Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.7
mırıldanmalık
mırıldanmalık
@littlethingsaboutmrldnmlk
105 okur puanı
Aralık 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
540 syf.
9/10 puan verdi
Dikenler ve Güller Sarayı - Sarah J Maas
Ellerimi göğsüne dayayıp kalp atışlarını dinledim. Buydu. Şimdi tek ihtiyacım olan şey buydu. Yaptıklarımı temizlemeyecekti belki, ama… onu yakınımda hissetmeye, koklamaya, tatmaya, kendimi onun gerçek olduğunu, bu anın gerçek olduğunu hatırlatmaya ihtiyacım vardı.
Sonunda bahsetmekten bıkılmayan, her
712 syf.
10/10 puan verdi
Dune / Frank Herbert
“Bir şeyi yok edebilecek durumdaysan, onu kontrol de edebilirsin,” dedi Paul.
Dune diğer adıyla Arrakis gezegeni çok öenmli bir maddeye sahip; yani baharata. Baharat öyle değerli ki, gezegenin yönetimi belli zaman aralıkları ile hanedanlar arasında el değiştiriyor. Kitabımız daha önceleri Caladan’a hükmeden Atreides Hanedanı Leto Atreides’in Padişah İmparator’un isteği üzerine Dune’a gelip yönetimi Harkonnen Hanedanı’ndan yönetimi almasıyla başlıyor. Ancak bu çokta dürüst bir yer değiştirme olmamakla birlikte Lonca’ nın fark etmediği şeyse Atreides Hanedanı’nın genç varisi Paul Atreides ve onun yapabilecekleriydi.
Ne söyleyebilirim, spoiler vermeden ne anlatabilirim gerçekten bilmiyorum. Seriyle tanışmam tamamen bir fragmana denk gelmemle oldu..Sonra dedim ki eee kitapta varmış o zaman okuyalım öyle izleyelim. Sonra başladım seriyi toplamaya. İlk kitabı okumak, anlamak, hikayenin içine dahil olabilmek o kadar zordu ki çünkü kitabın kendi dili var, kendi kavramları var, kendi dini hatta kendi siyaseti her şey ama her şeyi var. O kadar geniş bir evren ki. Zaten Arthur C. Clark seri için “Yüzüklerin Efendisi dışında bu kitapla kıyaslanacak başka bir kitap yok.” demiştir. Eğer sağlam bir bilim kurgu okuma arayışındaysanız, gözüm kapalı öneririm seriyi.
384 syf.
10/10 puan verdi
Yeşilin Kızı Anne 7 / L. M. Montgomery
Elini sallayarak, "Bırakın da Kavalcı gelsin ve bizler de onu karşılayalım," diye bağırdı. "Peşinden seve seve tüm dünyayı gezerim."
Her kitabı bunu daha çok sevdim diye sonlandırmama rağmen, ardından okuduğum devam kitabında aynı cümleyi kuruyorum. Her defasında beni daha çok içine çekiyor bu tatlı Blythe ailesi. Ancak bu kez yan karakterler için aynını söyleyemeyeceğim, belki sadece Rosemary için derim ve elbette çocuklar. Ah.. Evet evet, derim çünkü o da inanılmaz tatlıydı. Konuyu dağıtmadan hikayemize geçeyim. Avrupa gezisinden dönen Anne ve Gilbert Ingleside'a geldiklerinde yeni bir rahip ve onun inanılmaz tatlı çocukları ile karşılaşırlar. Una,Faith,Carl ve Bay John Meredith. Bu kitaba dek Four Winds halkını ne kadar sevdiysem bu kitapta da o denli nefret ettim. Una, Faith ve Carl sadece çocuklardı. Annelerini kaybetmiş, babaları tarafından önemsenmeyen, çoğu gece yarı aç ve sürekli pislik içinde yaşamak zorunda kalan çocuklar. Halk birleşip yardım edecekleri yerde sadece ama sadece babalarını şikayet etmekle, çocuklara hakaret etmekle ve onları küçümsemekle yetindiler kitap boyunca. Ahh bir de elbette Mary, Mary VANCE. Hiçbir çocuk bu kadar gaddar ve ona iyilik etmiş insanlara karşı bu denli kötü olmamalı. Tüm bunlar yanında Nan,Di,Walter, Jerry i de okumak ve Ingleside çocuklarının ne denli yüce gönüllere sahip olduğunu görmek güzeldi. Bence hala okumadıysanız ilk kitapla bir şans tanıyın hem kendinize hem de Anne'e. Eminim Anne'in hayatına tanıklık etmekten pişman olmayacaksınız.
