Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Çok küçükken -belki henüz birkaç aylıkken -kelimeleri, bana ikram eden tatlı bir içeceğe benzetir ve limonata gibi içerdim. Sanki tatlarını alırdım. Karmakarışık düşüncelerime ve duygularıma anlam kazandırırlardı."
Reklam
Fernanda del Carpio, Aureliano'nun bir yıl önce evlendiği o güzel kadın, kocasının dediğini kabul etti. Öte yandan Ursula ise, duyduğu belli belirsiz kuşkuyu gizlemiyordu. Ailenin uzun geçmişi boyunca, adların boyuna yinelenmesi, Ursula'ya göre, hemen hemen kesin sonuçlar vermişti. Bütün Aureliano'ların içine kapanık ve aklı başında olmalarına
Hafif, limonata gibi bir rüzgâr çıktı. Bu rüzgâr, geceyi sürmeye, yıldızları söndürmeye gelmiş gibi işini bitirdikten sonra duruyor.
"Niçin kahve içeriz? Hiç düşündün mü, Nuri Usta? Tadı için desen değil. Tadı için kahve içeceğine limonata iç. Kokusu için mi? O da değil. Turunç şerbetinin yanında bu bulaşık suyunun kokusu nedir ki? Sinirleri tembih edermiş. Laf! Rakı ne güne duruyor? Hazımmış. Palavra. Yemeklerden sonra elma ye! Öyleyse niçin şu meredi içeriz? Alışkanlık denen nesneyi bilir misin, Nuri Usta?Bilir misin ki insanoğlunun hem en büyük kuvveti hem en büyük kepazeliği bu alışkanlık denen nesnedir!"
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.