Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ankara, o zamanlar avuç içi kadar bir yer. Yenişehir'in can damarı A tatürk Bulvarı. Bulvarı bir baştan bir başa yürüdünüz mü sağa sola selam vermekten yorulursunuz. Herkes, herkesi tanır. İşte o "herkes", Sakarya Caddesi'ndeki Laz bakkaldan ya da Bulvar'daki Trakya mezecisinden alışveriş yapar; çocukları Pekpak Pastanesi'nin
160 syf.
·
Puan vermedi
·
12 saatte okudu
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın Türk Edebiyatı Klasikleri serisini okumaya bu eserle başladım. Uzun vadede devamını getirmeyi ve bu alanda eksiklerimi tamamlamayı amaçlıyorum. Eserin baskı kalitesine, günümüz Türkçesine çevrilip yeniden gündeme getirilmesi için verilen çabaya diyecek yok. Ancak cümle içerisinde anlamlandırılabilen bazı
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaçHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,4bin okunma
Reklam
360 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Çocuk yaşta iki kız arkadaşın kıskançlık ve koruma ile harmanlanmış hikayesi. Ergenlik ve yetişkinliğe atılan adımı çocuk gözüyle çok başarılı anlatmış. Kenar mahalle yaşamı, komşuluklar, yoksulluktan kurtulma hayalleri... Türkiye ye benzer birçok şey bulabilirsiniz
Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım
Benim Olağanüstü Akıllı ArkadaşımElena Ferrante · Everest Yayınları · 20151,621 okunma
Türkçe düşünme düşüncesi III
Etnik ya da dini kimliğiyle Türk vatandaşlığını barıştıramayanların, yani daha açık bir ifadeyle, cumhuriyet deneyimini göz önünde bulundurduklarında, Türkiye'nin Sevr ile bir müstemleke haline gelmesini dilemiş olanların, en konforlu sığınakları sırasıyla, İslamcılık, bölücülük ve devrimcilik oldu. İslamcılık ve bölücülük arasında karşılıklı
Türkiye'deki genel cehalet düzeyi gerçekten pek korkunçtur: benim ''Afrika düzeyi" diye betimlediğim düzeydedir. Bu cehaletin müsebbibleri de Osmanlı'ya ilaveten 1946'dan bu yana Türkiye'yi yöneten kırsal kesim, bir başka deyişle, köylü-kenar mahalle iktidarlarıdır.
Sayfa 122Kitabı okudu
Kuran'ın ilk emri mot a mot oku değildir..
Kuran'ı Kerim'in ilk emri nedir? Algıladığınız gibi okumak değildir. Evet Kuran'ı Kerim'in ilk emri, okuduğunuzu düşünmek, düşünmek için okumak, düşününce akletmek (bağ kurmak), akledince anlamak, anlamak için de okumaktır. Okumak ve düşünmek bir olarak yer alır ikra derken. Yani yalın bir okumak fiili ile yalın bir düşünmek
Reklam
“ Akreple Yelkovan ”
Geçmişin hatırına, akreple yelkovan geri döner mi? (Sahnede ki bankta oturan Aslı, cep telefonuyla oynayıp saçma sapan fotoğraflar çekmektedir. Sağ taraftan sahneye giren Alp, Aslıyı görür. Göz göze geldiklerinde fonda bir aşk şarkısı başlar, ardından ışık loş hale gelir. Sahne normale döndüğünde Alp tereddüt eder ama sonra Aslının yanına
Erbakan hocanın siyasi hareketi başlattığında en önem verdiği şey hep teşkilat örgütlenmesi oldu. Şartlar ne olursa olsun istisnasız her il başkanları toplantısında ilk sorduğu soru teşkilatla ilgili olurdu. Işte "bu ay kaç üye yaptın, Kaç tane sandık müşahidi var, Kaç tane bina sorumlusu var Kaç tane Mahalle Temsilcisi var? Ilçe yönetimi düzenli toplanıyor mu, il yönetimi düzenli toplanıyor mu?" Hiç unutmam 28 Şubat'taki dokuz buçuk saatlik meşhur MGK toplantısını hemen ardından yapılan il başkanları toplantısında bile il başkanlarına sorduğu ilk soru "kaç üye yaptın?" sorusuydu. O zaman birçok il başkanımız "Hoca Bizimle dalga mı geçiyor acaba?" Hissine kapılmıştı. Öyle ya, Bütün Türkiye'ye 28 Şubat'ı konuşurken Erbakan Hoca hala üye derdinde, teşkilat derdinde. Ama gerçekten refah partisinin başarısının temelinde bu sorular var.
Bu, şehirleşmemizin maliyetini büyük ölçüde azaltacağı gibi, insanlar evlerinden çıktıkları zaman mahalle sakinleriyle karşılaşarak, selamlaşarak, eski Bursalı, eski Konyalı insanlar gibi şehrin güzelliğini yaşayabilecektir. İnsanların hayatın her anında insan eliyle meydana getirilmiş, dünyayı güzelleştirmiş ürünlerinin güzellikleriyle heyecanlanarak işlerine gidip aynı sevgiyi, heyecanı duyarak evlerine dönmelerini temin eden, şehirde yaşamayı bir kültürel duyarlılık hadisesi haline getiren, yirmi günde bir gidilip dinlenen bir senfoni için olduğu gibi değil, her an yaşanan, hayatın her anını güzellik, sanat, kültür, duyarlılık duygusuyla, çevre bilinciyle dolduran bir çözümü gerçekleştirmek mecburiyetindeyiz. Bunun için herkes fedakârlık yapmalıdır. Bu güzelliği Batı'dan Türkiye'ye ithal edilmiş mimarlık tasarım metotlarıyla gerçekleştiremeyiz.
Sayfa 219Kitabı okudu
600 öğeden 381 ile 390 arasındakiler gösteriliyor.