Okur Takip Önerileri
·
Puan vermedi
Sissoylu / Brandon Sanderson
Gecenin sahibi Sisler.
Dünyanın sahibi ise Lord Hükümdar.
Bir zamanlar dünyayı kurtarmak için bir kahraman ortaya çıkmıştı. Gizemli bir kalıtıma sahip, diğerleri üstüne çöken karanlığa karşı cesurca meydan okuyan bir genç adam. Yenik düştü. O zamandan bu yana 1000 yıl geçti ve dünya, Lord Hükümdar olarak bilinen
392 syf.
5/10 puan verdi
Ateş Düşüyor / Elise Kova
Eğer güneşe yakınsan küçücük bir cismin gölgesi dahi kocaman olabilir.
Öncelikle açık konuşmak gerekirse eğer bu seriyi inanılmaz seviyorsanız benim bu seriye dair yazdığım şeyler hoşunuza gitmeyecektir. O yüzden isterseniz bu evreden sonra okumaya devam etmeyebilirsiniz. Açıklamamı yaptığımı göre yorum kısmına
304 syf.
9/10 puan verdi
Frank Herbert - Dune Mesihi
“Fikirlerden en çok eyleme döküldüklerinde korkmak gerekir.” “İnanç yönlendirilen bir şeydir. Tehlikeli olan tek şey bilgidir.”
Dune serisini bu hesabı takip eden herkes ne kadar sevdiğimi bilir. Serinin devam kitabı da benim için en az ilki kadar iyiydi. Burdan itibaren spoiler olabileceği için okumayanlar için uyarı bırakmak istedim, isterseniz devam etmeyebilirsiniz. İkinci kitabımızda ilk kitaptaki yönetim yaşanan zorluklara rağmen katliamlar eşliğinde devam etmektedir. Bu esnada gezegenin her yerine su gelmiş, bunu sağlayanlar ise yine Paul’ün desteği ile Fremenler olmuştur. Yine bu kitapta Sima Dansçıları ve Tleilax’lılarla tanışıyor aynı zamanda onların sahip oldukları güçlere de sıkça rastlıyoruz. Romanda sürekli Muaddib’in olanlar için kendi içinde duyduğu sorumluluğu ve içsel hesaplaşmaları okuyoruz. İlk kitaptan farkı aslında tam olarak burası, Muaddib yani Paul kendini sorguladıkça insani duyguları ile yüzleşiyor. Güzel bir devam kitabıydı. Sonu beklediğim bir şekilde bitti çünkü devam kitabının ismi aslında olacaklara haber veriyordu. Merakla devam edeceğim seriye.
168 syf.
·
Puan vermedi
Genç Werther’in Acıları / Johann Wolfgang Von
“ Ayrıca yüreğimi değil, aklımaı ve yeteneklerimi beğeniyor, oysa her şeyin kaynağı yürektir; tüm gücün, tüm mutluluğun, tüm kederin. Ah, benim bildiklerimi herkes bilebilir – ama yüreğimdir yalnızca bana ait olan. “
Çok uzun zamandır belki de yıllardır okumayı hep istediği ancak konusu ve sonrasında
416 syf.
10/10 puan verdi
Yeşilin Kızı Anne 6 / L. M. Montgomery
Hikaye ilerledikçe zaman farkı artıyor, bu sebeple de Anne ve Gilbert’ta haliyle epey yaş alıyorlar. Gilbert yaşadıkları bölgede oldukça sevilen ve işine saygı duyulan biri haline gelirken Anne ise yardımcısı Susan ile evde çocukların bakımı ile ilgileniyor. İlk kitapta dopumunu okuduğumuz Jem şu an on iki yaşlarında ve kitap boyunca görüyoruz ki Anne ve Gilbert birçok çocuğa sahip oluyorlar. Kitap boyunca yazılanlar genelde Anne’ in ağzından olsa da her bölüm çocukları daha yakından tanımamızı sağlayacak olayların yaşanması ve onlar özelinde anlatılması çok güzel bir ayrıntıydı. Çocukların her birine ayrı ayrı bayıldığıkı söyleyebilirim. Anne, Gilbert ve büyük ailesi Ingleside adını verdikleri evlerinde yaşadıkları ve olaylar bu bölgede geçtiği için Marilla, Bayan Rachel, Davy ve Dora’yı pek sık göremesek de az da olsa yer almaları beni mutlu ediyor. Malum her kitapta pek çok karakterle tanışıyoruz, bu kitapta da öyleydi ancak beni rahatsız eden pek de kimse oldu diyemem. Kitap adına genel şikayetim Gilbert’ın biraz dışarıda kalışıydı. Daha fazla diyaloğu olsa, daha çok ona da tanık olsak elbette çok daha mutlu olacaktım ancak seri boyunca zaten Gilbert hep bu kadar vardı, ben diziye olan tutkumdan dolayı sanırım daha çok Gilbert isterdim.
