Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kadir

Kadir
@m_kadir
Gezilecek o kadar yer, okunacak o kadar eser, tadılacak o kadar tat var ki insanın hepsine yetişemeyecek olması ne acı...
Gemi Mühendisliği
Karadeniz Teknik Üniversitesi/ Lisans
Balıkesir
35 okur puanı
Aralık 2021 tarihinde katıldı
Bence beslenme şekli değişikliklerinin hanedanlığın ve hatta dinin değişikliklerinden daha önemli olduğu makul bir şekilde tartışılabilir. Örneğin konserve yiyecek icat edilmemiş olsaydı, 1. Dünya Savaşı asla gerçekleşemezdi. Ve Orta Çağ'ın sonunda kök bitkiler ve kakao gibi alkolsüz içeceklerle bira içen İngilizlerin alışık olmadığı damıtılmış likörler günlük hayata girmeseydi, İngiltere'deki son 400 yılın tarihi son derece farklı olurdu. Yine de gıdanın öneminin bu kadar nadiren fark edilmesi ilginçtir.
Sayfa 99
Reklam
İnsanın her şeyi yıkıp kaos haline getirmeyi sevmesi (bazen bunu yapmaktan zevk aldığı inkâr edilemez), üzerinde uğraştığı yapıyı bitirmekten, gayesine ulaşmaktan içgüdüsel olarak ürkmesinden mi kaynaklanıyor yoksa?
Sayfa 36
Acı çeken kimse inlemekten zevk alır; almasa inlemesini pekâlâ tutardı... Bütün bu inlemeler, bir yandan ağrılarınızın küçültücü gayesizliğini anladığınızı gösterir; öte yandan da varlığını umursamadığınız halde, kılı kıpırdamadan sizi hırpalayan tabiat anaya karşı yükselen şikayettir.
Sayfa 16

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bunlar nüfusunun çoğu cahil, ayyaş ve aç insanlardan oluşan bir devletin bataklık zemin üzerine yapılmış yüksek taş kulelerden farkının olmadığını anlamıyorlar. ... Politikacılar hâlâ o eski zorbalıklarına ve yağmacılıklarına devam ediyor, ülkelerinin sınırlarını genişletmek için uğraşıyorlar. Fakat kendi sınırları içinde yaşayan insanların zekâsını, bilgisini ve vicdanını geliştirmeyi hiç düşünmüyorlar.
Sayfa 189 - Yakamoz KitapKitabı okudu
Zavallı insanlar, zavallı halk... Hem soyulurlar hem de birbirlerini soyarlar. Tanrı'ya olan sevgilerini göstermek için büyük tapınaklar inşa edip, sonra da bir tapınağın meydanında binlerce insanı diri diri yakıyorlar. Bazıları da Tanrı sevgisi uğruna ölüyorlar. Ben de artık insanlara ve Tanrı'ya isyan ettim.
Sayfa 166 - Yakamoz KitapKitabı okudu
Reklam
Johan Vilhelm Snelman
Aydın olmak, modaya uygun giyinmek değildir. Aydınlar toplumun beyni sayılırlar. Toplum, sizi iyi bir eğitim gördükten sonra yüksek bir maaş alıp, akşamları salonlarda iskambil veya domino masasının başına geçip eğlenin diye okutmamıştır... Aydınların görevi toplumun zekâsını, vicdanını, irade ve enerjisini uyandırmak ve harekete geçirmektir...
Sayfa 97 - Yakamoz KitapKitabı okudu
Kahramanlar
Milletin içinden çıkan her büyük adam da büyüteç gibidir. Halkının en güçlü yönlerini bünyesinde toplayarak onların ruhunu tutuşturur. Fakat hava bulutlu ve gökyüzü de güneş ışınlarından mahrumsa hiçbir büyüteç bir kar taneciğini bile eritemez.
Sayfa 67 - Yakamoz KitapKitabı okudu
Özgürlük
Aklıma gelmişken, insanların çok sık olarak özgürlük kelimesiyle aldattığını söylememde bir sakınca var mı? Özgürlük, en yüce duygular arasında sayıldığından buna bağlı hayal kırıklığı da o denli büyük olur.
Sayfa 31 - Martı YayınlarıKitabı okudu
Acaba uyandığı öteki dünya, bıraktığı dünyadan daha mı iyiydi yoksa öldüğü için pişman mıydı? Orada umduğu hiçbir şeyi bulamadı mı yoksa kendini hayal ettiğinden çok daha iyi bir yerde mi buldu? Bu soruların cevabını bir gün hepimiz mutlaka öğreneceğiz.
