklı bir kitap :) Zaten beklediğim okuma ile çıkan inanılmaz sürpriz oldu ama iyi yönde . Aldatmacalar yalanlar ve kime güveneceğinizi bile bilmediğiniz pek çok söylenmemiş sır var. Amelia çok güzel sesinin güzelliği ile ünlü olmak isteyen çiftçi bir ailenin kızı . Bir kulüpte ara ara yapılan ses gösterilerine katılıyor çıkış yakalar diye . Kulübün yönetici ile takılıyor hem cinsel partner hem işine yarar adam diye . Gösteri yapacağı gece oraya gelen yakışıklı çok karizma bir adamla tanışıyorlar karşılıklı çok etkileniyorlar ve o gece adamla onun oteline gidiyor hatun . Sonra zaten öyle bir boka batıyor tarifi yok önce anlamıyor tabi . Düşünün inanılmaz yakışıklı sekste manyak anlaştığı ona prenses gibi davranan bir adam ve bu adamın ertesi sabah Senatör olduğunu öğreniyor . Bunlar otel çıkışı görüntülenince öyle böyle derken adam bunu alıp sonunda evine getirdi Houstan'a beraber yaşamaya başladılar . Zira adamın yaklaşan seçim puanlarına kızın varlığı büyük fayda sağladı . Şimdi kitap kızın ve hatta daha çok bu adamın Pov'ları ile ilerleyen kitapta bu adamın ana erkek olamayacağını anladım . Fakat bu şekilde ilk okumam yani en çok kitabın baş şerefsiz sahtekar manipülatif piçin kafasından okuyoruz hikayeyi . Sonunda bunlar evlendi adamın iyi davranışı bitti kız evde hapis robot gibi her denileni yapıyor korkunç yani durum . Ayrıca adamın daha önce beraberliği olduğu bir kadın ortadan kaybolmuş onun polis erkek kardeşi işin peşini bırakmıyor devamlı ortada . İlk kitap çok bomba bir yerde kaldı .
Caught in the Storm
Caught in the StormRachael Brownell · 20190 okunma
“... Anlaşılıyor ki, henüz şeytan işlerini ciddiye mi, alaya mı alacağımızı bilmiyoruz. ... Bizimkisi öyle ikilik içinde bir dünya ki, orada birçok düşünceler, duygular, olaylar Allah’tan gelir, bunların tersi olan birçokları da şeytandan. Birçoğumuz için şeytansız, günahsız bir ahlak düşünmek, göksüz bir dünya düşünmek kadar zordur. 1962’den beri yüzeyden birçok değişmeler Allah’ın sakallarını ve şeytanın boynuzlarını biraz kırptı, ama dünyamız hâlâ bu iki taban tabana karşıt gücün pençesi altındadır. “Olumlu ile olumsuzu” aynı gücün iki yönü sayan, hayırla şerri bağlantılı, değişen ve hep bir arada gören birleştirici düşünce henüz fizik bilimlerinden ve düşünce tarihini kavramış tek tük aydınların görüşlerinden pek öteye geçememiştir. Hıristiyanlıktan önce, ruhlar dünyası hiç de korkunç sayılmıyordu; bütün tanrılar, bazı aksamalar bir yana, insanın işine yarıyor, ona hep dostça davranıyorlardı. Hıristiyanlıkta bu durum değişti. Yüzyıllarca, dünyaya insanın değersizliği düşüncesi sürekli ve sistemli olarak aşılandı. Tanrı’nın kurtaramadığı insan, yok olmuş demekti. Bütün bunlar düşünülecek olursa, şeytanın bir silah olarak gerekliliği anlaşılabilir: Öyle bir silah ki, her çağda insanları ikide bir kamçılamış, küçük büyük, bir kiliseye ya da bir din devletine teslim olmaya zorlamıştı...”
Geri dönüş ve sorgu günü olan Kıyamet gününde beşeriyetin çoğunluğunun söyleyeceği ortak kelime şu olacaktır: "Ya Leyteni (Keşke)!" "Keşke bu hayatım için önceden bir şey yapsaydım' der. " Fecr, 24. "O gün zalim kimse, (çaresizlik içinde) ellerini ısırıp şöyle diyecektir: 'Ne olurdu (keşke) ben de peygamberle beraber aynı yolu tutsaydım!'" [Furkan, 27.] "Yazıklar olsun bana, keşke falanı dost edinmeseydim!" [Furkan, 28.] "...Keşke toprak olaydım!.." [Nebe, 40.] "Kitabı kendisine sol tarafından verilen ise şöyle der: 'Keşke kitabım bana verilmeseydi!" [Hakka, 25.] Korkunç bir durum... Lütfunu istiyorum ya Rab! Rahmetini istiyorum ya Rab! İş işten geçmeden basiretimizi aydınlat, kalplerimizi uyandır, dünyayı bize hakikati üzere göster ve bu cümlelerin tümünü aleyhimizde değil lehimizde hüccet kil! "Allah'tan, geri çevrilmesi imkânsız olan bir gün gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına uyun. O gün sizin için ne sığınacak bir yer vardır, ne de (günahlarınızı) inkâr edebilirsiniz!" [Şûra, 47.]
Sayfa 79 - Bekâ Yayınları
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.