384 syf.
10/10 puan verdi
Yeşilin Kızı Anne 5 - L. M. Montgomery
Serinin kendi adıma en güzeli bu kitaptı. Anne ve Gilbert’ın Green Gables’teki düğünlerinin ardından birlikte “Rüya Ev”lerine taşınırlwr. Bundan sonraki süreçte Anne ve Gilbert ın sevgi dolu yuvalarında yaşadıklarını yepyeni karakterler eşliğinde görüyoruz. Çok mutlu olduğumuz zamanlar olduğu gibi üzülüp gözyaşı döktüğümüz olaylarda olsa, her şeyiyle çok güzel bir kitaptı. Özellikle Bayan Cornelia ve Kaptan Jim kitaptaki favorim karakterlerim oldular
207 syf.
·
Puan vermedi
Dolunay Ayini / Özlem Ertan
Her kadın içinde bir tanrıça saklar. Yeter ki onu ortaya çıkarabilirsin.
Peki, Lilith’ in suçun neydi? Hakkı olan eşitliği talep etmek. İşte bu, şeytanlaştırılmak için yeterliydi. Erkekler Lilith’in Simgelediği Özgür kadınlardan hala korkuyor, biliyor musun? Eğitim ve erkeklerin çoğu için de durum böyle. Hakkını arayan, baş kaldıran, itiraz eden kadını sevmiyorlar. Onlar beğenmezse de istemese de Lilith’lerin nesli tükenmeyecek.
Sevgili Özlem Ertan’ın yazdığı, son zamanlarda kadın ve ona yönelik şiddet, taciz, tecavüz hatta can güvenliği yoksunluğu konularının üzerine okuduğum ve her ne kadar kısa bir hikaye bile olsa yer yer beni çok etkileyen cümleler barındıran bir kitaptır. Kısaca konusundan bahsedecek olursak İzmir’de yaşayan Aydan’ın yaşadığı problemler sebebiyle kaçıp İstanbul’a gelmesi ve burada karşılaştığı Ece hanım ve Hilal hanımla yollarının kesişmesinin aslında bir tesadüf olmadığını ve sonunda da bu üç kadının birbirlerine bir çok yönden bağlı olduğunu okuyoruz. İstanbul’u özellikle Beyoğlu’nu çok seven biri olarak verilen tasvirlerdeki anlatımla kendimi hep beyoğlunda o sokaklarda hissettim ve bu çok güzeldi. Yunan mitolojisine, özelliklr yunan tanrıçalarına olan ilgimi de bir noktada karşılayan bir kitap oldu. Eğer bizden, kendi içimizden birilerinin tanrıçalarla bağlantıda hikayesini İstanbul’daki mekanlarda okumak isterseniz. bu kısacık kitabı, Dolunay Ayini’ni sizlere öneririm.
416 syf.
8/10 puan verdi
Yeşilin Kızı Anne 4 - L. M. Montgomery
İnsan ne kadar fakir olursa olsun sevdikleri yanında olunca hiçbir önemi kalmıyor.
Doğruyu söylemek gerekirse seride okumak konusunda tek sıkıntıyı bu kitapta yaşadım. Kitap alıştığımız anlatımının yanında yer yer Anne'in Gilbert'a yazdığı mektuplardan oluşuyor. Anne'in gönderdiği mektuplar yanında keşke Gilbert'ın da ona yazdıklarını görseydik demeden yapamadım. Gelelim konusuna.. Kitap Anne'in Windy Poplars'da Summerside Lisesi Müdürlüğü yaparak geçirdiği üç yılını ve bu üç yılda başından geçenleri konu edinmiş.Bu kez o kadar çok karakter tanıdık ki, kadrosu en geniş olan kitap buydu sanırım. Anne'in evinde kaldığı Kate ve Chatty teyzeyi sevdim fakat sanırım en sevdiğim karakter Rebecca Dew oldu. Kendi dünyasında yapayalnız olan Lewis Allen' ın bir ailesi olmasına, Katherine'ın hayatndaki değişime çok sevindim ancak Terry ve özellikle Hazel'ın bu kadar hadsiz olmalar can sıkıcıydı. İisi ve kötüsüyle, kocaman karmaşalar, yanlış anlamalar. kutlamalar ve davetlerle Anne'in geçirdiği bu üç yıla tanıklık etmek oldukça keyifli ve güzeldi.