Sayfa 176 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
Üç Soru
Şunu sakın unutmayın: tek önemli an vardır, o da şu andır. En önemli an şimdidir çünkü gücün bizde olduğu tek andır. En gerekli kişi o an kiminleysek odur çünkü kimse birdaha başka biriyle görüşüp görüşmeyeceğini bilemez. Ve son olarak yapılması gereken en önemli iş iyilik yapmaktır çünkü insanın dünyaya gelişinin tek amacı budur.
Sayfa 57 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
Reklam
Kadının, kendi çocukları olmamalarına rağmen bu iki kıza nasıl bir sevgi beslediğini ve onlar için ağladığını görünce içinde yaşayan Tanrı'yı gördüm ve insanın ne ile yaşadığını öğrendim. Tanrı'nın bana üçüncü gerçeği de gösterdiğini ve nihayet beni affettiğini anladım. İşte o zaman üçüncü kez gülümsedim.
Sayfa 45 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
Kendi kendime, "Bu adam koskoca bir yıl için hazırlık yapıyor ama gün batmadan öleceğinden haberi yok," diye düşündüm... İnsanın içinde yaşayan şeyi öğrenmiştim. Şimdi ise insana verilmemiş olan şeyi öğrenmiştim. İnsana neye ihtiyacı olduğu bilgisi verilmemişti.
Sayfa 44 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
O an Tanrı'nın, öğrenmemi istediği ilk şeyi hatırladım: İnsanın içinde yaşayan nedir? Anladım ki insanın içinde yaşayan şey sevgiydi!
Sayfa 44 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
İnsanın içinde yaşayan nedir? İnsana verilmemiş olan nedir? İnsan ne ile yaşar? Bu üç şeyi öğrendiğin takdirde cennete tekrar kabul edileceksin.
Sayfa 41 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
İnsan, kendi iyiliğini düşündüğü için hayatta kaldığını zannetse de aslında sevgi sayesinde hayatta kalmaktadır. Kalbinde sevgi taşıyan, kalbinde Tanrı'yı da taşır çünkü sevgiyi yaratan Tanrı'dır.
Sayfa 47 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
İnsanın kendisine dikkat ederek değil, sevgiyle yaşadığını öğrendim.
Sayfa 46 - Yakamoz KitabeviKitabı okudu
Reklam
Yozlaşma
Artık domuzların yüzlerine ne olduğunu anlamışlardı. Dışarıdaki hayvanlar, bir domuzlara bir insanlara bakıyorlardı ama hangisinin insan hangisinin domuz olduğunu söylemenin imkânı yoktu.
Sayfa 160 - Venedik YayınlarıKitabı okudu
Sebep ve Sonuç
Üstüne basarak bir kez daha belirteyim ki bu hale sadece sizin yüzünden gelmedim. Siz sadece içimde var olanı yoğunlaştırdınız, hem de fazlasıyla yoğunlaştırdınız. Çok güçlüydünüz ve bu gücü sonuna kadar kullandınız.
Sayfa 24 - Martı YayınKitabı okudu
Baba ve çocuk
...sizin gücünüz, iştahınız, becerileriniz bende yoktu, yine de bunu benden doğal olarak bekliyordunuz, bu nankörlüklerin en büyüğüydü.
Sayfa 19 - Martı YayınKitabı okudu
Gelecek ve iktidar İstanbul'daki ihtiyar Türklere değil, Anadolu'daki genç Türklere aitti.
Sayfa 150 - Kronik KitapKitabı okudu
Vatan
Vatanını savunana her zaman açıkça söylenmese de saygı vardır.
Sayfa 119 - Kronik KitapKitabı okudu
Gazi Meclis
Büyük Millet Meclisi, "Türkiye" adını almıştı. Göktürkler'den beri tarihte ilk defa "Türk" adı kullanılmaya başladı.
Sayfa 84 - Kronik KitapKitabı okudu
Reklam
Türk Kurtuluş Savaşı
Daha en başta İzmir'in işgal fikrine hiç katılmayan ve Venizelos'un başkomutanlık teklifini reddeden General Metaksas'ın askerî kehaneti de böylece doğrulanmış oldu: "Siz bu adamların ordularının yok olduğunu zannetmeyin. Bir sabah karşınıza çıkıverirler" demişti.
Sayfa 43 - Kronik KitapKitabı okudu
Hatırat yazarlarının sıklıkla sorduğu sorulardan biri de şudur: "Geçmişte kâfirlerin yeni aletlerini yakalayabilecek olduğumuz halde şimdi neden bunu yapamıyoruz?" İlginç bir şekilde, uzun süredir neden yeni aletler getirenlerin sadece kâfirler olduğunu sormuyorlardı.