Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kılıç Ali'nin belirttiğine göre, hastalığından dolayı Ankara'dan İzmir'e gelen Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım, Lâtife Hanım'la tanıştıktan sonra Başyaver Salih Bozok'a şunları söylemiştir: "Salih, benim gördüğüme göre bu kızcağız ile oğlum mesut olamazlar. Derhal beni geriye götür, Mustafa'mı bu işten
Sayfa 113 - Güven KitabeviKitabı okudu
Mustafa Kemal, Salih' e İsmet Paşa'ya yazılan mektubu yırtmasını söyledi. Sonra fikrini değiştirip parçalarını saklamasını istedi. Anlaşılan Latife tümüyle bağışlanmamış, yalnızca bir şans tanınmıştı. Eski dostlarının önderliğindeki muhalefet ile mücadelesi tam başlamak üzereyken, Latife ile mütareke yapmayı yeğlemişti.
Reklam
Mustafa Kemal'in Bursa'dan Ankara'ya dönüşü 29 ekim 1922 idi. Asım Paşa, Latife ile Mustafa Kemal arasında askerî kuryeyle gerçekleştirilen haberleşmenin Lozan görüşmelerinin kesintiye uğramasına kadar sürdüğünü yazıyor. Bu yazışmalara aracılık eden Asım Paşa'nın eşi "Asım, göreceksin bu kız Gazi Paşa ile evlenecek, ayol kız ona sırılsıklam âşık! Gazi diyor da başka hiçbir şey demiyor. Mektubu elimden aldığı zamanki heyecanını anlatamam. Her haliyle bu hissi uyandırdı bende" diyecekti.
Aziz Madam, Karargâhımın kâtiplerinden Hulki Efendi'nin İstanbul'a seyahatinden faydalanarak size bu mektubu yazıyorum. Birkaç gün evvel, içinde latife sözleri bulacağınız bir kartpostal yollamıştım. Burada hayat o kadar sakin değil. Gece gündüz, her gün çeşitli toplardan atılan şarapneller ve diğer mermiler başlarımızın üstünde patlamaktan geri kalmıyor. Kurşunlar vızıldıyor ve bomba gürültüleri toplarınkine karışıyor. Gerçekten bir cehennem hayatı yaşıyoruz. Çok şükür askerlerim pek cesur ve düşmandan daha kuvvetlidirler. Bundan başka içsel inançları, çok defa ölüme sevk eden emirlerimi yerine getirmelerini çok kolaylaştırıyor. Hakikaten, onlara göre iki semavi netice mümkün: Gazi veya şehit olmak. Bu sonuncusu nedir bilir misiniz? Dosdoğru cennete gitmek. Orada Allah'ın en güzel kadınları, hurileri onları karşılayacak ve ebediyen onların arzusuna tabi olacaklar. Yüce saadet. Sizin mantıklı nasihatlerinizi beklerken şimdiki hadiseler yüzünden kazandığım sert karakteri yumuşatacak romanlar etüt etmeye ve böylece, ümit ederim ki hayatın hoş ve iyi taraflarını hissedecek hale gelmeye karar verdim. Herkesi büyüleyen sevimli ve nükteli konuşmanızdan en büyük zevki almak benim için imkânsız olmasaydı, aşk duygularından ve kendisiyle nadiren fikirlerimin birleştiği bir insanın hayat görüşünden başka bir şey ilham etmeyen bir romanın tefrikalarını okumak ihtiyacını duymazdım. Fakat cereyan eden ve bana kısa bir müddet içinde bitecek gibi görünmeyen hadiseler, beni, Hulki Efendi'ye birkaç roman ismini vermenizi rica etmek zorunda bırakıyor. Gidip satın alabilsin diye. Albay Mustafa Kemal
Sayfa 228Kitabı okudu
Bir gece Mustafa Kemal köşke geç saatte döndü ve kapının önündeki nöbetçiler ile sohbet etmeye başladı. Latife balkona çıkıp "Kemal! Gel artık buraya! Yetti. Mahalle arkadaşların yetmiyormuş gibi şimdi de köşkün nöbetçileriyle mi ahbaplık ediyorsun?" diye bağırınca sohbet yarıda kesildi. Belki bu öykü sonradan uydurulmuştur ama Cumhurbaşkanlığı Köşkünü saran en güçlü duygunun karşılıklı öfke olduğu kesindir. Çocukları çok seven Mustafa Kemal, kendi çocuğunun olmasını çok istediğini daha sonraları söyleyecekti. Ama evlilik çocuksuzdu. Bir Ağustos akşamı, belki de yaşanan balkon sahnesinden sonra Mustafa Kemal Çankaya'daki köşkten çıktı ve Istasyon Şefinin evi olan bürosuna gitti. Lâtife'ye yazdığı mektupta bir süre ayrı kalmalarının ve de ailesinin Izmir'deki evine gitmesinin daha iyi olacağını belirtti. Ertesi gün mektubu Låtife'ye ulaştıran yaver, onu Izmir'e götürme talimatı almıştı. Bu arada Mustafa Kemal dört arkadaşıyla birlikte henüz insaati bitmeyen demiryoluyla Ankara'nın doğusuna doğru yola çıktı . Talimatlarının yerine getirilip Latife'nin gittiğinden emin olduktan sonra başkente döndü. 11 Ağustosta hükümete karısını şeriat yasalarına göre boşadığını açıkladı. Talakname olarak bilinen boşanma belgeleri Latife'ye Izmir'de verildi ve açıklamanın yapıldığı gün, evliliklerini bitirme konusunda karı-koca resmen anlaştılar. Başka bir seçeneği bulunmayan Lâtife yaşamının sonuna kadar esbabı çocukluk" diye adlandırdığı hatalı davranışlarından dolayı pişmanlık duydu.!"
Sayfa 499Kitabı okudu
Mustafa Kemal ve Cumhuriyet (sonuna dikkat :))
- Atatürk "Cumhuriyet" ilanını hadiselerin akışı ve zafer­lerin elde edilişi içinde mi düşündü, yoksa daha önceden mi bu arzu ve kararda idi? İşte bu soruyu tarih huzurunda aydınlatmak ve tevsik etmek için bu bahsi araya sokuyorum. Çünkü büyük Ata'nın: - Şekli hükümet Cumhuriyet olacaktır. Demesi Erzurum Kongresi'nin toplanmasından
Sayfa 73 - Türk Tarih Kurumu
Reklam
Bir yandan gazete yayımlanırken diğer yandan da mahkemeler sürmektedir. Bu sıralarda Markopaşa aleyhine gösteriler de yapılmaya başlanmıştır. Dönemin diğer gazetelerinde, satıcılardan aldıkları Markopaşa'ları yırtan yurttaşlardan söz edilmektedir. Eskişehir'de Markopaşa'yı getiren Toros Ekspresi'ne saldırı girişimi olur (Cumhuriyet ile Ulus,
Markopaşa · 3 Şubat 1947 · Sayı: 9 Markopaşa'nın bu sayısı ile kadroya Rıfat Ilgaz da katılmış olmalıdır. Ilgaz, Boğazlayan Ortaokulunda hastalanmış, 2 Ocak 1947'de İstanbul Validebağı Sanatoryumuna gelmişti. Kendi anlatımıyla Boğazlayan Ortaokulundaki görevine başladıktan (2 Kasım 0946'da atanmıştı) bir-iki ay sonra Markopaşa'ya katıldı
Latife'nin mektubu
Sürekli olarak gün ışığında yaşayanlar, uzun bir karanlığın ne müthiş bir uçurum olduğunu bilmezler...
Sayfa 117Kitabı okudu