496 syf.
10/10 puan verdi
Akronom / Ferhat Polat
“Sorgulanmayan hayat yaşamaya değmez !”
....
“Düşünen bir beyin görünenin ötesindeki gizemi bilmek ister. Çevresinde olup bitene kayıtsız kalıp yaklaşan karanlığı sadece geceden bir an saymaz. Yalnızca düşünen bir akıl aradığı gerçeği ulaşabilir.”
Akronom, bizleri arka kapağında “Gerçeği mi arıyorsunuz? Önce masallara bakmalısınız.” cümlesi ile karşılıyor. Taebis yani masalcının ve yol arkadaşlarının Belara ve daha nice toprakta baş gösteren kötü niyetli insanlara karşı bir arada olup, kutsal bir yolculuğa çıkış öyküsü aslında. Kitap boyunca farklı topraklardan farklı insanlar tanıyor, bu yolculukta Masalcının ruhsal olarak geçirdiği süreçleri görüyoruz kısaca. Sadece insanlar değil pek çok farklı tüeden canlıyla da kitap aracılığıyla tanışmış oluyoruz. Türk mitolojisinden, bizden şeyler okumak her ne kadar alışık olmadığım bir şey olsa da oldukça keyifliydi. Kitap aynı zamanda benim bu türde okuduğum ilk kitaptı bu yüzden benim içinde yeterliydi. Akronom, bir seri ve Kara Maru’nun Çağrısı’ da serinin ilk kitabıydı. Serinin ikinci kitabı ne durumda, ne zaman basımı olur, ne zaman okuruz bilemiyorum ancak merakla beklediğimi söyleyebilirim.
594 syf.
10/10 puan verdi
Harry Potter ve Melez Prens - J. K. Rowling
️
“Ölülere acıma Harry! Yaşayanlara acı, her şey çok da sevgisiz yaşayanlara.”
️
Seride beni en çok üzen kitaplardan biridir. Filmiyle yaşananlar arasında çok karşılaştırma yapmam zor çünkü son filmleri izleyemedim malum ofidiyofobim sağolsun ama genel olarak yorumlardan anladığım kadarıyla seri ilerledikçe farklılıklar daha da artmış. Bu durum beni gerçekten üzüyor çünkü yaratılam evren getçekten çok güzel ve olduğu gibi izlemeyi gerçektwn hakediyorduk. Hep dediğim gibi okuyun, okutun ve izleyin
Harry Potter ve Melez PrensJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 202124bin okunma
975 syf.
10/10 puan verdi
Harry Potter ve ZümrüdüAnka Yoldaşlığı / J. K. Rowling
️
“Kayıtsızlık ve ihmal, düpedüz sevmememkten daha fazla hasar yaratır çoğu kez..”
️
Serinin beşinci kitabı en uzun ve kendi adıma okuması en zor kitaplardan biriydi. Sebebi sadece sayfa sayısı sebepli ağır olması, bunun dışında bu kadar uzun olmasını ve bu kadar çok şeyden bahsetmesini çok sevdim. Yoldaşlık bir arada olmanın, birlikte hareket ederek neler yapılacağının ve en önemlisi etrafımızdaki insanların fikirlerine değer vermenin aslında ne kadar önemli olduğunu ve bunu yapmadığımızda kaybedeceğimiz şeylerin ne kadar büyük olabileceğini son derece açık ve güzel bir biçimde anlatmış. Harry’nin Hogwarts’a başladıktan sonra yaşadığı en büyük acılardan birine kitapta tanık oluyoruz. Dediğim gibi bu seri için hiçbir zaman kötü bir kelime kullanmayacağım ancak keşke filmlerde tanık olduğumuz olaylar ile kitapta yaşananlar arasında bu kadar fark olmasaydı.
Harry Potter ve Zümrüdüanka YoldaşlığıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 202026bin okunma
396 syf.
10/10 puan verdi
Harry Potter ve Azkaban Tutsağı - J. K. Rowling
️
“Sanıyor musun ki sevdiklerimiz ölünce bizi gerçekten de terk ederler? Zora düştüğümüzde onları herzamankinden de berrak bir şekilde hatırlamadığımızı mı sanıyorsun? Baban senin içinde yaşıyor Harry ve ona ihtiyacın olduğu zamanlarda kendini açıkça gösteriyor. Başka nasıl gidipte özellikle o Patronus’u yaratabilirdin ki ? Çatalak dün gece yine koşuyordu.”
️
Harry Potter serisinin üçüncü kitabı Azkaban Tutsağı Sanırım seri de okumaktan ve izlemekten en keyif aldığım ikinci kitap. Serinin bu kitabında Harry’nin hep düşlediği ve özlediği ailesine dair küçük bir parçayla karşılaşıyoruz. Sirius black başlarda her ne kadar zararlıymiş gibi görünse de aslında Harry’nin sahip olduğu tek aile. Sirius dışında gariptir ki benim en sevdiğim karakterlerden biri olan Lupin ile bu kitapta tanışıyoruz. Lupin benim için gerçekten çok önemli karakterlerden biri ve onun verdiği bir karanlık sanatlara karşı savunma dersine alabilmeyi çok isterdim. Diğer iki kitapta da söylediğim gibi bu kitaba dair söyleyeceğim ufacık olumsuz bir fikir, kendi çocukluğuma söylenmiş bir laf olarak hissettirecek ve o yüzden sanırım hayatımın sonuna dek asla bu seri hakkında kötü bir söz etme cüretini gösteremeyeceğim. Bu yüzden önce okumanızı daha sonra filmleri tek tek izlemenizi ve sizin de Sirius Black Ve Remus Lupin’le tanışmanızı çok isterim
Harry Potter ve Azkaban TutsağıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları Yayınları · 202234,2bin okunma
314 syf.
10/10 puan verdi
Harry Potter ve Felsefe Taşı - J. K. Rowling
️
bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey, yeteneklerimizden çok seçimlerimizdir, Harry.
️
Serinin ikinci kitabında, minik Harry biraz daha büyür ve hayat onun için daha da zorlaşır. Odifiyofobi sahibi olrak izlemek yeterince zorken okumak için kitabı elime almak bile inanılmaz zordu. Yılanlara fobim var ve yılanlara dolu bir odada geçen bir hikaye okuyorum, evet. Konudan bahsemek yersiz malumunuz herkes biliyor. Ben oldukça beğendim ve sevdim. Okuyun, okutun ve bence izleyin
Harry Potter ve Sırlar OdasıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 201939,8bin okunma
274 syf.
10/10 puan verdi
Harry Potter ve Felsefe Taşı J.K. Rowling
️
Nereden bilsin, o anda ülke boyunca gizlice toplanıp kadeh kaldırıyordu insanlar, “Harry Potter’a”, diyorlardı fısıltıyla, “sağ kalan çocuğa!”
️
Seriden, konudan bahsetmek çok yersiz olacak gibi hissettim. Bu yüzden serinin bende neler hissettirdiğinden bahsetmek istiyorum. Ofidiyofobim (yılanlardan korkma) olduğu için Harry Potter filmlerini izlemek benim adıma dünyanın en zor şeylerinden biri oldu her zaman ama inatla ve korkuyla bir elim gözümde parça parça da olsa hemen hepsini izledim. Ancak kendi korkumdan filmlere odaklanamayınca en güzeli okumak deyip seriyi satın aldım. İlk kitap ve hatırladığım kadarıyla film arasında çok bariz farklılıklar yok, okurken istemsizce karşılaştırıyor insan. Anlatımı, yazımı gibi konularda kendimde eleştirme hakkı görmüyorum her ne kadar sonraki açıklamaları ile kendinden iyi bahsedilmesini engellese de Rowling’ie bize bu dünyayı sunduğu için saygı duyuyorum ve burda söyleceğim olumsuz bir şey başta kendi çocukluğuma olan saygımı zedeleyeceği için bu konuda bir şey söylemek istemiyorum. Okumak içinde bu yaş biraz geç farkındayım ama hayatımda yaptığım en doğru şeylerden biri geceleri korkularla uyanarak da olsa filmlerini izlemek ve yirmi beşimde de olsam kitaplarını okumak. Hala tereddüt edenler varsa asla kimseye kulak asmayın ve çocuk kitabı denmesine inanmayın, burası mükemmel bir dünya, herkesin tanışması içinde yer edinmesi gereken bir dünya
Harry Potter ve Felsefe TaşıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 202053,1bin okunma
384 syf.
10/10 puan verdi
Yeşilin Kızı Anne 3 - L. M. Montgomery
Gilbert da birkaç şey söylemek istedi.
“Benim de bir hayalim var,” dedi yavaşça. “Her be kadar hiç gerçekleşmeyecekmiş gibi görünse de ısrarla aynı hayali kurmaya devam ediyorum. İçinde güzel bir ateşi yandığı, bir kediyle köpeğin olduğu, dostlarımın ve senin olduğun bir ev hayal ediyorum!”
İkinci kitabın sonunu ne kadar beğendiğimden bahsetmiştim. Yankı Kulübesi’nde Bayan Lavender ve Bay Irving’in düğünü sonunda Gilbert ve Anne arasında yaşananlardan sonra ne olacağını merakla bekliyordum. Ancak her ne kadar ben Anne’in hislerinden eminsem, Anne bir o kadar inançla bunu reddediyordu. Gilbert’ı biraz daha fazla görmek çok güzeldi. Yaşanan o talihsiz olaydan sonra sanırım ben Gilbert’tan daha fazla üzüntü ve öfke duydum. Beni üzen bir diğer durumsa Anne ve Ruby konuşmalar ve Ruby’nin yaşadıkları oldu. Anne bir yandan yaşanan kaybı kabul etmeye çalışırken bir yandan da Diana ve diğerleri ile hayatlarını yoluna koymaya çalışıyordu. Sonu ise tam da beklediğim gibi oldukça içten cümlelerle bitti.
384 syf.
9/10 puan verdi
artık küçük bir çocuk değil 16 yaşında yetişkin üstelik ailesinin sorumluluğuna alabilmek için en büyük hayalinden vazgeçmiş bir kızla karşılaşıyoruz. Serinin ilk kitabı kadar beni içine çekmese de mükemmel bir kitaptı. Anne’in yaşadıklarını okumak, onun hayatına dair daha çok şeye tanık olmak, onunla birlikte büyümek, büyümenin ne olduğunu onunla birlikte öğrenmek gerçekten güzel bir deneyimdi. Kitaba eklenen yeni karakterler benim açımdan oldukça iyilerdi, özellikle Davy ve Paul. Anne ile kendimi aynı yönde gördüğüm bir çok meseleden onunla benziyoruz aslında ve bu kitapta yaşananlardan sonra hayatı ile ilgili aldığı karara ve yaptığı seçimlere o kadar aşinaydım ki çünkü aynılarını daha önce yapmak ve yaşamak zorunda kalmıştım. Bu yüzden bu seri benim için her zaman çok başka bir yerde olacak. Söylemek istediğim çok şey var ama ağzımdan kaçacak ufacık bir kelime kitaba dair çok önemli bir şey söyleyecekmişim hissi uyandırdığı için cümleleri toparlamak çok zor ama şunu söylemeliyim ki kitabın sonu gerçekten ama gerçekten çok güzeldi. Kitaba dair bir şeyden şikayet etmem gerekse sanırım Diana ve Gilbert içeren bölümlerin beni tatmin edecek kadar uzun olmayışı ama bu da tamamen benim diziye olan bağlılığımla karakterlere duyduğum sevgiden.
408 syf.
10/10 puan verdi
“Ben seni bir düzine erkek çocuğuna değişmem, Anne,” defi kızın elini sıvazlayan Matthew. “Bunu sakın unutma.. Bir düzine erkek çocuğuna bile değişmem seni. ... O bir kızdı... Benim kızım... Gurur duyduğum kızım.”
Kitaptan en sevdiğim alıntı ile başlamak istedim. Yeşilin kızı Anne, Netflix’te daha önce gördüğüm hatta ilk bölümünün bir kısmını
344 syf.
7/10 puan verdi
“Ateşin yaşamak için havaya ihtiyacı var. Hava ateşi güçlendirip tek başına olacağından daha parlak ve sıcak olmasını sağlar. Ama çok fazla hava ateşi tamamen öldürür, aynen çok fazla alevin tüm havayı tüketeceği gibi. Birlikte tek başlarına olduklarından çok daha güçlülerdir ama birbirlerinin varlığını aynı derecede tehlikeye atarlar.”
Elise
